Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, İstanbul’da 2023 Eğitim Vizyonu ile Birlikte Bir Yıl toplantısına katıldı. Toplantıda bir konuşma yapan Ziya Selçuk, “Bizim 2035’lere kadar hangi branşta ne kadar öğretmene ihtiyacımız var çalışmasını tamamlamış bulunuyoruz. Buna göre de yüksek öğretimle bağlantısını da kontenjan sınırlaması biçiminde de ele alıyoruz.” dedi. 900’DEN FAZLA ÖĞRETMEN DESTEK NOKTASI İlçe düzeyinde 900’den fazla öğretmen destek noktası kurulacağını açıklayan Selçuk, “İl ve ilçe düzeyinde destek noktaları vasıtasıyla Türkiye’nin öğretmen eğitiminin, okullarındaki, sınıflarındaki her türlü iş ve işlemin nasıl geliştirileceğine dair ortak bir fikir, düşünce ve eylem alanı oluşturuyoruz” dedi. Okullar arasındaki imkan ve öğrenme farklılıklarının kaldırılmasına da değinen Selçuk, “İmkanlar elverdikçe, öğretmenlerimizle beraber nasıl bir dönüşüm olduğunu göreceksiniz. Biz bunu sadece hizmetiçi eğitim olarak düşünmüyoruz. Bizim tarihten gelen bir damarımız var. Sadece müfredatla değil insanı merkezine alan ve suyun başından itibaren yeni düzenlemeler içeren adımlar attık” dedi. ÖĞRETMENLİK MESLEK KANUNU TASLAĞI HAZIR Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un konuşmasından diğer önemli satırbaşları şöyle: * MEB’de de sistem dönüşümü akademik hayatta olduğu gibi adım adım olacak. Öğretmenlerimiz hazır ve bizden sadece, ‘Hadi’ dememizi bekliyorlar. Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun taslağını da Cumhurbaşkanlığı’na sunduk. * EBA Sistemiyle de Ardahan Damal’daki çocuk da artık Türkiye’nin en iyi öğretmeninin anlattığı dersin içeriğine ulaşılabiliyor. Tüm bunlarla eğitim sisteminin altyapısını kuruyoruz. * 2040’larda dünyada beklenen dördüncü kırılma yani dünya tarihindeki en büyük kırılma yaşanacak. Bugün ilkokulda o zaman iş dünyasında olan çocuklar, ‘Siz bizi nasıl hazırladınız?’ diye sorduklarında ne diyeceğimizi biliyoruz. Ancak değişim bugünden yarına olmayacak. Öğretmen ve altyapı gibi bir çok paradigma değişiyor. Şu anda sistem sınavlara hazırlanmaktan, insanın ihtiyaçlarına göre yetiştirilmesine evrilmek üzere. Okullar arası imkan farklılıkları azalınca çocuklar üzerindeki sınav baskısı da azalacak.