Akşener, Elazığ'dan feribotla geldiği Tunceli'nin Pertek ilçesinde esnaf ziyaretinde bulunup vatandaşlarla sohbet ettikten sonra bir çay bahçesinde gazetecilerin sorularını yanıtladı. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun cumhurbaşkanlığı adaylığına ilişkin tartışmaların hatırlatılması üzerine Akşener, şunları kaydetti: "Sayın Kılıçdaroğlu'nun adaylığı konusu elbette hakkıdır, elbette saygı duyulması gereken bir durumdur. Ben CHP'nin, yani ana muhalefet partisinin genel başkanının cumhurbaşkanı adaylığına dair arkadaşlarının böyle bir tutumunun ve talebinin olmasını saygıyla karşılarım. Burada bir başka siyasi partinin genel başkanı olarak söz söyleme hakkını kendimde bulmam. Dolayısıyla o konuda bir yorum yapmamızda ayıptır. Bunu bir kenara koyduk mu? Ben kendimle ilgili konuşabilirim. Türkiye'de cumhurbaşkanlığı adaylığı kesin olan bir kişi var. Cumhur ittifakının adayı Sayın Recep Tayyip Erdoğan. Aday ilan eden kimdir? Sayın Bahçeli. Şimdi bir şey yapılıyor, düzenli olarak Millet İttifakı'nın adayı kimdir konusu çok merak ediliyor. Siz basın mensupları da haklı olarak çok merak ediyorsunuz." Akşener, basın açısından da bu konunun önemli olduğunu ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü: "O kadar basit bir şey ki bu. Millet ittifakı kaç partiden oluşuyor? İki partiden. Biz 31 Mart'ta CHP ve İYİ Parti ittifak yaptık, 31 Mart İttifakı'nın neticesinde biz İstanbul, Ankara, Antalya ve Adana'yı kazandık. Bu belediye başkanları kimindi. Elbette CHP'nin belediye başkan adaylarıdır. Millet İttifakı'nı kurduğumuz için aynı zamanda Millet İttifakı'nın da iki partisinin de belediye başkan adaylarıdır. Tekrar söylüyorum CHP'nin aday gösterdiği bizim de desteklediğimiz kişilerdir. Şimdi ilerleyen zamana bakayım. Çok ilginç bir biçimde iki belediye başkanımızın anket firmaları tarafından düzenli olarak cumhurbaşkanı adaylığı konusunda onların isimlerinin sorgulandıklarını gördük. Sayın Kılıçdaroğlu ve benim de o arada sorulduğumuzu gördük. Bütün bu resmin içinde hepinize çok merak ettiğiniz için ben çıktım bir şey söyledim dedim ki, biz bu ucube sistemden Sayın Erdoğan meselesi değil, bu partili cumhurbaşkanlığı sandalyesine her kim oturursa otursun aynı bu gelinen nokta gibi olur. Biz sisteme karşıyız yani partili cumhurbaşkanlığı sistemine karşıyız. İttifakımızda bu yöndendir." Partili cumhurbaşkanlığı sistemini ortadan kaldırmanın yolunun cumhurbaşkanlığını kazanmaktan geçtiğine işaret eden Akşener, "O nedenle tekrar söylüyorum iyileştirilmiş, güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçişin yolu cumhurbaşkanlığını kazanmaktır. Bunun yolunda Türkiye'nin önünü tıkayacak bir şahıs olmayacağım dedim. Kendi adıma konuştum hala ordayım. Ama biz 24 Haziran'a CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi ve Demokrat Parti olarak gittik ama 31 Mart'a sadece CHP ve İYİ Parti olarak gittik. Millet İttifakı nasıl olacak, biliyor muyuz, hayır. Kimler dahil olacak, partiler anlamında soruyorum. Biliyor muyuz, hayır. Sadece bilinen iki parti var, 31 Mart'ta başarmışız. 31 Mart önemli bir projedir. İstanbul ve Ankara'nın alınamaz denilen iki şehrin alındığı bir projedir. Şimdi ne var, Millet İttifakı kaç partiden oluşacak, onu biliyor muyuz, hayır. Ben İYİ Parti Genel Başkanı olarak bilmiyorum. Siz CHP milletvekilleri olarak biliyor musunuz, bilmiyorlar. Bu telaşı anlayabilmiş değilim." diye konuştu. Akşener, cumhurbaşkanlığı adaylığına Gelecek Partisi ve Deva Partisinin genel başkanlarının da aday olup olmadığını bilmediğini sözlerine ekledi. Meral Akşener'e ziyaretinde CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, CHP Tunceli Milletvekili Polat Şaroğlu ve partililer eşlik etti.