Memur- Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Habertürk TV'de Didem Arslan'ın sorularını yanıtladı. Toplu sözleşme sürecinin 1 Ağustos itibarıyla başlayıp 31 Ağustos'ta bitmesi gereken bir süreç olduğunu belirten Yalçın "28 Ağustos itibariyle bitmiş olacak. Toplu sözleşmenin hükümetle müzakereleri bitmiş durumda, o da uzlaşmazlıkla sona erdi. İş hakem heyeti kararına kaldı. Bu sürece başlarken tekliflerimiz oluşturduk. 24 Temmuz'da teslim ettik. Arada Kurban Bayramı vardı, süre kısıtlıydı. Son 4 güne kadarki sürecimiz tamamen tasnifle geçmiş oldu. Kamu görevlileri, sendikacılar açısından ciddi bir handikap bu. Masada stresleri artıran etkileri var. Burada öncelikle süre sorunumuz var" ifadelerini kullandı. 'SON ANA KADAR ÇÖZÜM İÇİN ZORLADIK' Hükümetin iki yıl için yüzde 12'lik bir rakam önerdiğini belirten Yalçın şöyle devam etti: "Biz bunu makul bulmadık. İkinci teklif yüzde 14 olarak geldi. Bizim istediğimiz 2020 için yüzde 8+7 zam, yüzde 3 refah payı, 200 taban aylık zammıydı. 2021 için 6+6 yüzdelik zam, yüzde 2 refah payı ve her iki dönem için de enflasyon farkı olacak şekilde teklifi masaya götürdük." Hükümetle neden uzlaşamadıklarıyla ilgili detayları paylaşan Yalçın "Biz kamu görevlileri emeklilerine 2020 ve 2021 için toplamda 20 puanın ayrılmasını istedik. 20 puan olmazsa işimizin kolay olmayacağını ifade ettik. Açıkladığımız teklif yüzde 38-40 bandında bir teklifti. Biz puanımızı revize ettik. Son ana kadar çözüm için zorladık. Hiçbir zaman masadan geri çekilmedik ve masayı boş bırakmak istemedik" dedi. 'KAMU İŞVEREN HEYETİNİN YETKİSİ GÜÇLENDİRİLMELİ' Yalçın "Masaya yetkili gelsin" sözleriyle ne demek istediğinin ne olduğunun sorulması üzerine şu cevabı verdi: "Toplu sözleşme masasının ilk başladığı yıllardan geldiğimiz noktaya doğru kamu işveren başkanı harici özneler masada bulunan kurumları temsil eden boyutuyla her geçen gün sorumluluk boyutuyla düşüyor. Bu çok sağlıklı değil. Fakat masadaki bütün konuyu kamu işveren heyeti tek başına karar verecek değil. Kamu işveren heyetinin elemanları daha da aşağı doğru indirilmeye başlandı yetki boyutuyla.Masanın güçlendirilmesi gerekir. Bakan olarak değil kamu işveren heyeti bileşenleriyle güçlendirilmek zorunda. Bu bizim 5. toplu sözleşmemiz. Kamu işveren heyetinin bileşenlerinin bütün meseleye vakıf hızlı işlemesi gerekir. Bizim tasnif sürecimiz öne alınmalı, müzakere sürecimiz uzun tutulmalı. Bakan dışındaki kamu işveren heyetinin yetkisi güçlendirilmeli." Memur-Sen Başkanı Yalçın hükümetle hangi konularda uzlaştıklarının sorulması üzerine ise şu cevabı verdi: "Bizim 2012'de yaptığımız ilk toplu sözleşmede aynı tartışmalar zamanında yaşandı. Bir uzlaşmazlık tutanağı tutuldu o zaman. Şimdi farklı bir durumla karşı karşıyayız. Rakamsal boyutuyla 'yüzde 14' konusunda anlaşamadık. Masaya getirdiğimiz maddeden 4 toplu sözleşme oldu. Kazandığımız konuları bunları masaya ilk geldiğimizde ekleme yapmazsanız bunların tamamı 'tamam' diye başlanmıştı. 20 günlük sürede boşa uğraşmış gibi bir durum çıkıyor. Halbuki birçok konu masada çözüldü ve uzlaşıldı. Şimdi bunları tekrar uzlaşılmamış gibi götürülüyor uzlaşılanlar da uzlaşılmamış gibi görünüyor. Burada bir haksızlık yapılmasın. Bakanlıktaki uzlaşma tutanağını imzalayamadık. Biz 20 gün boyunca uykusuz kaldık. Kazanımlarımız nerede kaldı?" 'HAKEME BİR GÜN YETER DEDİK' "Hizmet kolu boyutuyla genel teklifler dahil hepsini görüştük. Bazılarına zaman yetmedi. Hakeme gitme süremiz olan 3 günün ikisini müzakereye aktaralım. Hakeme bir gün yeter dedik fakat bu kabul görmedi. Tutanak boyutuyla anlaşamadık. Biz tespit tutanağımızı tutuyoruz yarın akşama kadar hakeme gidecek. Kamu işveren heyetinin kendi tuttuğu notlar da var. Bundan sonraki süreçte hakem karar vermiş olacak. Masada kazandığımızı yok saymayın, 2012'de yaptığınızı şimdi yapmıyorsunuz. Masada biz bir çok konuda uzlaştık ve 'bu tamam' dedik."