EĞİTİMDE İDEAL SİSTEM YOKTUR!
Eğitim sistemi öyle ilginç bir sistem ki…
Neresine dokunursanız dokunun bir tarafı elinizde kalır.
Tali sorunları bir kenara bırakmadan eğitimde yapısal reformlar yapılmalı diye avazımız çıktığı kadar bağırıyoruz.
Öğrenciyi merkeze alan sistem diyoruz, öğretmen mağdur oluyor. Öğretmeni merkeze alan sistem desek zaten sadece sendikaların dediğini yapmış oluruz ve öğrencilerin işine yaramayan bir sistem çıkar ortaya…
Ders kitaplarının içeriğinden tutun da, teknolojik alt yapının öğrenciyi robotlaştırması eleştirisine kadar birçok konuda sistemi eleştirmek mümkün…
Hani meşhur bir duamız var:
“Allahım ;
Bana değiştirebileceğim şeyleri değiştirme gücü,
Değiştiremeyeceğim şeyleri kabullenme sabrı
Ve ikisi arasındaki farkı ayırt edebilme aklı
Ve bu akılla hareket edebilme gücü ve cesareti ver…”
Sistemde tam da bu noktadayız.
Neye el atarsanız atın eğitimde ideal bir noktaya gelmeniz mümkün değildir.
Sistem değişecek de biz de rahat edeceğiz düşüncesini bir kenara atmak lazım artık.
Müslümanlardan kimisinin Amerika ve İsrail çökse zulüm bitecek handikapına kapılması gibi olmasın düşüncelerimiz. Amerika da İsrail de çökse zulüm kıyamete dek sürecek, Allah nurunu tamamlayana dek…
Bize düşen bu sistem içerisinde neleri daha iyi yapabileceğimizdir.
Özellikle aileler için;
Çocuğunuzun ödevine asla yardım etmeyin, kendisi araştırsın, hazır bilgiye konmasın, diyoruz fırtınalar kopuyor.
Çocuğunuz suyunu kendi içsin, kendi ihtiyaçlarını kendisi gidersin bu da eğitimin bir parçası diyoruz, çocuğuna kıyamıyor ana babalar.
Hayattan hiçbir tecrübe kazanmamış gibi, çocuğunuzun peşinden gitmeyin o sizin peşinizden gitsin diyoruz ama benim çocuğum huysuz diyorlar.
Çocuğunuzun her şikayetini dikkate almayın, hayatı boyunca suçu hep başkalarına atar diyoruz, şu psikolog şunu, bu psikolog bunu dedi falan diyorlar…
Utanan, mahcup olmayı bilen, yardımsever, cömert çocuklar yetiştirin diyoruz, kantinden aldığını gizli gizli yiyen çocuklara şahit oluyoruz…
Evde çocuğa televizyon izletmeyin, kitap okutun bol bol, bunun için de ilk önce kendinizden başlayın diyoruz, rahatını bozmak istemiyor ana babalar…
Çocuğunuzu toprakla tanıştırın, oyuncakları hazır olmasın, kendi oynayacağı şeyleri kendisi yapsın diyoruz evler Çin malı oyuncaklarla dolu…
Hadi sistem değişti diyelim…
Bu tür yetiştirilen çocuklar değişen, ideal bir sistemde bile sınıfını geçse de hayata hep yenik düşecek…
Hayat, kendine yetmeyi bilmeyenleri alt eder en ideal sistemde bile!
Mustafa SÜS
1974 yılında Kayseri Yahyalı’da doğdu. İlkokulu Derebağ İlkokulunda okuduktan sonra Yahyalı İmam Hatip Lisesinde liseyi bitirip 1994 yılında Şehit Ömer Halisdemir Üniversitesi Eğitim Fakültesine başlayıp 1998 yılında Öğretmen olarak atandı. 2012 yılında Necmettin Erbakan Üniversitesinde Eğitim Yöneticiliği ve Teftiş dalında Yüksek Lisans yaptı.
2007 yılından itibaren yerel gazetelerde, internet haber sitelerinde eğitim ve toplumsal içerikli köşe yazıları yazmaya başladı. Kendine ait internet sitesinde, şiir, deneme, hikâye dalında yazılarına halen devam etmekte olan Mustafa SÜS, 2016 yılında “Yitik Kadınlar” adlı hikâye kitabını çıkardı.
Aynı zamanda Diriliş Postası adlı ulusal gazetede köşe yazarlığı yapan Süs, evli ve bir çocuk babasıdır.
- Dilimizi maymuna çevirdik 08.02.2024
- Kimseye akıl verme, isteyene de! 15.01.2024
- Haydi demeden gitmeyi öğrenmek 19.12.2023
- Muteber Öğretmen 22.11.2023
- Öğretmene Öfke Kontrolü Eğitimi Verilmeli 09.11.2023
- Sekülerlerin ikiyüzlülüğü 27.09.2023
- Çok Bilmiş Veliler 24.09.2023
- İkiyüzlü faşistlik 19.09.2023
- Yönetici rüşvet almalı 12.09.2023
- Bırakın Herkes İşini Yapsın 04.09.2023
Bu içeriğe tepkiniz
Yorumlar