Bugüne kadar geçen sürede binlerce kişinin hayatını kaybettiği çatışmalarda maddi zararın milyarlarca doları aştığı tahmin ediliyor. Savaşın ilk gününden bu yana Rus ordusunun saldırısına direnen Ukrayna birlikleri ve sivil direnişçiler ise teknolojinin de tanıdığı imkanlar dahilinde ilginç ve etkileyici hikâyelere konu oluyor. Batı dünyasında neredeyse her ülke Ukrayna’ya ciddi silah yardımlarında bulundu. Milliyet'in haberine göre: Javelin, NLAW gibi modern tanksavar sistemleri, Harpoon gemisavar füzeleri gibi üst düzey silah sistemlerini içeren yardımlar Ukrayna’ya gidiyor. Uzmanlar, gelişmiş silah sistemlerinin yanında Ukrayna topçusunun ve öncü birliklerinin ticari drone'lardan ciddi şekilde faydalandığını ve bu sistemlerin savaşta önemli rol oynayarak adeta “gizli kahraman” olduğunu belirtiyor. Hobi olarak uçuruyordu... Andrii Pokrasa da Ukrayna'da orduya katılmak için yaşı uygun olmayan ancak bölgesel savunma birimlerine bilgi aktararak ve gözcü olarak çalışarak ülkesine katkıda bulunan birçok gençten biri. 15 yaşındaki Andrii Pokrasa ve ailesi 23 Şubat’ı 24 Şubat’a bağlayan gece ertesi sabah yaşanacaklar hakkında hiçbir fikri olmadan uyumaya çekildi. Sabah olduğunda ise Pokrasa ve ailesi, Ukrayna ve dünyanın geri kalanı gibi Rus ordusunun Ukrayna topraklarına yönelik saldırısı karşısında şoke oldu. Rus ordusu, doğudan ve Belarus üzerinden Ukrayna topraklarına girmiş, özel birlikler ise Kiev’de bulunan kritik bölgeleri ele geçirmek üzere uçar birlik harekatı gerçekleştirmişti. İlk etapta büyük bir şok yaşayan aile, bu durumu atlattıktan hemen sonra direnişe katılmaya karar verdi. Aile üyeleri, Kiev savunmasına nasıl katılacaklarını düşünürken, Andrii Pokrasa’nın babasının aklına parlak bir fikir geldi. Oğluna daha önce küçük bir drone aldığını hatırlayan baba, oğlunun bu konuda çok yetenekli olduğunu ve bu drone’u kullanarak direnişçilere yardım edebileceğini düşündü. Bu fikri kısa süre içinde hayata geçirmek isteyen baba, hemen direniş grupları ile iletişime geçti ve oğlunun drone ile gözetleme çalışmalarına yardım edebileceğini söyledi. Olası bir Rus saldırısı için hazırlanan ve saldırının nereden geleceğini tahmin edemeyen direnişçiler ise bu teklifi hemen kabul etti ve 15 yaşındaki Andrii Pokrasa’nın "Ukrayna kahramanı" olacağı hikâye başladı. "Konvoyu kamyonların farı sayesinde tespit ettik" Tüm dünya Ukrayna’nın başkenti Kiev’in akıbetini merak ve endişe ile takip ederken, askeri keşif görevlerine aşina olmayan ve gününün önemli bir kısmını okulda kalan kısmını ise kaykay yaparak geçiren Andrii Pokrasa, drone'u sayesinde şehrin etrafındaki hareketliliği takip etmeye ve şüphelendiği durumları direnişçilere, askerlere bildirmeye başladı. "İlk önce askerler gelip bize Rus ordusunun gelebileceği yerleri gösterdiler. Amacımız, Rus ordusunun bu ihtimallerden hangisini kullanacağını kesin olarak bulmak ve koordinatları belirledikten sonra bunları askerlerle paylaşmaktı. Andrii Pokrasa" Pokrasa ve yanındaki diğer direnişçiler, bir süre yaptıkları gözetlemenin ardından gece saatlerinde Kiev’in batısında kalan Kiev-Jitomir yolunda bir hareketlilik yaşandığını fark etti. Pokrasa o anları anlatırken, “Jitomir yolunda hareket eden büyük bir ordu konvoyu gördük. Bu aradığımız hedeflerden biriydi. Gece saatleri olduğu için görüşümüz kısıtlıydı ama konvoydaki kamyonlardan birisinin farlarından yayılan ışık bizim görevimizi başarılı şekilde tamamlamamızı sağladı” ifadelerini kullandı. Konvoyun tespit edilmesinin ardından Ukrayna askerleri hızlıca harekete geçti ve konvoy Kiev’e 37 kilometre mesafede başkente ulaşmadan imha edildi. İlerleyen günlerde Kiev-Jatomir yolunda kaydedilen görüntülerde Rus ordusuna ait çok sayıda askeri aracın imha edildiği ortaya çıktı. Ukrayna ordusundaki yetkililer 15 yaşındaki çocuğu takdir etti ve "O bölgede insansız hava araçları konusunda deneyimli tek kişiydi. O gerçek bir kahraman, Ukrayna'nın bir kahramanı" ifadelerini kullandı. Pokrasa’nın görev yaptığı süre boyunca ailesi ile birlikte korunduğunu belirten askeri yetkililer, Pokrasa’nın bu drone uçurma konusunda çok yetenekli olduğunu belirtti. Andrii Pokrasa da yaşadığı deneyimi "korkutucu" olarak nitelendirdi ve ülkesini savunmak için buna mecbur kaldığını söyledi. Pokrasa “Hayatım dahil her şeyi riske attığımı biliyordum ancak bunu yapmaktan başka bir şansım yoktu" diye konuştu. Yardım için Facebook grubu kurdular Ticari amaçlarla üretilen ve sivillerin satışına sunulan drone'lar, savaşın ilk gününden bu yana Ukrayna ordusunun gerçekleştirdiği operasyonlarda önemli rol oynadı. Keşif birlikleri bu araçlarla daha kolay gözetleme ve keşif görevlerini yürütürken, Ukrayna ordusuna bağlı topçu birlikleri de bu drone'ları kullanarak daha isabetli atışlar gerçekleştirince ordu için vazgeçilmez bir araç haline geldi. Hal böyle olunca eski bir satıcı olan Taras Troiak da hobilerini ordu için bir gözetim aracına dönüştürmek isteyen Ukrayna'daki drone sahiplerini organize etmek için bir Facebook grubu kurdu. Troiak, ticari drone'ların savaşta vazgeçilmez bir hale geldiğini söyleyerek şunları da ekledi: "Ukrayna ordusuna yardım edebilecek bu tür insanlara ve insansız hava araçlarına sahip olmasaydık, korkarım başkentimiz Kiev çoktan düşmüş olurdu. Bu araçlar sayesinde düşman şehre girmeden hızlıca tespit edildi ve ilerlemesi engellendi." dedi.