Kamudanhaber/ Özel Haber
Sitemizden iki gündür bir yazı dizisi yayınlıyoruz. Yazı dizimizde ağırlıklı olarak Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın’ın himayesinde Memur-Sen’e bağlı Bayındır Memur-Sen’in bünyesinde kurulmuş olan Paraf Yapı Kooperatifi’nin Marin Panorama Konakları Projesi’ne yer verdik. Paraf Yapı Kooperatifi’nin başka il ve ilçelerde de benzer çalışmalar içerisinde olduğunu da duyurduk. Yazı dizimiz kamuoyunda büyük yankı uyandırdı ve ses getirdi. Yazıdan sonra bize ulaşanlar da oldu. En çok da yayınladığımız haberdeki detaylı bilgilere nasıl ulaştığımız sorgulandı. Şunu ifade edelim ki istihbaratçılık filan oynamadık ya da bize bir yerlerden bilgi ulaşmadı. Yayınladığımız tüm bilgilere araştırmacı gazeteciliğin bir gereği olarak herhangi bir vatandaşımızın rahatlıkla ulaşabileceği şekilde tamamen kamuya açık kaynaklardan erişim sağladık. Bunlar neler mi? parafyapi.com sitesi. Paraf Konut Yapı Kooperatifi instagram hesabı, Paraf Konut Yapı Kooperatifi facebook hesabı ve bir emlak satış web sitesinde Marin Panorama Konaklarındaki dairelerin satışına ilişkin verilen bir ilan gibi her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının Google’dan rahatlıkla ulaşabileceği bilgiler. Gizli saklı hiçbir şey yok. Her şey kamuoyunun gözü önünde ve tüm şeffaflığıyla gerçekleşmiş. Buraya kadar sorun yok.
Ancak haber yayınlandıktan sonra sitemize habere ilişkin birtakım iddialar iletildi. Kamuoyunu aydınlatma sorumluğunu taşıyan bir yayın kuruluşu olarak bu iddiaları muhataplarına soracağız. Cevap verip vermemek muhataplarının takdirinde. Konunun muhataplarının yapacağı tüm tekzip ve açıklamaları buradan yayınlayacağımızı da kamuoyuna deklare ediyoruz.
İddialardan en önemlisi, Marin Panorama Konakları Projesi’nin arsa ihalesine girilirken yeterli miktarda teminata sahip olunmadığından Memur-Sen ya da Bayındır Memur-Sen kasasından üyelerin emaneti olan paranın ticari bir faaliyet için teminat olarak gösterildiği şeklinde. Dediğimiz gibi bu bir iddia ve iddianın doğru olup olmadığının cevabını ancak muhatapları verebilir. Bu soruya verilecek cevap ne olursa olsun buradan yayınlayacağız.
Diğer bir iddia ise Kuşadası Marin Panorama Konakları Projesi’nden Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın’ın 3 (üç) daire aldığı yönünde. Memur-Sen’in başka yöneticilerinin de bu projeden 2 ve daha fazla daire aldığı iddia ediliyor.
Bunun dışında Ankara’daki bazı projelerde de Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın’ın birden fazla daireler aldığı iddia ediliyor.
Herkes helal maaşıyla parasının yettiği kadar daire alabilir. Bunda da bir sorun görmüyoruz. Yalnız, bu projelerin üyelere ya da kamuoyuna yeterince duyurulmadan kooperatife üye kaydının gerçekleştiği de bir başka iddia konusu. Hatta Memur-Sen’e bağlı birçok şube başkanının kendilerine yöneltilen sorular karşısında yemin vererek kendilerinin de projeden haberdar olmadığını söylediği iddia ediliyor.
Neden, yoksulluk sınırının altında çalışan ve geçim sıkıntısı çeken üyeler için başta Ankara ve İstanbul olmak üzere büyükşehirlerimizde sosyal konut projesi yapılmadı da ülkemizin en güzide turistik yerlerinden biri olan Kuşadası’nda çoğunluğu yöneticilerden oluştuğu iddia edilen kişilere yönelik yazlık konut projesi yapıldı? Sorusu da muhataplarına yöneltilen bir başka soru.
Sincan’daki konut projesi üyelere duyurulurken; Etimesgut’taki lüks konut projesinin çoğunluğu Memur-Sen ve Bayındır Memur-Sen Yönetimleri ve Bakanlık bürokratlarından oluşan gruba dağıtılıp üye kaydının hızlıca kapatıldığı iddiaları doğru mu?
Paraf Yapı Kooperatifi üyesi olan 761 ya da 900 kişinin tamamı Memur-Sen veya Bayındır Memur-Sen üyesi mi? Üye olmayanlar da var mı?
Eğer Memur-Sen’in kasasındaki para teminat olarak kullanıldıysa tüm üyeleri kapsayan bir duyuru yapılması gerekmez miydi?
İnternet sitemizde 1 yıl önce (03.08.2022 tarihinde) yayınlanan haberde:
“Sayın Ali Yalçın,
1) Memur-Sen, Bayındır Memur-Sen ya da Bem-Bir-Sen’in üyelerine yönelik bir konut projesi var mı?
2) Eğer böyle bir proje varsa neden sendikaların internet sitelerinden üyelere duyurulmadı? Ya da henüz proje aşamasında mı?” sorularını yönelttiğimizden sonra üyelere yönelik herhangi bir duyuru yapıldı mı?
Bayındır Memur-Sen bünyesinde kurulmuş olan Paraf Yapı Kooperatifi, 4688 sayılı kanunda belirtilen kooperatif kapsamına uygun mu?
Memur-Sen ya da Bayındır Memur-Sen Yöneticilerinden Paraf Yapı Kooperatifi’nde de yöneticilik yapan var mı?
Memur-Sen ya da Bayındır Memur-Sen Yöneticileri Paraf Yapı Kooperatifi’nde de yönetici ise bu kişilere huzur hakkı ya da başka ücret ödeniyor mu?
Bayındır Memur-Sen, bu tür bir organizasyonla hizmet üretmesinde tapu kadastroda örgütlenme avantajı sağlıyor mu?
Kamuoyu vicdanını rahatlatmak için…
İhaleye girmeye nasıl karar verildi?
Arsa nasıl bulundu?
Arsa üzerinde kat karşılığı inşaat yapacak şirket nasıl belirlendi?
Memur-Sen ve bağlı sendika yöneticileri ile sınırlı olmak üzere (her birinin mal malvarlığı bildiriminde bulunması zorunluluğu nedeniyle) söz konusu projede; sendika genel başkanı, genel merkez yöneticisi, denetleme ve disiplin kurulu üyesi, şube başkanı gibi üyelerinden hangilerinin söz konusu projede kaçar adet konut edindiğini kamuoyuna açıklamayı düşünür müsünüz?
Toplu Sözleşmede kira yardımı teklifiniz çerçevesinde benzer imkânlarla il ve ilçe merkezlerinde inşa edilmek üzere, üyelerinize yönelik düşük ödemeli ve yüksek kârlı benzeri projelerin startını vermeyi düşünüyor musunuz?
Genelde sivil toplum örgütlerinde özelde emek örgütlerinde üyelerinin hayat konforunu artıracak barınma, beslenme ve gıda ihtiyaçlarını karşılamada gider azaltacak çalışmalar yapılmasını takdir ediyor ve teşvik edilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bununla birlikte bu tip çaba ve çalışmalardan belirli bir kitlenin değil bütün üyelerin yararlanmasına yönelik bakış açısını ve sonuç üretmeyi de ahlaki bir sorumluluk ve hukuki gereklilik olarak değerlendiriyoruz. Bu kapsamda Memur-Sen’in veya Bayındır Memur-Sen’in Kuşadası benzeri projesini anlamlı fakat yanılgıları olan ve kamuoyu nezdinde de “Memurların durumu iyi. Kuşadası’nda yazlık bile kurabiliyorlar” kanaati uyandıracak olması nedeniyle zaman zaman ihtiyaç duyulan kamuoyu desteğinin sağlanması noktasında dezavantaj riski olarak görüyoruz. Kira yardımına ihtiyaç duyan kamu görevlileri tanımı ile henüz tamamlanmış hali dahi yaklaşık 8 milyona kadar satılabilecek bir projede hissesi bulunan memur temsilcisi/ sendikacı tanımı arasında ciddi uçurum olduğu gerçeği yalın bir şekilde tartışılmalı; “Sendikalı memurların kira yardımı alamadığı, sendikacı memurlarınsa Kuşadası’nda yazlık alabildiği” şeklindeki olası ithamlara da izin verilmemesi, sendikaların ve sendikacılığın büyümesi, sendikaların da kazanması için ihtiyaç duyulan motivasyon alanıdır.
Memur-Sen’in, Toplu Sözleşmede “Yetkili” sıfatının, kamu görevleri sendikacılığında da öncü kimliğinin ve kuruluş çerçevesi itibarıyla da erdemli, adil ve akademik hizmet sendikacılığının “mutlu azınlık” suçlamasıyla ilişkilendirilmemesi için; inanıyoruz ki konu samimi ve hakiki bir çerçevede bütün hakikatleriyle üyelere ve kamuoyuna bütün yönleriyle açıklanacaktır.
Memur-Sen gibi ülkemizin en büyük ve güzide memur konfederasyonun bu iddiaların muhatabı olması, üyelerinin vicdanını derinden yaralayabilecektir. Ancak bir basın kuruluşu olarak bu iddiaları muhataplarına sormak da bizim sorumluluğumuz/görevimiz.
İLGİLİ HABERLER...
