Kamudanhaber - Özel Haber Pictes Öğretmenlerinin Kamudanhaber sitemize gönderdiği mesaj ; Efendim, Bizler 2016 yılında 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında KPSS+ Mülakat+Güvenlik soruşturması üstünlüğüne göre MEB bünyesinde PİKTES projesinde istihdam edilen öğretmenleriz.2016’da uygulamaya konulan mülakat sisteminden ötürü ben de içinde olmak üzere birçok arkadaşım kendi branşlarımızda atanacak sıralamaya ve puana haiz olmamıza karşın MEB kadrolarına atanamadık. Bu yüzden milli bir görevi ifa edeceğimizi düşünerek ve de işsizlik kaygımızın son bulması için PİKTES projesine başvurduk. Aynı yıl kendi branşlarımızda bizlerden daha düşük Kpss puanına sahip kişiler şişirilen mülakat puanları ile 3+1 yönetmeliği çerçevesinde kadrolarına kavuştular. Bizler Türk dili ve edebiyatı, Türkçe, Sınıf, PDR ve Arapça branşlarında 3900 öğretmen olarak 5 yıldır milli bir görevi ifa ediyoruz.İlk başladığımızda hiçbir imkana sahip olmayan çadırkentleri okul haline getirdik. Bu okullarda çoğunluğu Suriyeli olmak üzere Iraklı,İranlı,Afgan başta olmak üzre birçok milliyetten muhacire ensar olma gayesi ile canhıraş bir şekilde dünya dili olan güzel Türkçemizi en iyi şekilde öğretme gayreti içerisinde bulunduk. Şimdi geldiğimiz noktada emeklerimiz har vurulup harman savrulmaktadır. Proje koordinatörlüğünden il koordinatörlerine okul müdür ve öğretmenlerine kadar okullarda ikinci sınıf öğretmen muamelesi görmekteyiz. Yaptığımız iş özünde öğretmenlik olmasına rağmen bizleri işçi,öğretici,Piktesli,geçici öğretmen gibi sıfatlarla nitelendirmektedirler.Birçok arkadaşım gibi öğretmenler odasında sınıfsal ayrıma maruz kalıyoruz.Bizler sırf göçmenlere eğitim veriyoruz diye kategorize ediliyoruz. Özlük haklarımız noktasında işçi kanununa tabi iken disiplin bakımından 657’ye tabiyiz. Gerçekten işçi miyiz yoksa öğretmen mi bu paradoksu yaşıyoruz. Yaşadığımız birçok zorluk olmasına rağmen içimizi en çok acıtan şey öğretmen olmamıza rağmen koordinatörlük birimlerinin bizleri sözleşmelerimizle tehdit edebilecek noktaya gelebilmesidir. Maalesef kadrolu ve sözleşmeli öğretmenlerin sahip olduğu hiçbir hakka sahip değiliz. 2016 senesinde kimsenin cesaret edemediği yerlere giderek muhacir kardeşlerimize bir harf öğretebilsek ne mutlu diyerek sınır boylarında eğitim vermeyi kabul ettik. Bizler hakkımızın dışında bir şey istemiyoruz. İncelendiğinde görülecektir ki sadece Kpss puanı 80 ve üzeri olan birçok arkadaşımız http://mevcuttur.Ki bu puanlar aynı yıl içinde Meb’ e atanmış olan birçok öğretmenden daha yüksektir. Bizler emeksiz ekmek istemiyoruz. Sadece ve sadece emeğimizin karşılığını artık KADRO müjdesi ile almak istiyoruz. Çok çalıştık çabaladık uğraş verdik birçok şeyden feragat ettik her sene tekraren KPSS’ye girmek bizleri yıpratmaktadır.İnsanların hakir görüşlerine değil onurlu bir duruşa sahip olması gereken mesleğimizi ifa edebilmek için hak ve hukukun da bizimle olmasına ihtiyacımız var.Sadece kadrom olsun beni korusun kollasın değil maksadımız inanın 657’ye tabi olamamak mesleki gelişimimizi ilerletmemizi de engellemektedir.Yüksek lisans yapıyoruz ama sırf bu yüzden hakkımızda tutanak tutuluyor. Ülkemin geleceğinden ümitvar olmak isteyen genç bir öğretmen olarak emeklerimiz sizlere emanet gerçekten zor bir süreç yaşadık 5 yıl diliminde. Sağlıcakla kalın İyi günler dilerim ...