SESLİ DÜŞÜNELİM Mİ? (Köşe Yazısı) 
Dün gece Soylu istifa edince sessizliğe bürünen ve sevindirik olan kim varsa partinin içinden temizlenmelidir.
Onların ne eskiden verdiği mücadele gözönünde bulundurulmalı ne de ileride bu millete herhangi bir katkısının olacağı düşünülmelidir!
Tamam, Soylu dışarıdan gelmiştir, partinin tabanından yetişmemiştir ama yapıp ettikleri Reis'in istikameti ve çizgisi doğrultusundadır!
Ne birgün emirden dışarı çıkmış ne de kafasına göre iş yapmıştır. 
Geleceği kafası gibi parlak bir siyasetçidir!
Bu millet birini seviyorsa onun önünde kimse duramaz! 
Millet niye bağrına basıyor Soylu'yu?
O milleti bağrına bastığı için...
Parti içindeki sözümona elitler, kodomanlar, parayı görünce, köşeyi dönünce kıblesini şaşıranlar bu milletin önüne çıksınlar bakalım ne kadar teveccühe mazhar olacaklar? 
Kimse de karnından konuşmasın.
Millete rağmen güya millet odaklı yapılan tüm hesaplar döner, dönmüştür, dönecektir. 
İstifasında her ne kadar Cuma gecesi yapılan yanlışlığı dile getirmiş olsa da nacizane ben o geceki yanlışlığın ''bahane'' edildiği kanaatindeyim. 
Soylu, bıktırılmış, sindirilmeye, partiden uzaklaştırmaya çalışılmış diye de düşünüyorum. 
İnşallah benim öngörüm doğru değildir diye de ekliyorum. 
Türkiye'de ne kadar iyi iş yaparsanız yapın, dünyanın bile ayakta selamladığı işleri bile yapsanız... 
Millet, kibir ve riyadan zerre kadar hoşnut olmaz. 
İstanbul seçimlerinde bu net olarak görüldü. 
Soylu ve Binali Yıldırım karşıtları kaybettirdi İstanbul seçimlerini. 
Reis'e ne kadar yakın olursanız olun, Reis'in mütevaziliğinden bünyenize herhangi bir şey sirayet etmemişse kaybedersiniz! 
Şimdi sesli düşünme vakti! 
İstatistiksel veriler, kalite standartları falan sizi başarılı gösterebilir. Bunun üstüne yatıp millete rağmen milletin gönlünde taht kuran kimselere operasyon çekmeye çalışırsanız millet sizi paçavra gibi kenara atar. 
Bu milletin sağduyusuna kulak verin! 
Güç sarhoşu olmayın ve... 
''Sarhoşken namaza yaklaşmayın!''
Mustafa Süs