Konuşmasında Kanal İstanbul ile ilgili çalışmalara değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Muhalefet Kanal İstanbul'a itiraz ediyor. İnadına yapacağız. Buna da alışacaklar. Kanal İstanbul, İstanbul'u güzelleştirecek" ifadelerini kullandı. Başkan Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları; Aziz İstanbullular, AK Parti il teşkilatımızın kıymetli mensupları, hanımefendiler, beyefendiler, sevgili gençler, değerli dava ve yol arkadaşlarım, sizleri en kalbi duygularımla, hasretle, muhabbetle selamlıyorum. Saygıdeğer divan sizleri özellikle selamlıyorum. Kongremizde görev üstlenecek arkadaşlarımızı, il yönetimimizi şimdiden tebrik ediyor, başarılar diliyorum. AK Parti İstanbul teşkilatlarımızda ana kademede, kadın, gençlik kollarında vazife üstlenmiş, partimize katkı vermiş tüm kardeşlerime şükranlarımı sunuyorum. Bu kardeşlerimizden darülbekaya irtihal etmiş olanlara Allah'tan rahmet diliyorum. YENİ İSTANBUL İL BAŞKANI Kurulduğu günden bugüne AK Parti'de bir değişim rüzgarı eser. Değişim dediğimiz hayatın gerçeğidir. Bazen de herhangi sebep aranmaksızın gelir kendini dayatır. Mesela bugün burada İstanbul'un her sokağını, her hanesini muhabbetle kucaklayacağına inandığımız bir dava arkadaşımıza il başkanlığı görevini tevdi edeceğiz. 1994 ruhuyla 2023 hedeflerimizi gerçekleştirecek bir arkadaşımızı, Osman Nuri Kabaktepe kardeşimizi İstanbul'a il başkanı yapıyoruz. Osman Nuri Kabaktepe çok uzun yıllardır şahsen tanıdığımız, gayretine, samimiyetine, davamıza sadakatine bizzat şahitlik ettiği kardeşimizdir. Bayram Şenocak kardeşimden devraldığı sancağı çok daha yukarılara taşıyacağına inanıyorum. Bayram Şenocak kardeşime ve ekibine hizmetleri sebebiyle şahsım, yol arkadaşlarım adına teşekkür ediyorum. "AK PARTİ BUGÜNÜ DEĞİL, GELECEĞİ KUŞATAN BİR PARTİ" İnşallah bu iş tabii burada bitmiyor. Kendileriyle bundan sonra farklı platformlarda birlikte çalışmayı sürdüreceğiz. Partimizin 7. Olağan Kongre sürecini ülkemizin her yerinde değişimin vesilesi haline dönüştürmeye çalıştık. İlçe teşkilatlarımızda yüzde 70, il teşkilatlarımızda yüzde 65'i bulan oranlarda yeni isimler nöbeti devraldılar. Bu gece saat 03.00'e kadar beraber çalıştık. Şu anda mevcut yönetimimizin yaş ortalaması 39. Genç, dinamik bir yapıyla inşallah yola devam. Yönetimimizde en son bildiğim kadarıyla 15 hanım kardeşimiz vardı değil mi? Bu da AK Parti'nin diğerlerinden farklı yanını ortaya koyuyor. Aynı şekilde bir o kadar da genç var. Bunlar da 30 yaş grubu altında. AK Parti dinamik bir parti. AK Parti bugünü değil geleceği kuşatan bir parti. Kuruluşunun üzerinden 20 yıla yakın süre geçtiği halde hala Türkiye'nin en büyük partisi olmamızı, Türkiye'nin yönetiminde alternatifsiz konumunda bulunmamızı işte bu değişim gerçeğine borçluyuz. İlçe ve il kongrelerimizde hamdolsun herhangi bir sıkıntı yaşamadık. Gençler yaş önemli değil demeyin. Fatih'in yaşı kaçtı ona bakacaksın. Fatih unutmayın gençler 21 yaşında bir çağı kapadı, bir çağı açtı. "İSTANBUL'U ANLAMADAN TÜRKİYE'Yİ ANLAYAMAZSINIZ" Yaş da gençti, ruh da. İşte şimdi aynısını bizler de gençlerimizle beraber inşallah bütün ülkeye değil, dünyaya haykırıyoruz ve dünyada da bunun uygulamasını yapacağız. Niyetimiz il kongrelerimizin tamamına yakına bizzat katılmaktı. Bu İstanbul kongresi benim 7. kongrem. Tabii salgın şartları sebebiyle birkaç il dışında bunu gerçekleştiremedik. Kongrelerimize canlı bağlantı ile iştirak ederek arkadaşlarımızın heyecanlarına ortak olmaya çalıştım. 24 Mart 2021 Çarşamba günü 7. Olağan Büyük Kongremizi Ankara'da toplayarak bu süreci taçlandırıyoruz. 81 ilimizdeki kongrelerde görevlerine devam eden veya yeni görev alan tüm kardeşlerimi yönetimleriyle birlikte tebrik ediyorum. İstanbul için merkezi güldan yani dünyanın merkezi derler. İstanbul Fatih'in olduğu kadar Ebu Eyyubel Ensari, Akşemseddin'in ve daha nice gönül sultanlarının şehridir. Böyle bir şehre hizmet etmek şereflerin en büyüğüdür. İstanbul'u anlamadan Türkiye'yi anlayamazsınız. İstanbul'u büyük bir aşkla sevmeyen hiç kimsenin bu ülkeye, bu şehre, bu partiye hizmet edebilmesi mümkün değildir. "İSTANBUL'U SEVMEK NE KOLAYDIR NE DEBEDELSİZDİR" Bu İstanbul ki sade bir semtini sevmek bile bir ömre bedel. Bu İstanbul ki gözleri kapalı bile dinlenir. Adını göklere yazarsanız düşlerinizden mehtabının kaybolacağından korkarsınız. Zaman mekân aşıp geçmiş sevgilimizdir, vatanımızdır. Güleni şöyle dursun ağlayanı bahtiyardır. İki kıtadaki insanlar gibi sarmaş dolaş olacak semtleri vardır. Rahmetli Aşık Veysel gibi insana seversen olayım yârin dedirtir. İstanbul'u sevmek ne kolaydır ne de bedelsizdir. Bu şehri seviyorsanız önce onun hakkını vereceksiniz. Önce bedelini kendisine hizmet ederek ödeyeceksiniz. "7 İKLİM 3 KITANIN MERKEZİ" İstanbul bir başka sevgilidir. Eğer İstanbul'u küstürürseniz, kendinize sırt çevirtirseniz vay halinize! Böyle bir durumda değil Türkiye'ye dünyaya sığamazsınız. İstanbul Türkiye'nin 80 vilayetinin remzi demektir. 7 iklim 3 kıtanın merkezi demektir. Dünyadaki 200'e yakın ülkenin hemen tamamından insanları bağrında yaşatabilen bir küresel zenginlik demektir. "EĞER ZAMAN ZAMAN ÖFKELİ GÖZÜKMÜŞSEK BU SEVDAMIZDANDIR" İstanbul insanlık tarihinin de, İslam medeniyetinin de, Türk tarihinin de sembolü demektir. Çünkü İstanbul eşsiz konumu, tarihi mirası, tabii güzellikleri her alandaki engin birikimi ve en önemlisi insani değerleriyle kainatın en kıymetli hazinesi demektir. Bunun için biz İstanbul'a ramolduk. Bunun için biz İstanbul'a aşkla hizmet ettik. İstanbul'a ömrümüzü adadık. Hep boğazın dört muhafızı olarak gördüğümüz Telli Baba'ya, Yüşa Hazretlerine, Yahya Efendi ve Hüdai Hazretlerine layık olmaya çalıştık. Hepsi de İstanbul'da medfun olan rahmetli Menderes, rahmetli Özal, rahmetli Erbakan hocamızın miraslarını yaşatmanın gayreti içinde olduk. Eğer zaman zaman öfkeli gözükmüşsek bu sevdamızdandır. Karşımıza kim dikilirse dikilsin, hangi engeller çıkartılsın, hangi oyunlar oynanırsa oynansın ülkemize, milletimize, İstanbul'a hizmet davamızdan asla vazgeçmedik. Onlar Yeni Zelanda'daki katilin ağzından Ayasofya'yı minarelerden kurtaracağız dediler. Biz cevabımızı Ayasofya'yı 86 yıl sonra tekrar ibadete açarak verdik. "BU AZİZ ŞEHRİN DUVARLARINA 'ZULÜM 1453' YAZDILAR" Onlar mesajlarını bu aziz şehrin duvarlarına zulüm 1453'de yazarak verdiler. Biz cevabımızı büyük ve güçlü Türkiye diyerek verdik. Onlar Boğaziçi köprümüzde başlattığı darbe ile istiklalimize el uzattılar. Biz cevabımızı 7'den 70'e şehadete yürüyerek verdik. Ezanları susturmak için camilerin kapılarına dayandılar. Bezmialem Valide Sultan Camii'ni işgal etmek suretiyle bira kutularıyla beraber o camilerimize giren bunlar değil mi, bu ahlaksızlar, edepsizler, teröristler değil mi? Gezi olaylarında da bunların hesabını sorduk. Ola ki bundan sonra böyle bir yola tevessül edecek olurlarsa bu millet bedelini çok ağır ödetir. Cevabımızı geceler boyunca süren selalarımızla verdik. Onlar milletimizi birbirine karşı kışkırtmak için her yoluyla denediler. Cevabımızı rabiamızla verdik. "GENÇLERİMİZİ MANKURTLAŞTIRMAYA ÇALIŞTILAR" Onlar gençlerimizi değerlerinden uzaklaştırarak mankurtlaştırmaya çalıştılar. Biz cevabımızı gençlerimize 2053 vizyonunu emanet ederek verdik. İstanbul'u yanımıza aldığımız, içerideki hainlerden, dışarıdaki düşmanlara kadar 7 düvele meydan okuyacak güce sahip olduk. Hiç kimsenin bu şehre, bu ülkeye, bu millete kem gözle bakmasına müsaade etmedik, etmeyeceğiz. Hizmet mücadelesinde elbette eksiklerimiz olmuştur, belki hatalarımız da olmuştur. Hiç kimse merak etmesin, hepsi de giderilir, tamamlanır. Önemli olan ülke ve millete hizmet heyecanını, iradesini güçlendirerek sürdürmektir. Bu azim ve kararlılıkla bir kez daha milletimizin huzurundayız. Bizim İstanbul'u aşkla seviyoruz ifademiz sadece iyi niyet beyanından ibaret değildir. Sadece son 18 yılda İstanbul'a ne kadar yatırım yaptık biliyor musunuz? Eski rakamla 275 katrilyon lira tutarında yatırım yaptık. Eğitimde 38 bin 361 adet yeni derslik, 1 milyonun üzerinde yükseköğrenim öğrencisinin öğretim gördüğü İstanbul'a 38 adet yeni üniversite kurduk. 13 bin 670 kişilik kapasiteli yurt binaları açtık. Yükseköğrenim yurt kapasitesini 2 katından fazla arttıracak yatırımlarımız şu anda sürüyor. 46 adet spor tesisi kazandırdık. Sosyal yardımlarda 17 katrilyon, yeni rakamla 17 milyar lira tutarında kaynak aktararak, ihtiyaç sahibi İstanbullu kardeşlerimizin yanında olduk. Sağlıkta 66 hastaneden oluşan 163 sağlık tesisi inşa ettik. Toplamda 950 yatak kapasiteli 3 hastanemizle birlikte 17 sağlık tesisimizin yatırımı devam ediyor. "YAPARSAK BİZ YAPARIZ, AK PARTİ YAPAR" Toplamda 9 bin 82 yatak kapasiteli 60 sağlık tesisimiz var. İstanbul'u dünyanın en önemli sağlık merkezi getiriyoruz. İstanbul'da toplamda 16 milyon 101 metrekare yüzölçümünde 38 adet millet bahçesi projesi bulunuyor. Bunlardan 10 tanesini tamamladık. Atatürk Kültür Merkezi'nin inşasında sona geliyoruz. Taksim meydanında. Muhteşem bir opera binasını İstanbulumuza kazandırıyoruz. O mâlum zatlar var ya, onlara rağmen. Yaparsak biz yaparız, AK Parti yapar. Çok farklı bir projeyi oraya hamdolsun inşa ettik ve kısa zamanda bitiyor. Bir diğer tarafta da özel sektör muhteşem bir camiyi Taksim meydanına inşa ediyor. Allah onlardan da razı olsun. O da on yılların hayaliydi. Ulaştırmada İstanbul'un yol uzunluğunu 782 kilometreye çıkardık. İstanbul-İzmir otoyolunu tamamlayarak 8-9 saat süren yolculuk 3,5 saate, Bursa 1 saat, Balıkesir 2 saat, Eskişehir'i 2, 2,5 saate düşürdük. Kuzey Marmara Otoyolu'nu tamamlamak üzereyiz. Marmaray, Avrasya Tüneli'ni sadece milletimizin değil insanlığın hizmetine sunduk. Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Osmangazi Köprüsü, İstanbul Havalimanımızın birinci etabını hizmete aldık. Ankara, Eskişehir, Konya, Bilecik, Kocaeli, Sakarya ile olan bağlantılarını yüksek hızlı trenle sağladık. Tamamlandığında İstanbul'u ülkemizin dört bir tarafına hızlı tren kolaylığı ile tamamlamış olacağız. Gebze-Halkalı banliyo hattını işletmeye açtık. Halkalı Lojistik Merkezini bitirdik. Marmaray ve Avrasya Tüneli'nden sonra boğazın altından geçecek yeni proje olan Büyük İstanbul Tüneli'nin etüd çalışmaları tamamlandı. Yapımı süren Gayrettepe-İstanbul havalimanı metro hattı, Bakırköy-Bahçelievler-Kirazlı metro hattını bu yıl sonu tamamlıyoruz. İstanbul Başakşehir-Kayaşehir metro hattını önümüzdeki yıl bitiriyoruz. İstanbul'un turizmine, kültürel zenginliğine, ekonomisine katkısı olacağına inandığımız Haliç Yat limanı ve kompleksini seneye bitirmeyi planlıyoruz. 'KANAL İSTANBUL' RESTİ Bu CHP'lilerden bu tür şeyleri dinlediniz mi? Bunların kitabında hizmet var mı? Biz bu millete hizmetkâr olmaya geldik, efendi olmaya değil. Şimdi beğenmiyorlar ya, engellemeye çalışıyorlar ya Kanal İstanbul projemizin etüd kapsamında yer alan tüm teknik çalışmalar tamamlandı. Onlara rağmen Kanal İstanbul'u da yapacağız. İnadına yapacağız. Kanal İstanbul'la İstanbul nasıl güzelleşecek, İstanbul nasıl bir başka şehir olacak bunu da görecekler. Buna da alışacaklar. Çamlıca tepelerinde Büyük Çamlıca Camii'nin çevresinde görüntü kirliliği vardı. O antenler. Hepsini kaldırdık. Çünkü biz çevreciyiz. Çevreciliğimizin alameti farikası olarak onları kaldırdık. Televizyon ve radyo kulesini de hizmete açarak bir başka görüntüyü oraya verdik. Onu da Binali Bey'le birlikte çalıştığımız zaman. Hakikaten farklı bir mimari var. Bu mimari ile o eseri de İstanbulumuza kazandırdık. O antenlerin hepsinin vericileri orada. Artık çevre adına hamdolsun bu güzel adımı attık. İnşallah önümüzdeki dönemde nice güzel hizmetleri aşkla kazandırmaya devam edeceğiz. "İSTANBUL'UN GÜNDEMİNE İYİ HAKİM OLURSAK TÜRKİYE'NİN NABZINI TUTMUŞ OLURUZ" Türk milletinin kaderi ile partimizin kaderi adeta iç içe geçmiştir. Biz bu millete aşığız. Biz dertliyiz, dertli. Ülkemize saldıranların birinci hedefi hep AK Parti. Ve onun temsilcisi olan şahsımız ile tüm kadrolarımızdır. Hep dediğimiz gibi AK Parti gündem takip etmez, gündem belirler, farkımız bu. Gündem belirleme konusunda en büyük görev de İstanbul il teşkilatımıza düşüyor. Ülkemizin siyasetinden ekonomisine, sporundan sanatına kadar her önemli gelişme bu şehirde yaşanır. İstanbul'un gündemine iyi hakim olursak Türkiye'nin nabzını tutmuş oluruz. Milletimize verdiğimiz hiç bir sözü kulak arkası etmedik. Ne dediysek yaptık. Şimdi hep birlikte bir söz vereceğiz: bu aziz şehri 1994 yılında teslim aldığımızda nasıl kısa sürede sorunlarını çözüme kavuşturduysak, inşallah bir sonraki seçimde de aynısını yapmaya hazır mıyız? Çöp dağlarını nasıl temizlediysek, hava kirliliğini nasıl ortadan kaldırdıysak... Ümraniyeliler nerede? Ümraniye çöplüğü hadisesini biz unutmuyoruz. CHP o Ümraniye çöplüğünde bizim vatandaşlarımızın ölümüne neden olmadı mı? O çöplük patladı ve orada 40'a yakın vatandaşımız maalesef öldü. Biz geldik o çöplüğü kaldırdık, spor tesisleri yaptık. Farkımız bu. Kim çevreci? Biz çevreciyiz. CHP deyince akla çöp, çukur, çamur gelir. 'İZMİR' AÇIKLAMASI İşte İzmir'de son yağmurlarda ne oldu? Hatta bir hanımefendi ne dedi Bay Kemal'e? 35 yıldır İzmir'i siz yönetiyorsunuz, 35 yıldır her yağmurda, karda kışta maalesef dükkanlarımız bu hale geliyor. O da kuzu kuzu dinliyor. Bu iş öyle lafla olmuyor. İşte İzmir'deydik geçen hafta, kongreyi yaptık. Bu defa İzmirlileri çok farklı gördüm. Hesabı soracak, öyle anladım. Bu şehri yeniden çöp dağlarına, İstanbul'u kastediyorum, kokuya, yokluğa, ihmale maruz bırakanlarla sandıkta 2023'de hesaplaşacağız. Batı için Türk, yani İslam, doğu için de Türk, yani kızıl elma olan İstanbul'un bu kutlu kimliği elinden almak isteyenleri sandığa gömeceğiz. İstanbul'da hayatı zehir etmeyenleri çalışanları sandıkta sigaya çekeceğiz. Bu uğurda şeytanla işbirliğine girenleri sandıkta ifşa edeceğiz. Bunlar teröristlerle işbirliği halinde değil mi? Biz bunlara Tendürek'i, Cudi'yi, Gabar'ı mezar yaptık, yapmaya da devam edeceğiz. Hep birlikte çok çalışacağız. Kadın kollarımız kapı kapı dolaşacağız. Unutmayın kale içeriden feth edilir. Kaleyi içeriden inşallah hanım kardeşlerim fethedecekler. Gençler siz de gönülleri feth edeceksiniz. Gençlerimize çok güveniyorum. Bizim gençlerimiz tinerci gençlik değil, eli bıçaklı silahlı gençler değil. Bizim gençlerimiz bilgisayarı, kitabıyla okuyan, düşünen ve buna inanan bir gençlik. "TEK BİR VATANDAŞIMIZI BIRAKMAYACAĞIZ" Gençler kendimizi parti binalarına, ofislere, lobilere, çok konuşulan az iş yapılan mekanlara hapsetmeyeceğiz. Sokaklarda, çarşıda, pazarda, fabrikada, evde, işyerinde olacağız. Hanımlara, gençlere, çalışanlara, emeklilere ulaşacağız. İnsanımızı sevincinde de hüznünde de yanında olacağız. Derdine derman olabildiğimize derman, olamadığımıza dert ortağı olacağız. Gönlüne dokunmadığımız tek bir vatandaşımızı bırakmayacağız. Şimdi ben burada teşkilatıma ve ekranı başında bizi izleyen kardeşlerime sesleniyorum. Sizden bir şey rica ediyorum, makam mevki bunların hepsi gelip geçici. Ne olur tevazu ehli olalım, mütevazi olalım, kimseye gurur, kibir satmayalım. Tevazu ile insanlara yaklaşalım. Kim darda kalmış onlara biz ulaşacağız. Onlara yardım elimzii uzatacağız. Önümüzde Ramazan var. Ramazan'ı çok çok iyi değerlendirmemiz lazım. "BUGÜNDEN İTİBAREN BOŞA GEÇİRECEK TEK BİR GÜNÜMÜZ YOKTUR" Mübarek Ramazan-ı Şerif'in feyzinden hep birlikte istifade edeceğiz. Her günü seçim günüymüş gibi çalışacağız. Seçim günü sandıklara sahip çıkacağız. 2019 seçimlerinde sandıklarda, birleştirme tutanaklarında çekilen, çekilmeye çalışan numaraları unutmadık. Tecrübeli kadrolarımız yanında kadın ve gençlik kollarımızın sandıklara sahip çıkacak ilave organizasyonlar yapmasını istiyorum. Güçlü yönetimle inşallah İstanbul inşallah bu hazırlık sürecini başarıyla yürütecek. Şimdi hanımlara sesleniyorum, sizin sahip çıktığınız sandıkta Allah'ın izniyle hiçbir yanlışın olmayacağına inanıyorum. Bugünden itibaren seçim tarihine kadar boşa geçirecek tek bir günümüz yoktur. İnsan için ancak çalıştığı kadar vardır emri ilahisini hiçbir zaman aklımızdan çıkarmayacağız. Tüm bunları yaptıktan sonra gerisini Rabbimizin takdirine bırakacağız. "BU İLKELERİ REHBER ETMEYENİN AKIBETİ FELAKET OLUR" Kur'anı Kerim'de bize defalarca 'Hiç akletmez misiniz?' sorusu yöneltilir, bir başka yerde 'hiç düşünmez misiniz?' denir. Samimi bir muhasebe yapılması gerekiyor. Nereden geldiğimizi, nerede durduğumuzu, nereye gittiğini bilmezsek esen rüzgarların önünde hazan yaprakları gibi savrulup gideriz. Bu muhasebeyi yaptığımda ilk çıkardığım ders Allah'ın rızasını ve milletin desteğini gözetmeyen hiçbir işin hayırla neticelenmeyeceğidir. Millete küsülmez, milletle inatlaşılmaz, millete husumet beslenmez, millete rağmen iş yapılmaz. Bu temel hakikatleri kabul etmeden siyaset yapmaya kalkanın sonu hüsran olur. Bu ilkeleri kendine rehber edinmeden yola çıkanın akıbeti felaket olur.