Seçimin ikinci tura kalmasının ardından CHP'nin seçim propagandasının başarısız olduğunu söyleyenler Tuncay Özkan'ı suçlamış ve İmamoğu, Yavaş ve Canan Kaftancıoğlu'nun seçim sürecini göğüsleyeceği iddia edilmişti. İddialara cevap vermek üzere gazetecilerin sorularını CHP Genel Merkezi'de cevaplayan Tuncay Özkan:
"Ekrem Bey ve Mansur Bey zaten kampanya içinde. Canan Hanım bizim İstanbul İl Başkanımız, elbette ki kampanyanın içinde. Ekrem Bey, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız ve cumhurbaşkanı yardımcımız elbette ki kampanyamızın ayrılmaz bir parçası. Mansur Bey, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanımız kampanyamızın ayrılmaz bir parçası. Burada herhangi bir sorun yok. CHP bir bütünlük halinde süreci yönetiyor. Burada herhangi bir yönetim krizi ya da başka herhangi bir problem yok. Burada bir tartışma, bir çatışma yok. Çıkar çatışmamız yok. Amacımız, yüzde 45 olan oy oranımızı 50+1'e nasıl getireceğiz? Bu amaç çerçevesinde çok değerli çalışmalar yapıyoruz. Hala çalışmalar devam ediyor. CHP'de bir tartışma bekleyenler, bir çatışma bekleyenler, bir kavga bekleyenler avuçlarını yalar" dedi.
Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel ile ilgili de "Bunlar bireysel takdir. Benim onun bireysel takdirine söyleyecek herhangi bir şeyim yok. Kendisine başarılar diliyorum. Çok da güzel başarılı çalışmalar yaptı"diye konuştu.
Seçim kampanyasını göğüsleyen reklam ekibinin görevden alınması hakkında da "Yeni kampanyanın nasıl yürütüleceği konusunda çalışmalar devam ediyor. Mevcut ekip veya başka bir ekip. Zaten bütün bunlar birbirinden ayrı şeyler. İlk kampanya dönemi ayrı. Çok başarılı bir kampanya dönemi oldu. Şimdi ikinci kampanya dönemi, onlarla veya onlarsız yolumuza bakacağız" dedi.
Kendisine yöneltilen iddialar ile ilgili de Tuncay Özkan "Benim ile ilgili yürütülen bir kampanya var, klasik. Yılda iki kez Fetullahçılar bunu gündeme taşırlar. Son 3 aydır kaçak bir istihbaratçı, Amerika hesaplarından ve dünyanın çeşitli yerlerindeki hesaplardan bir kampanya yönetiyor. Ben böyle şeyleri dikkate almam. Hep beraber buradayız" diye ifadede bulundu.
