Milliyet'ten Paşa Alyurt'un haberine göre: Ankara'da anestezi teknikeri Ayşe Karaman'ın (25) evinde ölü bulunmasıyla ilgili davada Uzman Dr. Özgür Tarhan'a (46) "bilinçli taksirle ölüme neden olmak" suçundan verilen 3 yıl 4 ay hapis cezasına ilişkin karar Karaman ailesi tarafından istinafa taşındı. Milliyet'e konuşan Karaman ailesinin avukatı Tolga Beyendi, mahkemenin dava dosyasına giren raporlar arasındaki çelişkiyi gidermeden karar aldığını savundu. Ayşe Karaman, 29 Temmuz 2019 sabahı erkek arkadaşı Uzman Dr. Özgür Tarhan'ın evinde ölü bulunmuş, Tarhan hakkında, "tasarlayarak kasten öldürme" suçundan iddianame düzenlenmişti. Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nce görülen davada, Tarhan "bilinçli taksirle bir kişinin ölümüne neden olmak" suçundan 3 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Karaman Ailesi'nin avukatı Tolga Beyendi, mahkemenin kararına itiraz ederek dosyayı istinafa taşıdı. 'Tasarlanmış cinayet' İstinaf başvurusunda, "mahkeme kararının kaldırılarak sanık Özgür Tarhan'ın 'tasarlayarak kasten insan öldürme' suçundan cezalandırılmasını talep ederiz" denildi. Konuya ilişkin Milliyet'e değerlendirmede bulunan avukat Beyendi şunları söyledi: "Aslında dosya kapsamında Ayşe'nin ölümüne neden olan Fentanyl isimli ilacın sanık Özgür Tarhan tarafından Ayşe'ye enjekte edildiği son derece açıktı. Bu durumun bilimsel olarak da ortaya konması açısından son celse Adli Tıp Kurumu'na ve Eczacılar Odası'na 'Fentanyl isimli ilacın etkilerinin neler olduğu ve bu ilacın ne hızda etki ettiği' sorulmuştu. İlacın etkisini gösterme hızı pek çok bilimsel kaynakta '1 dakikadan kısa' olarak gösteriliyor. İlacın kendi prospektüsünde ise ilacın etkisini gösterme hızı 'etkisi hızlı başlar' olarak belirtilmekte." 'SİPARİŞ RAPOR HAZIRLANMIŞ' Eczacılar Odası tarafından dava dosyasına giren raporda, Fentanyl isimli ilacın "etkisini hemen gösterdiği" yönünde açıkça bir ifadenin yer aldığını belirten avukat Beyendi, "Ancak Adli Tıp raporunda bu verilerin ve hatta ilacın kendi prospektüsünün aksine 'ilacın etkisini gösterme hızı 10-15 dk' olarak belirtilmiş. Yani Adli Tıp Kurumu adeta sipariş bir rapor hazırlamış. Biz bu durumu ortaya koymak adına 2 adet bilimsel kaynak, ilacın prospektüsü ve Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu'nun yazısını da mahkemeye sunarak Adli Tıp raporundaki açık hatanın ve dosyaya katılan iki ayrı rapor arasındaki çelişkinin giderilmesini istedik. Fakat mahkeme mütalaa doğrultusunda karar verdi. Dosya bu haliyle karara çıkmaya hazır değildi. Çünkü dosyanın düğümlendiği Fentanyl isimli ilacın Ayşe'ye kim tarafından enjekte edildiği hala açıklığa kavuşmamış bir husustu" dedi.