Yalçın, Memur-Sen ile Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi tarafından Memur-Sen Genel Merkezi'nden düzenlenen "4688 Sayılı Kanun ve 10. Yılında Toplu Sözleşme Kongresi"nin açılış konuşmasını yaptı. Memur-Sen'in toplu sözleşme hakkının 12 Eylül 2010'daki anayasa referandumunda yer alması için büyük mücadele verdiğini belirten Yalçın, anayasa değişikliği paketindeki bu hakkın 4 Nisan 2012'de 4688 Sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu'yla yasalaştığını anımsattı. O tarihten itibaren yetkili konfederasyon olarak 6 kez toplu sözleşme masasına oturduklarını, bunlardan dördüne imza attıklarını, ikisinin ise hakeme gittiğini hatırlatan Yalçın, şöyle konuştu: "İmza attığımız dört toplu sözleşmede toplam 802 kazanım elde ettik. Kamu Personel Danışma Kurulu, Kamu İdare Kurulu gibi sosyal diyalog mekanizmalarını kazanım için fırsat olarak gördük. Çok sayıda sorunu bu mekanizmalar içinde çözmeyi, kazanımlar elde etmeyi başardık. Kuşkusuz en büyük kazanımımız bizzat toplu sözleşme hakkının elde edilmesiydi. Ne var ki mevcut haliyle toplu sözleşme, bizim önerdiğimiz düzenlemeye göre eksik ve zaaflar barındırmaktadır. Aynı şey 4688 sayılı Kanun'un geneli için de geçerlidir." - "Grevsiz pazarlık, toplu sözleşmenin ruhuna uygun değil" Yalçın, Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu'nun yeniden düzenlenmesini istediklerini belirterek, şu talepleri sıraladı: "Toplu sözleşmenin kapsamı genişletilmeli. Hakem heyetinin yapısı değişmeli, heyet adil kararlar verebilecek tarafsızlığa kavuşmalı. Tecrübelerimiz gösteriyor ki grevsiz pazarlık, toplu sözleşmenin ruhuna uygun değil. Kamu görevlisinin elini zayıflatan bu durum değişmeli, grev hakkı verilmeli. Sendikalı olmayı teşvik etmeyen, yetkili sendika üyesi olmayı da önemsizleştiren bu sendikal düzen değişmeli, dayanışma aidatı mutlaka kanuna girmeli. Toplu sözleşmenin süresi, süreci, işleyişi; adil ve eşit şartlarda bir pazarlığı mümkün kılacak şekilde değişmeli. Örgütlenme özgürlüğü önündeki engeller kaldırılmalı. Sendikal özgürlükleri engellenen kamu görevlilerinin önü açılmalı. Emeklilere sendika üyesi olma hakkı tanınmalı. Kamu Personel Danışma Kurulu, Kamu İdare Kurulu gibi sosyal diyalog mekanizmalarının işlevselliği ve verimi artırılmalı, alınan kararlar hükümet politikalarına yansımalı. Toplu sözleşmenin özerkliği teminat altına alınmalı, toplu sözleşme hükümlerinin tam ve eksiksiz uygulanmasını sağlayacak tedbirler alınmalı." - "Maaş iyileştirmesi yapılmalı" Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan mart ayı enflasyon verilerine de değinen Yalçın, şunları söyledi: "Enflasyondaki küresel tırmanış ülkemizde de hissediliyor. Bu, sabit gelirliler olarak biz memurların maaşlarını eritiyor, alım gücümüzü düşürüyor, geçim sıkıntımızı artıyor. Mart ayı enflasyonu 5,46 olarak açıklandı. Yıllık enflasyon yüzde 61. Toplu sözleşmemizde alım gücünü korumak için hükme bağladığımız enflasyon farkı bile bu enflasyonist ortamda kayıpları telafi etmeye yetmiyor. Memur-Sen olarak beklentimiz, enflasyonun durdurulması ve geriletilmesi, eşelmobil sistemi gibi ek tedbirlerle alım gücünün korunması, alım gücünü artıracak maaş iyileştirmelerinin yapılması, başta kamu görevlilerimiz ve sabit gelirlilerin enflasyona ezdirilmemesidir."