Çankırı Karatekin Üniversitesi (ÇAKÜ) Gıda Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Hüdayi Ercoşkun, "Özellikle kalp ve böbrek hastalarına sodyumu azaltılmış tuz tavsiye ediliyor. Gördük ki Çankırı tuzu, doğal olarak sodyumu azaltılmış bir tuzdur." dedi. Ercoşkun, tuz mağarasını ziyaret ederek, tuz üzerinde yaptığı araştırmalara ilişkin bilgi verdi. Çankırı tuzunun, denizlerin en temiz olduğu zamanlarda deniz suyunun kurumasıyla oluştuğunu belirten Ercoşkun, "Yaptığımız araştırmalarda gördük ki Çankırı tuzu, kaya tuzları içinde en saf, en temiz tuzlardan biri. Tuzda kalite, saflığı ve temizliğidir. Günümüzde kirlenen denizlerin içinden bulaşan civa gibi ağır metal bulunmasın. Yine aynı şekilde mikroplastikler bulunmasın. Hangi denizde olursa olsun, deniz tuzu üretiyorsanız o tuzun içinde mutlaka mikroplastik söz konusu. Dolayısıyla Çankırı tuzunun saflığı, temizliği bu noktada öne çıkıyor." diye konuştu. Çankırı tuzunun temiz olduğuna işaret eden Ercoşkun, şöyle konuştu: "Özellikle kalp ve böbrek hastalarına sodyumu azaltılmış tuz tavsiye ediliyor. Gördük ki Çankırı tuzu, doğal olarak sodyumu azaltılmış bir tuzdur. Çankırı tuzu daha az olarak sodyum klorür içeren bir tuzdur. Türkiye'nin ve dünyanın çeşitli yerlerinden elde ettiğimiz tuzlar üzerinde yaptığım incelemeye dayanarak şunu söyleyebilirim; Çankırı tuzu dünyanın en temiz tuzlarından biridir. Bu değerin yeterince kullanılmadığını düşünüyorum. Çankırı tuzu ve Çankırı tuz madenlerinden sadece spor, turizm, sağlık, gıda alanlarında değil, birçok açıdan faydalanılabilir."