Sendikamızın olmazsa olmaz olan en temel ilkeleri adalet ve özgürlüktür. Bu ilkeler ışığında değerlerini kadim medeniyetimizden alan Eğitim Bir Sen, Ülkemizin ilerlemesindeki en önemli engel olan vesayete karşı 28 Haziran 2008 tarihinde Malatya’da başlattığı Ortak Akıl Mitingleri ve Sivil İtaatsizlik Eylemleri ile bu milletin ortak mutabakat metni olan topladığı 12 milyon 300 bin imza ile Türkiye’nin demokratikleşmesi, milletimizin ve kamu görevlilerinin özgürlük alanlarının genişletilmesi konusunda çok büyük çaba harcadık ve bu uğurda çetin mücadeleler verdik. Tarihi yasakları çöpe atarak tarih yazdık. Vesayetin bitişiyle birlikte yeniden Büyük Türkiye’nin inşa sürecini başlattık. Sayın Genel Başkanım, 3 Eylül 2022 Cumartesi günü İstanbul 5 No’lu şubede seçim çalışmalarını başlatıyorsunuz. Seçimlerin; ilgili yasaların ve tüzüğümüzün ruhu ve lafzına uygun olarak; serbest, eşit, özgür, şeffaf ve üyenin tercihlerini önemseyen ilkeler esaslarında yapılması için seçim takviminde en azından iki haftalık bir güncelleme yapılması üyelerimizin sizden en önemli beklentisidir. Daha öğretmenlerimiz Bismillah deyip, ders başı yapmadan; daha memurlarımız izinden dönüp, ayaklarının tozuyla masalarının başına oturmadan; Daha eğitim yöneticilerimiz, okullarını eğitim ve öğretime hazır hale getirmeden; üyenin düşünmeye ve seçim çalışması yapmasına hatta nefes almasına fırsat vermeden Delege Adayı başvurularının bitirilmesine anlam verilememektedir. Milli Eğitim Bakanlığımızın 2022-2023 Eğitim ve Öğretim yılı çalışma takviminin 05-09 Eylül 2022 tarihleri arasında; Eğitim Bölgeleri Toplantıları, Öğretmenler Kurulu Toplantıları, Müdürler Kurulu Toplantıları, Danışma Kurulu Toplantıları, Okul Zümre Toplantıları, Okul Zümre Başkanları Toplantıları, İlçe Zümre Başkanları Kurulu Toplantıları ve İl Zümre Başkanları Toplantısı. Böyle bir yoğun hafta içerisinde Delege Adaylığı başvurularını tamamlatan bir seçim takviminin, sizce izah edilebilir bir tarafı var mı? İşte üyelerin bu masumane, makul ve geçerli talepleri karşısında Genel Başkanımız Sayın Ali YALÇIN’ın sessiz kalacağına ihtimal vermiyoruz. Seçimler bir bayrak yarışıdır. Bayrağı en iyi ve en yükseklere taşıyacak ekibin çıkmasını amaçlayan tatlı bir rekabettir. Seçimler; sendikamızı yeni ufuklara taşıyacak heyacanı ve coşkusu olan kadroların çıkması için mi yapılıyor? Yoksa mevcut şube başkanlarının koltuklarını korumak için mi yapılıyor? Seçim takvimi bu haliyle bir baskın seçim niteliği taşımakta olup, mevcut şube başkanlarının konumlarını korumaya yönelik, dostlar bizi alışverişte görsün babında formaliteden ibaret bir seçim görüntüsü vermektedir. Halbuki, Eğitimciler Birliği Sendikası İstanbul 4 No’lu Şubenin 12 Aralık 2004 tarihinde yapılan üç ayrı listenin yarıştığı seçimi, Ali YALÇIN göğüsleyerek bugünkü genel başkanlığa kadar yükselmesini sendikamızda olan özgür, hoşgörü, seviyeli ve tatlı bir rekabet ortamının bulunmasına borçludur. Sayın Genel Başkanım, öğretmen size soruyor, benim tercihime değer vermeyen, benim özlük haklarımı savunabilir mi? Sayın Genel Başkanım, memur size soruyor; Benim özgür irademi önemsemeyen bir sendika, benim ekonomik haklarını savunabilir mi? Sayın Genel Başkanım tüm üyeler size şu soruyu soruyor; Sendikamız, sadece 133 şube başkanlarının menfaatlerini mi koruyor? Yoksa 1 milyon 60 bin üyenin ekonomik ve özlük haklarının menfaatlerini mi koruyor? Sayın Genel Başkanım üye diyor ki; Ben sadece aidat ödeyen ve kelle sayısı değerinde görülen sıradan birisi değilim. Ben düşüncelerimle, duygularımla, emeğimle, alın terimle, gönül bağımla bu sendikanın bir değeriyim. Benim seçim çalışmalarını yapacağım makul bir süre veriniz. Benim tercihimi önemseyin. Benim irademe saygı duyun. Kısaca beni adam yerine koyun. Sayın Genel Başkanım, üzerinizde taşıdığınız bir milyon üyenin sorumluluğunun gereği olarak; üyelerin sizlerden çok masumane, geçerli ve haklı olan seçim takviminde en azından iki haftalık bir güncelleme talebi karşısında duyarsız kalamayacağınıza inanıyoruz. Nihayetinde bu seçim takvimi; Ne Allah'ın bir hükmüdür ne de Anayasa maddesidir. Adil ve özgür bir seçim için istenirse takvim yeniden düzenlenebilir. Mevcut Seçim Takvimi bu haliyle, Genel Merkezin kendisini destekleyen on yıllarca görev yapmalarından dolayı durağan ve görev körlüğü oluşan eski şube başkanlarına avantaj, yeni heyecanı ve coşkusu olup sendikamızı yeni ufuklara yelken açacak kadroların çıkmasını engellemeye yönelik bir seçim takvimi olarak kayıtlara geçecektir. Ancak; Bizim bildiğimiz Ali YALÇIN, bizim İstanbul 4 No’lu dan Ankara’ya gönderdiğimiz Ali YALÇIN, aziz milletimizin değerlerine karşı baskı, dayatma ve antidemokratik uygulamaların hüküm sürdüğü bir dönemde vesayete meydan okuyan Ali YALÇIN, valdo ben buradayım sen neredesin diyen Ali YALÇIN ve sen yoksan biz bir eksiğiz diyen Ali YALÇIN, omuzlarında taşıdığı bir milyon üyenin sorumluluğunun gereği seçim takviminde güncelleme yaparak vesayete prim vermeyecektir. Kendisi nasıl Ankara’ya gidip sendikamıza bir heyecan getirdiyse, şimdi ise sendikamıza yeni heyecan ve coşku getirecek üyelerimizin önünü açacaktır ve seçim takviminde beklenen güncellemeyi yarın İstanbul 5 No’lu da startını vereceği seçim çalışmaları kapsamında, konuya açıklık getirmesi beklenilmektedir. Yıldırım DEMİRCİ Değişim Hareketi Sözcüsü