Eğitimin bir topluma sınıf atlatan en temel faktör olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, "4+4+4" olarak bilinen sistem değişikliğinin eğitimci olmayan 5 siyasetçinin verdikleri kanun teklifi ile yapıldığını belirterek, "Bugünkü tablo hepimizin yüreğini büken, burkan bir tablo" diye konuştu. "Çocukları denek olarak kullandık" Eğitimin bir topluma sınıf atlatan ve çağdaş uygarlığa ulaştıran temel faktör olduğunu ifade eden CHP lideri, "Biz yeteri kadar önem verdik mi? Bir yüzyılı bitirdik. İstedik ki eğitim sorunu da aşmış olalım. Bugün geldiğimiz noktada çok güzel başlayan eğitim sürece zaman içinde ciddi aksamalara yol açtı. Çocukları denek olarak kullandık. Bunu yaparken de öğretmenleri dinlemedik. ‘En iyisini biz biliyoruz' dedik. Sonuçta da bugünkü tablo çıktı" diye konuştu. "5 imza var, hiçbiri eğitici değil" 4 + 4 + 4 sisteminin parlamentoya geldiğinde bunun yanlış olduğunu, eğitim şuralarında görüşmediğini, Millî Eğitim Bakanlığı'nda görüşülmediğini ve 5 milletvekili imzasıyla geldiğini ve beş milletvekilinin hiçbirinin eğitici olmadığını dile getirdiklerini söyleyen Kılıçdaroğlu, "Akşam bu konuya bakarken, o kanun teklifini tekrar çıkardım, bu. 5 imza var, hiçbiri eğitici değil; avukat var, maliyeci var, ilahiyatçı var… Bugünkü tablo hepimizin yüreğini büken, burkan bir tablo" dedi. "657 cenderesinden çıkarıp öğretmeni farklı yere oturtmamız lazım" Öğretmenin toplumun en saygın konumuna getirilmesi gerektiğini ve kendisinin okuduğu yıllarda, toplumun her kesiminin öğretmene saygı gösterdiğini belirten Kemal Kılıçdaroğlu, "Saygıyı büyüteceğimize düşürdük. Artık bir öğretmenler için özel yasanın çıkması lazım. Özlük haklarının ayrı bir yasada düzenlenmesi lazım. Sıradan bir meslek değil öğretmen. Bugün 657 cenderesinden çıkarıp öğretmeni farklı yere oturtmamız lazım" dedi. Öğretmenlik Meslek Yasası ile öğretmenlere 3600 ek gösterge verileceğini ve. 24 Kasımlarda bir maaş ikramiye verilmesi gerektiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, "Öğretmene bir ayrıcalık sağlamak istiyorum. Hizmet içi eğitim. Öğretmenler de kendilerini eğitmek zorunda. Dünya o kadar hızlı değişiyor ki öğretmenler de sürekli kendini yenilemeli" diye konuştu. "Bu tabloyu siyaset kurumu içine sindirecek mi?" Eğitim fakültelerinin plansız şekilde açıldığını dile getiren Kılıçdaroğlu, "İstanbul'da çöp toplayanlarla buluştum, atama bekleyen öğretmen ‘ben çöp toplayarak çoluk çocuğuma bakıyorum' dedi. Bu tabloyu siyaset kurumu içine sindirecek mi? Yaptığı hatayı fark edecek mi? Planlama dediğimiz budur. Üniversiteyi bitirip, toplumdan kendisini koparıp ve intihara sürüklenen öğretmen adaylarını görünce hepimizin yüreği burkuluyor" dedi. "Barış Akademisyenlerini farklı düşündüler diye üniversitelerden attık" Bugün farklı düşünmenin ne kadar değerli olduğunu gelişmiş ülkelerin kavradığını Türkiye'nin ise farklı düşünenleri hala cezalandırmaya devam etiğini savunan CHP lideri, "Barış Akademisyenleri, farklı düşündüler diye üniversitelerden attık. Niçin, niye atıyoruz, hangi gerekçeyle atıyoruz ve 21. yüz yılda yapıyoruz bunu. Kanun hükmünde kararname ile görevine son verilen; tabii savcılık soruşturma açmış takipsizlik vermişse, mahkeme beraat vermişse; bunların tamamının görevlerine iade edilmesi lazım, Türkiye'nin bu ayıptan kurtulması lazım" şeklinde konuştu. "Fırsat eşitliğini sağlayacağız" Gençlerin önündeki en büyük tehlikelerden birinin uyuşturucu sorunu olduğunu ve ailelerin bu konuda tedirgin olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, atanmayan sağlıkçıların okullara atanabileceğini ve okullarda güvenlik sayısının artırılması çağrısında bulundu. Kılıçdaroğlu sözlerini şöyle tamamladı: Dünyayı gençlerimiz sorguladıkları zaman ‘yeni icat çıkarmayın' diye var ya biz ‘yeni icat çıkarırsanız başımızın üstünde yeriniz var' diyeceğiz. Fırsat eşitliğini sağlayacağız. Ben Anadolu'nun ücra yerinde doğduğumu bilmenizi isterim, bu fırsat eşitliği bu ülkenin bütün çocuklarına sağlanması lazım. Gönül isterdi ki bütün siyasi parti genel başkanları burada olsaydı. Çok karamsar değilim. Bunların hepsi olacak