Mülakat: Bir bireyin yeterliliğini yüzleşerek belirlemektir. Bu sistem, etkin ve yetkin kişilerce yapıldığında sonuç veren bir sistemdir. Taraflı ve sadece kendi tarafının adamını seçmek için olursa hiçbir işe yaramaz.
Daha önce bir yazımda mülakatın torpil olmadığına vurgu vapmış, olması gerektiğini belirtmiş ve bu yazımdan dolayı ağır eleştirilere maruz kalmıştım.
Mülakat, yetkin ve etkin kişilerce yapıldığında torpil olmaz; fakat taraflı kişilerce yapılırsa mülakatın bir anlamı olmaz.
Amacından sapan bir sistemin devamlılığı tartışma konusu olur. Şu günlerde yüksek sesle "mülakat mağduru" olduğunu söyleyenler var. Sınavdan derece yaptıklarını ama mülakatta yetersiz puan verildiğinden, atamalarının gerçekleşmediğini söyleyenler var.
KPSS sınavı kolay bir sınav değil. Bu sınavdan derece yapan birisinin mülakattan düşük puan alması beklenecek bir durum değil. Sınavda derece yapıp mülakattan düşük puan alınıyorsa, duruma şöyle bakmak lazım:
1. Mülakatta çok zor sorular soruldu, bilemedi
2. Tüm soruları bildi ama taraflı davranıldı
3. O gün hastaydı, sorulara konsantre olamadı
...
Yukarıdaki seçeneklerden hepsi olasıdır. Ama olası olmayan sınavda derece yapan birisinin çok düşük mülakat puanı almasıdır. Çok başarılı birisinin çok başarısız olması akla mantığa aykırı bir durumdur.
Bir sistem tartışma konusu olduysa ve taraflı davrananların varlığı hissedilecek kadar arttıysa yapılacak tek şey var olan sistemi bir süreliğine devre dışı bırakmaktır.
Yani sistemin dinamiklerini sağlamlaştırıp tekrar devreye sokmak akıllıca bir yol olacağı düşüncesindeyim.
Sistem tartışılıyor ve huzursuz olanların sayısı azımsanmayacak kadar çok. Bu çağrılara kulak tıkamak doğru olmaz.
Yetkililerin bir an önce bu çağrılara kulak vermesi gerekir. Sistem tartışılıyor ve mağdurlar var. Yetkililer susarak değil, çıkıp net ifadelerle kamuoyunu bilgilendirmesi gerekir.
vesselam
Hamza KILIÇASLAN
