Ali Yılmaz, 21 Şubat sabahında kendisine ait olmayan bir borç yükü ile uyandı. Kendisini siber dolandırıcılığın kurbanı olarak bulan Yılmaz, daha önce kredi taleplerinde bulunmadığı halde, dolandırıcıların bu talepleri bankalardan nasıl geçirebildiklerine dair şaşkınlığını ve endişesini dile getirdi. Özellikle, kredi talebinde bulunduğunda reddedilen Yılmaz'ın, dolandırıcıların aynı bankalardan kolaylıkla kredi çekebilmesi akıllarda soru işaretleri bıraktı.
Siber Güvenlik Açığı ve Dolandırıcılık Yöntemi
Prof. Dr. Ali Murat Kırık, siber dolandırıcıların genellikle uygulamalardaki güvenlik açıklarından faydalanarak gece saatlerinde mağdurların telefonlarına sızabileceklerini belirtti. Yılmaz'ın başına gelen olay, cep telefonu uygulamaları üzerinden gerçekleşti. Dolandırıcılar, Yılmaz'ın telefonundaki banka uygulamalarına erişerek, onun adına yüksek miktarlarda kredi çektiler. Bu işlemler sırasında Yılmaz'a herhangi bir bildirim veya onay mesajı gitmedi.
Mağdurun ve Uzmanın Tavsiyeleri
Yılmaz, yaşadığı bu üzücü olaydan sonra, banka uygulamalarını indirmekten ve teknolojik araçları kullanmaktan çekinir hale geldiğini ifade etti. Adli bilişim uzmanı Kırık ise, benzer dolandırıcılık olaylarına karşı korunmak adına, telefonlara verilen erişim izinlerinin düzenli olarak gözden geçirilmesi ve gereksiz izinlerin kaldırılması gerektiğini vurguladı. Kırık, ayrıca hücresel verinin kapatılması tavsiyesinde bulunarak, bu önlemlerin alınması durumunda siber dolandırıcıların uzaktan erişim sağlayarak işlem yapmalarının önüne geçilebileceğini belirtti.
