14 Mayıs seçimleri için geri sayım devam ederken, kamuoyundaki son durumu belirlemek isteyen anket araştırma şirketleri, çalışmalarına son hız devam ediyor.
Bu bağlamda 7-11 Nisan tarihleri arasında 42 ilde 5400 katılımcı ile gerçekleştirilen ORC Araştırmanın sonuçlarını değerlendiren Mehmet Pösteki, seçimlerin ikinci tura kalma olasılığının oldukça yüksek olduğunu bu durumun sebebinin de Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce'nin adaylığı olduğunu söyledi.
İnce’nin oy oranının yüzde 7.2 olduğunu ve bu oranın daha fazla artmayacağını öngören Mehmet Pösteki, Memleket Partisi liderinin popülaritesinin çok olduğunu ancak muhalefet cephesinden yükselen itiraz seslerinden dolayı oy oranlarında ciddi kayıpların da yaşanabileceğini söyledi:
''Şu anda ilk turda bitmeme ihtimalinin tek sebebi Muharrem İnce'nin oy yüzdesi, bununla alakalı da Muharrem İnce'nin seçmeninin seçim zamanına yakın tavrını güçlü olan adaydan yana kullanacağını düşünenlerdenim.Her ne kadar Muharrem İnce'nin popülaritesi çok konuşuluyor olsa da çok fazla tepki de oluşmaya başladığını, istifalar olduğunu görüyoruz. Ama gördüğümüz tablo, Kemal Kılıçdaroğlu'nun ilk tura çok yakın olduğunu gösteriyor. Bizde şu an çıkan oran Muharrem İnce'nin maksimum oy oranıdır, şu anki eğilime göre oy oranı yüzde 7'dir, bu oran yukarılara doğru seyretmez ya bu şekilde kalacaktır ya da aşağı doğru seyredecektir. Diğer adayların kampanya programına göre şekillenecektir.”
Cumhur İttifakı
Cumhur İttifakı'na destek veren partilerin AK Parti'ye ne tür bir etkisinin olacağını yorumlayan Pösteki, geçtiğimiz hafta ittifaka destek vereceklerini açıklayan DSP'nin parti içerisinden ve tabandan yükselen sesler dolayısıyla pek katkı sağlamayacağını belirtti.
HÜDA PAR'ın AK Parti'ye yarardan çok zarar getireceğini söyleyen Mehmet Pösteki, Yeniden Refah Partisi'nin ittifaka gözle görülür bir katkı sağlayabileceğini vurguladı:
“Parti parti analizlerini yapmak gerekirse; DSP ismi olan eski bir parti, aslında ittifaka dahil olmasının sebebi isminden dolayı, bir oy katkısı anlamında yararı veya zararı olacağını düşünmüyorum. Cumhur İttifakı'nın kalabalık bir görüntü vermek istemesinden dolayı çıkmış bir durum. DSP'nin ne önceki ne şu anki seçmeni bu ittifaka onay vermiyor, birçok teşkilat ve genel merkez yöneticileri de istifa etti, bu nedenle DSP'nin herhangi bir katkısı olmaz. HÜDA PAR'a gelecek olursak; kitlesel bir oya sahip bir parti ama HÜDA PAR meselesinin ben AK Parti'ye yarardan çok zarar vereceğini düşünüyorum. Son zamanlarda kamuoyunun tepkisine bakacak olursak böyle görünüyor. Yalnızca Yeniden Refah Partisi'nin genel seçim ve cumhurbaşkanlığı seçiminde AK Parti'ye katkısı olabileceğini söyleyebiliriz.”