Eğitim aile de başlar. Okul-aile işbirliği ile de güçlenerek devam eder. Gününün 4-5 saatini okulda geçiren bir çocuk geri kalan 19-20 saati ailesiyle birlikte geçirir. Bu yüzden ev ortamının durumu ve ailenin çocukları ile ilişkilerinin niteliği çocuk eğitiminde okuldan daha ağır basar.

Ailelerin evde çocuklarla kaliteli vakit geçirmelerinin önemini biz eğitimciler her defasında toplantılarımızda velilerimize anlatırız. Ancak özellikle sosyoekonomik düzeyi düşük kesimdeki ailelerimizin çocukları ile kaliteli zaman geçirmek konusunda yetersiz kaldığını da söylemek mümkün. İş yorgunluğuyla eve gelen baba ayaklarını uzatıp televizyon izlemeyi , akşama kadar ev işleriyle uğraşan anne de biraz oturup dinlenmeyi hak ettiğini düşünürken çocuklar "ödevlerini yap" ya da "biraz kendi başına oyna" denilerek uzaklaştırılabiliyor. Aileler çocukları ile birlikte oturup birlikte televizyon izlemeyi tercih edebiliyor. Bu duruma karşı değilim aslında. Anne baba ve çocuk için birlikte televizyon izlemek de bir aktivite sayılabilir ama ne izlendiğine bağlı tabii ki. Televizyonlarda kimin kime aşık olduğu belli olmayan aşk dizileri , bol aksiyonlu çatışmalı ve racon kesmeli diziler , bugün ne giyeceğine karar veremeyen genç kızların bol atışmalı moda programları , günlük hayatta evlenemeyip televizyon programında aradığı aşkı bulmaya gelen gençlerimizin yer aldığı evlilik programları , amacı fikir üretmek ve insanları aydınlatmaktan çok karşıdakini bozmak olan bitmek tükenmek bilmeyen tartışma programları , yıllardır aradığımız starı bir türlü bulamadığımız ses yarışmaları… Televizyonlarda akşama kadar envai çeşit program izliyor insanlarımız.

Katıldığım veli toplantılarında velilerimize öneride bulunmak adına çocuk ve yetişkin eğitimi konusunda insanları aydınlatabilecek televizyon programlarını araştırdım. Ve üzülerek belirtmeliyim ki ülkemizde yayın yapan yüzlerce televizyon kanalı ve programı arasında bu nitelikteki yayınların sayısı yok denecek kadar az. Medyanın olağan üstü gücünden yararlanarak insanlarımıza iyi vatandaş ve iyi insan olmayı , vicdan ve merhamet sahibi olmayı , iyi çocuk yetiştirmeyi , toplumsal sorunlarımız konusunda farkındalık yaratarak istendik davranışlar geliştirmeyi ve meslektaşlarımız için mesleki gelişime katkı sağlamayı ihmal etmek büyük hatadır diye düşünüyorum.

Televizyon kanallarının yapımcıları bahsettiğim konudaki programları rağbet görmeyeceği için ya da reyting alamayacağı için mi yapmaz yoksa bu programlar yapılır da vatandaş mı ilgi göstermez bilemiyorum ama özellikle prime time dediğimiz televizyonun en fazla izlendiği saatler de eğitim konusunda birkaç alternatif programın ya da kanalın olması büyük yararlar sağlayacaktır. Eğer bu isteğe bağlı olarak yapılmıyor ise her televizyon kanalında en az 1 eğitim-bilim programının yayınının zorunlu olması yasa ise düzenlenebilir. Televizyon kanallarımızın böyle bir zorunluluk olmadığı sürece bu girişimde bulunması gibi bir niyetlerinin olmadığını görüyoruz.

Samet BAŞKONUŞ