Meral Akşener, Mansur Yavaş ile birlikte Bursa'da miting düzenledi. Bursa'da konuşan Akşener ve Yavaş birtakım açıklamalarda bulundu.

Mansur Yavaş'ın konuşmasından önemli satır başlıkları

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Biz coğrafyamızda çatışma, kan ve gözyaşı görmek istemiyoruz Cumhurbaşkanı Erdoğan: Biz coğrafyamızda çatışma, kan ve gözyaşı görmek istemiyoruz

Mansur Yavaş, “Gelirken okudum, seçime gidiyoruz, diyorlar ki; ‘Kılıçdaroğlu’nu birileri aday etti’. Benim bildiğim Sayın Cumhurbaşkanı en az yüz defa Kılıçdaroğlu'na, ‘Çık karşıma’ dedi. Çıktı, onu aday yapan sizsiniz. Şimdi ne oldu? Ve anketler yükseldikçe bu sefer sesler de yükselmeye başlıyor. Bir sürü iftira, en son bir tane bakan, seçimin güvenliğinden, asayişinden sorumlu olmasına rağmen, kendisi de aday olmasına rağmen şu açıklamayı yaptı; ’14 Mayıs'ta AK Parti kaybederse, bu AK Parti'ye, Türkiye'ye vurulmuş bir darbedir. Bizi indirmek istiyorlar’."

"O zaman seçime niye girelim?"

Yavaş "Sayın Ömer Çelik de şunu söyledi; ‘Tek amaçları var, Cumhurbaşkanımız ve AK Parti'yi yenmek.’ Evet, onun için seçime girdik. Yani seçime girerken, ey milletimiz, biz kaybetmeye gidiyoruz mu diyecektik. O zaman seçime niye girelim? Elbette ki iktidar olmak, sizin bozduklarınızı yapmak, yapamadıklarınızı yapmak için iktidara talibiz. Bundan daha doğal bir şey var mı? Demokrasi anlayışları şu. Seçime herkes girebilir ama kazanmaları yasak. Hani bir bakan da çıktı yine dini siyasete alet ederek, ‘Ey Müslüman, seçimi kazandığı zaman şampanyayla kutlayacaklara mı oy veriyorsun, yoksa alnı secdeye değenlere mi?’ diye söyledi. Ben de şunu hatırlattım." diye konuştu. 

a5c6e53b8ed43a1689cec3a2be9ab0b2-gY6r

"Çünkü zafer düşmana karşı kazanılır. Bizim düşmanımız filan yok"

ABB Mansur Yavaş, "Sayın Bakan, biz seçimi kazandık, akşam otobüsün üzerine çıktık. Dedik ki sevgili Ankaralılar dur dediniz, seçimi bize verdiniz. Ama biz zafer falan kazanmadık. Benim konuşmam duruyor. Çünkü zafer düşmana karşı kazanılır. Bizim düşmanımız filan yok. Sadece ve sadece bize 5 yıllığına görev tevdi edildi. Bize düşen rozetimizi çıkarıp, herkese ihtiyacına göre, eşit şekilde hizmet etmek dedik. Sabah da gittik, Ankara'nın manevi sahibi Hacı Bayram Camii'ne, orada sabah namazı ve şükür namazımızı kıldık. Haydi Bismillah diye Ankara'yı donattık, işe başladık. Siz ne sanıyorsunuz bizi? Ama maalesef siyaset böyle, dini siyaset alet edince insanların gözü kör oluyor. Aynı Sayın Bakan, kendi hükümetlerinde bakanlık yapmış birisinin, adı yolsuzlukla anılan birisinin uçakta bir hali var devletin uçağında. Şampanyayı devirmiş, gözler bayılmış, kendi de yayılmış." dedi.

"Peki tek kelime ettiğini duydunuz mu? Bu bize yakışmıyor diye. Peki aynı bakan, bir gazeteciyle yaptığı konuşmada, ‘Her cuma günü bakıyorum Google'a, oradan bir ayet sallıyorum’ diyen bakan değil mi? Peki ona ne söylediniz? Ona tek kelime ağzınızı açtınız mı? Aynı kelimeyi başka partiden birisi deseydi Allah bilir başına neler gelirdi?”"