Yüksek  rakamlarda kazanç sağlayan fon vaadiyle birçok kişiyi dolandırma iddialarıyla gündemden düşmeyen bankacı Seçil Erzan, iddianamedeki ifadesinde, “Moci diye andığı Mojtaba Hakani’yle birlikte Süleyman Aslan isimli ‘tefeciden’ 10 milyon lira aldığını ve bu parayı 14 milyon TL olarak geri ödediğini, ayrıca 1 milyon 350 bin dolar daha alıp bu parayı 2 milyon 650 bin dolar olarak geri ödediğini” ifade etmişti.

Kurultay sonrası ilk istifa geldi! Yomra Belediye Başkanı istifa etti Kurultay sonrası ilk istifa geldi! Yomra Belediye Başkanı istifa etti

Alınan en son haberler ışığında bir otomobilde ağlarken görüntülenen Erzan, “Merhaba Süleyman Amca. Sana vermiş olduğumuz Moci’nin ve Nazlı’nın senedinde her ikisinin de hiçbir çıkarı yok. Senden çok rica ediyorum. Onların senetleriyle ilgili lütfen hiçbir şey yapma” şeklinde konuşmuştu.

Milliyet’in haberine göre,  ulaşılan Aslan. Erzan’la nasıl tanıştığını anlattı ve hakkındaki iddialara açıklamlar yaptı.

ARAZİ OLAYI
Denizbank’ın Florya Şubesi’nde müdür olarak görev yapan Erzan’ı 2011 yılından bu yana tanıdıüını söyeleyen Aslan “Florya şubesinin mülk sahiplerinden biri benim. Denizbank benim kiracım, ben de Denizbank’ın müşterisiydim” ifadesini kullandı. 2019 yılında, Fatih’te bulunan bir araziyi Denizbank’ın satışa sunduğunu belirten Aslan söz konusu konuyla ilgili şunları ekledi:

“Seçil’i ve oğlumu da alıp Genel Müdürlüğe gittim. Seçil bizimle odaya girmedi. Biz konuştuk, tapu henüz kendi üzerlerine geçmemiş, haber vereceklerdi. Sonra haber de gelmedi ve kapandı gitti konu. 2022 yılında Seçil yanıma geldi, ‘Arazi bankanın eline geçti,


1.5 milyon dolar istiyorlar’ dedi. Bu parayı veremeyeceğimi söyledim. ‘Sen yabancı değilsin 1.3 milyon dolara sana alırım’ dedi. Parayı verdim ve herhangi bir senet almadım. Sonra benden 30 bin dolar daha istedi, bu parayı araziyi almamıza yardımcı olduğu için istedi. Ben de verdim.” dedi.

Erzan’ın biraz zaman geçtikten sonra Mojtaba Hakani’yle beraber geldiğini söyleyen Aslan, “Dedi ki, ‘Süleyman Amca bir fon var. Sen de gir.’ 3 milyon 800 bin dolarım vardı. Bu parayı da Seçil’e verdim. Verirken de espri yapıp ‘Paramıza bir şey olmasın’ dedim. Seçil de, ‘Ben banka müdürüyüm, sen beni üç kağıtçı mı sanıyorsun’ deyip güldü. Parayı verirken de normal beyaz bir kağıda imza attı, hatta Moci de imzaladı. Ancak para gelmedi” şeklinde konuştu.

Aslan, Erzan’ın bir gün ofise geldiğinde, oğlunun ses kaydı aldığını ifade ederek “15 milyonu 12. ayda alabileceğimizi söyledi. Ve şöyle dedi, ‘Fatih Terim’e şimdiye kadar 20-30 milyon kazandırdım’” ifadesini kullandı.

'TEFECİ DİYOR' 
Tapuyu da fon için ödediği parayı da geri almadığını söyleyen Aslan “Çünkü bankanın sattığı bir şey de yok. Ben Seçil’e inanıp parayı eline verdim. Benden daha mağdur Türkiye Cumhuriyeti’nde yoktur. Parasını verip de tek kuruş almayan tek kişiyim. Şimdi de kalkmış bana ‘tefeci’ diyor. Keşke beni bir kurşunla vursaydı da bana tefeci demeydi, adımı lekelemeseydi. Hem param gitti hem rezil etti.

Bunu duyunca üç ay boyunca ağladım. ‘Lanet olsun’ dedim şikayetçi olmadım. Çünkü elimde somut hiçbir şey yoktu. Daha sonra Mali Şube’den ifadeye çağırdılar, olayı onlara anlattım. Daha sonra avukatım aracılığıyla şikayetçi oldum”  dedi.

ARAYAN 'MÜDÜR' YÖRÜK'MÜŞ 
Sunulan arazi için para verdikten sonra kendisini banka müdür olarak tanıtan birinin aradığını belirten Aslan, şunları paylaştı: “’Süleyman Bey normalde değeri 1.5 milyon dolardı ancak Seçil’in hatrına 1.3 milyon dolara verdik’ dedi. Sonradan öğrendim ki, banka müdürü diye beni arayan kişi Ali Yörük’müş. Sonra bir gün yine yanıma geldi ve 5.5 milyon dolar istedi, ufak tefek borçlarının olduğunu söyledi. Ben de, ‘Kızım utanmıyor musun, önce benim paramı ver’ dedim.”

Erzan, bir video da “Merhaba Süleyman Amca. Sana vermiş olduğumuz Moci’nin ve Nazlı’nın senedinde her ikisinin de hiçbir çıkarı yok. Onların senetleriyle ilgili lütfen hiçbir şey yapma” şeklinde konuşuyordu.

İMZALANAN KAĞITLARI ALMIŞ
Aslan, Erzan’ın ofise geldiği bir gün, kendisi namaz kılmak için ofisten ayrılınca, çekmecede bulunan para aldığına dair imzaladığı tüm evrakı aldığını ileri sürdü. Aslan “Benim ofiste kasam yok, her şeyim çekmecemde durur. Hep aynı yerde duran kağıtlar birden yok oldu. Dükkanımda kamera yok ama onun aldığından eminim” diyerek konuştu.