Geçmişten günümüze sosyal mekânlar dönemin şartlarına göre değişiklikler göstermiştir… Her kültürün, her bölgenin, her şehrin ve hatta her mahallenin bile kendine has sosyal mekânları bulunmaktadır…

Sosyal mekânlar yaşa göre de değişkenlik gösterir… 

Çocukların, gençlerin ve yaşlıların da kendilerine has sosyal mekânları bulunmaktadır… Özelde herkesin ve her kesimin şahsına münhasır sosyal mekânları bulunur… 

Sosyal mekânların oluşmasında dönemin şartları da rol oynar… 

Ortaçağ’da Manastırlar ve çevresi, Osmanlı’da Hamamlar, kahvehaneler ve mesire alanları ve günümüz Türkiye’sinde dönemsel değişiklere bakarak kahvehaneler, kafeler, oyun salonları, sosyal medya ve kütüphaneler değişmez sosyal mekânlar olarak gözümüze çarpmaktadır…


 
Covid 19 virüsü bir süreliğine sosyal mekân anlayışımızı değiştirse de son dönemin değişmez sosyal mekânları arasında sosyal medya, kütüphaneler, kahvehaneler, kafeler ve parklar ön plana çıkıyor…

Lise ve üniversite gençliğinin rağbet gösterdiği ve sosyal mekân olarak gördüğü ki, bu çok sevindirici bir durum, kütüphanelere ilgi gün geçtikçe artıyor… 

Gençlerin son dönemlerde kütüphanelere rağbet göstermesinde internetin önemli bir etkisi var… Bilişim çağındayız… Gençleri eski tarz kütüphaneler cezp etmiyor artık… Modern kütüphaneler kendisine olan ilgiyi artırıyor…

Bir gencin isteyeceği hemen her şey günümüz kütüphanelerinde bulunuyor… İnternet, kafe ortamı ve bir arkadaşıyla oturup sohbet edeceği mekân gibi hemen her şey bulunuyor…  Kütüphaneler gençlerin yeni buluşma ve sohbet etme mekânı haline dönüşmüş durumda…


 
Gençler, kütüphanelerde hem ödevlerini yapıyor hem sosyal mekân olarak kullanıyor… Aileler için sevindirici bir durum… Tabii, mevcut modern kütüphane sayısı maalesef çok az… Modern kütüphane sayısının bir an önce artırılması gerekir… 

En büyük görev yerel yönetimlere yani belediyelere düşüyor… Belediyelerin modern kütüphane sayılarını ihtiyaca göre belirleyip bir plan dâhilinde artırması gerekiyor…

Gençlerin kendilerine zarar verecek mekânlara yönelmesi modern kütüphane anlayışıyla engellenebilir… Dediğim gibi en büyük görev yerel yönetimlere düşüyor… 

Hemen her okulun kütüphanesi var… Ancak öyle kütüphaneler var ki adı kütüphane olsun diye üç – beş kitap ve bir bilgisayar konulmuş… Adına da kütüphane denilmiş… Bir denetim esnasında kütüphanemiz yok dememek için yapılan bir kütüphaneden öğrencilerin rağbet göstermesi beklenmez… 

Okul idaresi ve belediyelerin ortak bir çalışma ile kütüphanelerin modernleştirme süreci başlatılmalıdır… “Öğrencilerimiz kitap okumuyor, öğrencilerimizin çok azı araştırmaya yöneliyor”  gibi cümlelerin kurulması için öncelikle üstümüze düşen görevi en iyi şekilde yapmamız lazım diye düşünüyorum…

Gençler, kendilerine hitap eden kütüphaneleri talep ediyor… Bu taleplere yerel ve genel yöneticilerin kulak kabartması gerekiyor… Gençler, geleceğimizin teminatıdır. Doğru yolda sağlam adımlarla yürümeleri için yönetim kademesindekilerin aktif rol oynaması gerekir ve gençler de ilgili yöneticilerin kendilerine yardımcı olmalarını istiyorlar…

Sözün özü;

“Akıllı genç, câhil ihtiyardan hayırlıdır.”

Vesselam

Hamza KILIÇASLAN