Hacettepe Üniversitesi Sıhhiye Yerleşkesi yurtlarında kalan hemşirelik öğrencisi Hasan Can Çoban, 1 Nisan'ı 2 Nisan'a bağlayan gece saat 01.00 sularında fenalaşarak yere yığıldı.
Çoban, bodrum kata çamaşırlarını almak için indiği sırada yere yığılınca, o katta bulunan intörn öğrenciler yardımına koştu ve ilk müdahaleye başlandı.
Hacettepe Üniversitesi öğrencileri, Çoban'a müdahale ederken yaşananları soL'a şöyle aktardı:
Hasan'ın oda arkadaşlarından biri yurdun önünde bulunan onkoloji hastanesine yardım istemek icin koştu. Bir yandan kalp masajına baslayan intörnler o esnada defalarca ambulansı aradılar. Yurtta ekipman bulunamadığı için öğrencilerin müdahaleleri yetersiz kaldı. Dahası dört farklı telefondan acil sağlık kodu olan mavi kod verilmeye çalışıldı ancak kod çalışmadı. Bu sırada onkolojiden yardım istemeye koşan oda arkadaşının eline defibrilatör cihazı verildi ancak ambulans ve hekim gönderilmedi. Oda arkadaşının ısrarı üzerine yarım saatin sonunda ambulans yerine bir kamyonet gönderildi. Hacettepe acil servisine kaldırılan Hasan Can Çoban, bütün müdahalelere rağmen hayatını kaybetti.
Öğrenciler Türkiye'nin en köklü tıp kurumlarını bünyesinde barındıran Hacette Üniversitesi'nde yaşanan vahim ihmaller zinciri nedeniyle arkadaşlarını kaybettiklerini belirttiler. "Eğer yurtta yeterli ekipman bulunmuş olsaydı, mavi kod çalışsaydı, ambulans zamanında gelmiş olsaydı, öğrenciler dikkate alınmış olsaydı Hasan Can yaşıyor olabilirdi" diyerek tepki gösteren öğrenciler okul yönetiminin bu süreçte üzerine düşenleri yapmadığını, resmi bir açıklama yapma gereği bile duymadığını söylediler.
Tabipler Odası'na bağlı TÖK (Tıp Öğrencileri Kolu) tarafından yapılan basın açıklamasında bir öğrencinin ihmaller zinciri yüzünden hayatını kaybetmesine kabul edilemez olduğu belirtilerek yurtlara bir an önce acil durumlarda kullanılmak üzere gerekli ekipmanların sağlanması ve mavi kodların doğru şekilde calışması için onarılması gerektiği söylendi.
