6 Şubat'ta Kahramanmaraş Pazarcık merkezli 7.7'lik ve Elbistan merkezli 7.6'lık iki büyük depremde 38 bin üzerinde vatandaş hayatını kaybetti, binlerce vatandaş da evinden oldu. Depremin yaraları sarılması için birçok STK kuruluşu ve devlet kurumları yardım kampanyaları düzenliyor.

 Geçen günlerde de Televizyon kanallarının ortan yayınla düzenlediği yardım kampanyasında 100 milyar TL'den fazla yardım parası toplandı. 

Göğüs ve Solunum Hastalıkları ile ilgili mücadele için kurulan Türk Toraks Derneği ise, deprem için bağış yapacağını açıklayan sigara üreticilerine tepki gösterdi. Dernek, bağış kampanyaları ile sigara reklamı yapıldığını bunun da etik olmadığını belirtti. 

Türk Toraks Derneği, Kahramanmaraş Depremi sonrası yardım yapan tütün üreticilerine tepki gösterdi. Dernek, reklam yasağı olan bu şirketlerin reklam ve yardım kampanyası yasağını delerek krizi fırsata çevirdiğini belirtti ve gerekli önlemlerin alınması gerektiğini söyledi.

Dernekten yapılan yazılı basın açıklamasında, “Şu anda ülkemizde son 100 yılın en büyük felaketlerinden birini yaşamaktayız. Henüz 1999 yılında yaşadığımız Marmara Depreminin yaraları sarılamadan daha büyük bir felaketle karşı karşıyayız. Milletçe yardım için seferber olduk, hepimizin yüreği acıyla dolu” ifadeleri kullanıldı.

Büyük felaketleri bile fırsata çeviren zihniyetlerin boş durmadığı belirtilen açıklamada Tütün Endüstrisi’nin Marmara Depreminde de yardımlarda bulunduğu hatırlatılarak, “Pandeminin başlangıç dönemlerinde bilim insanları aracılığı ile tütün kullanımının Covid enfeksiyonu riskini azalttığına dair yayınları olduğunu da biliyoruz” denildi.

Türk Toraks Derneği, "Dünya Sağlık Teşkilatı Tütün Kontrol Çerçeve Sözleşmesinin (4) ana maddelerinden biri tütün endüstrisinin her türlü reklam, promosyon ve yardım kampanyalarının yasaklanmasıdır. Ülkemiz bu sözleşmeyi ilk imzalayan ülkelerden biridir."  diyerek  sigara üreticilerinin bağışlarını reklam olarak kullanmasının ve bağış kampanyalarına katılmasının yasak olduğunu bildirdi.

Türk Toraks Derneğinin bildirisi şöyle: "Yılda 8.7 milyondan fazla insanın ölümüne yol açan tütün kullanımı, tütün endüstrisinin taktikleri ile her geçen yıl katlanarak artmaktadır. Üstelik sadece aktif kullanımı değil 8.7 milyon ölümün 1.3 milyonu pasif içiciliğe bağlıdır ve %80’den fazlası düşük-orta gelirli ülkelerde görülmektedir (1,2). Tütün endüstrisinin taktikleri (3), Afrika gibi en düşük gelirli bölgelerde bile tütün kullanımının son yıllarda giderek artmasına yol açmaktadır. 2019 verilerine göre dünyada 1 milyar insan sigara içmekte, %50’den fazlası Çin, Hindistan ve Endonezya’da yaşamaktadır. Ne yazık ki ülkemiz de halen dünyada tütün kullanımı açısından 7. sırada yer almaktadır (2).
Şu anda ülkemizde son 100 yılın en büyük felaketlerinden birini yaşamaktayız. Henüz 1999 yılında yaşadığımız Marmara Depreminin yaraları sarılamadan daha büyük bir felaketle karşı karşıyayız. Milletçe yardım için seferber olduk, hepimizin yüreği acıyla dolu. Ama büyük felaketleri bile fırsata çeviren zihniyetler de maalesef boş durmuyor. Dünya tarihinde (3) bilinen pek çok örnekleri olduğu gibi Tütün Endüstrisi, Marmara Depreminde de yardımlarda bulunmuştur. Pandeminin başlangıç dönemlerinde bilim insanları aracılığı ile tütün kullanımının Covid enfeksiyonu riskini azalttığına dair yayınları olduğunu da biliyoruz. Şu anda yaşadığımız büyük felaket için de çok üzgün olduklarını ve Türkiye’ye her türlü yardımı yapacaklarını açıkladılar. Dünya Sağlık Teşkilatı Tütün Kontrol Çerçeve Sözleşmesinin (4) ana maddelerinden biri tütün endüstrisinin her türlü reklam, promosyon ve yardım kampanyalarının yasaklanmasıdır. Ülkemiz bu sözleşmeyi ilk imzalayan ülkelerden biridir.
İçinde yaşadığımız bu büyük felaketi her yıl 8 milyon insanın ölümüne yol açan bir endüstrinin fırsata çevirmesine engel olmalı ve gerekli önlemleri almalıyız!"