Türkiye genelinde son dönemlerde uyuz vakalarında yüzde 30'luk bir artış yaşandığı belirlendi. Hastanelerin dermatoloji bölümüne başvuran hastaların üçte biri uyuz teşhisiyle karşı karşıya kalıyor. Uzmanlar, bu durumun bir salgın niteliği taşıdığına ve toplum sağlığı için ciddi bir tehdit oluşturduğuna dikkat çekiyor.
Uyuz: bulaşıcı ve tedavisi zor bir durum
Uyuz hastalığı, tıbbi adıyla Sapoctes scabiei var hominis olan mikroskopik bir akar türü tarafından bulaştırılıyor. Bu minik parazitler, insan derisinin altında kanallar açarak yaşamlarını sürdürüyor ve ciddi kaşıntılara neden oluyor. Gözle görülemeyecek kadar küçük olan bu parazitler, mikroskop altında incelenebiliyor.
Nasıl bulaşır ve belirtileri nelerdir?
Uyuz genellikle hastalık taşıyan bireylerle doğrudan temas sonucunda bulaşıyor. Fakat uyuzlu bireylerin kullandığı kişisel eşyaların ortak kullanımı da hastalığın bulaşmasını kolaylaştırıyor. Özellikle yatak örtüsü, havlu gibi eşyalar ve en az 15-20 dakika süren yakın temasta hastalık bulaşabiliyor.
Uyuz belirtileri, özellikle ilk enfekte olduğunda 2-6 hafta içerisinde kendini gösterebilir. Ancak daha önce uyuz geçirenler, enfekte olduklarında 3-4 gün içerisinde belirtileri fark edebilir. Belirtiler genelde gece artan kaşıntılar şeklinde ortaya çıkar ve bu kaşıntı genellikle el ve ayak parmakları, el bileği, koltuk altı, kasık ve boyun bölgelerinde hissedilir.
Önlemler ve kişisel tedbirler
Uyuz hastalığının yayılmasını engellemek için, ortak kullanılan eşyaların ayrılması ve hastanın kıyafetlerinin 60 derecede yıkanıp ütülenmesi öneriliyor. Ayrıca evdeki diğer bireylerin tedaviye başlaması, hastalığın daha fazla yayılmaması için önem taşıyor. Uzmanlar, kaşıntı belirtileri gözlemlendiğinde derhal bir dermatoloji uzmanına başvurulmasını tavsiye ediyor.
