İstanbul'da yaşayanlar için korkutan bir deprem uyarısı geldi. Ünlü deprem bilimci Naci Görür, Mudanya merkezli 4 Aralık'ta meydana gelen depremlerin ardından İstanbul'da her an deprem olma ihtimalinin yüzde 47'ye çıktığını açıkladı. Görür, "Bu inanılmaz bir oran. Neredeyse yazı tura atacaksın" ifadelerini kullandı.

Bursa'daki son depremlerin ardından "beklenen Marmara depremi" gündemdeki yerini korurken, uzmanlar İstanbul'un depreme ne kadar hazır olmadığını sorguluyor. Özellikle depreme karşı dayanıklı olmayan riskli yapılar, şehirdeki en temel sorunlardan biri olarak öne çıkıyor.

Meteoroloji'den yeni rapor: Sıcaklıklar yükseliyor Meteoroloji'den yeni rapor: Sıcaklıklar yükseliyor

Marmara Denizi'nde 7 ila 7,5 büyüklüğünde bir depremin beklendiği bir dönemde, İstanbul'da yaklaşık 1,3 milyon yüksek riskli konut bulunuyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Dairesi Başkanı Murat Yün, olası bir depremde ağır hasar alması veya yıkılması beklenen yapıların içinde 3 milyon nüfusun yaşadığına dikkat çekiyor.

Prof. Dr. Naci Görür, Mudanya açıklarındaki son depremin Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın güney kolunda gerçekleştiğini belirtiyor. Büyük Marmara depreminin ise aynı fay hattının kuzey kolunda bekleniyor. Görür'e göre İstanbul'da her an deprem olma ihtimali yüzde 47'ye çıkmış durumda.

Kuzey Anadolu Fay Hattı, 1999 Gölcük depreminde kırılmış ve aynı hat İstanbul'un batısından geçiyor. İstanbul, o tarihten bu yana 7 ila 7,5 büyüklüğündeki bir deprem riski altında. Görür, Marmara Bölgesi'nin Kumburgaz ve Adalar faylarının deprem üreteceğini belirterek, Adalar fayının kırılması durumunda en fazla 7, Kumburgaz fayının kırılması durumunda minimum 7,2, her iki fayın aynı anda kırılması durumunda ise 7,5 büyüklüğünde bir deprem öngörüyor.

İstanbul'da her gün yüzde 47'lik deprem beklentisiyle yaşam devam ederken hükümet, riskli yapı sorununa çözüm getireceği iddiasıyla kentsel dönüşüm düzenlemelerini içeren "Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun"u yürürlüğe koydu. Ancak, düzenleme afet riskini önceliklemediği, bütüncül bir planlama anlayışından uzak olduğu, koruma kapsamındaki alanları yapılaşmaya açacağı ve özel mülkiyetlerin el değiştirmesine neden olacağı gerekçesiyle eleştiriliyor.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin tespitlerine göre şehirde bulunan 1 milyon 200 bin binadan 800 bini 2000 yılı öncesi yönetmeliklere göre yapılmış durumda. Bu binalardan yaklaşık 200 bininin depremde ağır hasar alması ya da yıkılması bekleniyor.