Gazze'deki sıkıntılar ve mahrumiyet devam ediyor. Tedaviye ihtiyacı olaninsanlar insani şartlarda tedavi olamıyor. Ameliyat ve tedavi hizmetleri ilkel yöntemlerle sürdürülmeye çalışılıyor. İsrail ordusunun saldırılarına başladığı 7 Ekim'den bu yana Gazze'ye yakıt ulaşımını tümüyle engellemesi, hastaneleri ve şehri karanlığa mahkum etti.

Narin Güran davasında savcıdan 'tutukluluk devam etsin' talebi Narin Güran davasında savcıdan 'tutukluluk devam etsin' talebi

Gazze'deki Filistin Kızılayına bağlı Kudüs Hastanesi'nde sağlık ekipleri, yakıtın tükenmesinden kaynaklanan elektrik kesintileri nedeniyle minimum kaynaklarla çalışıyor. Karanlığa gömülen ameliyathanelerde doktorlar, ameliyatları el fenerlerinin ışığında yapıyor.

Hastanedeki son duruma ilişkin Filistin Kızılayının aktardığı bilgilere göre, "yakıtın tükenmesi nedeniyle hastanenin saatler içinde tüm faaliyetlerini durdurması yönünde giderek artan bir tehdit" bulunuyor. Çevredeki bombardıman nedeniyle hastaneye giden tüm yollar kapatıldığı için hastane beşinci gününde de tecrit altında tutuluyor.

Gazze'deki Sağlık Bakanlığı verilerine göre, İsrail saldırıları sonucu 18 hastane ve 46 sağlık merkezi hizmet dışı kaldı. Yetkililer, diğer birimlerdeki kesintilerin yanı sıra, 3 binden fazla çocuğun onkoloji ve diyaliz hizmetlerinden mahrum kalacağı uyarısında bulunuyor. İsrail saldırıları nedeniyle 50 bin hamile kadın da bir ayı aşkın süredir bakım ve doğum süreci takibinden mahrum kaldı.

İsrail ordusu, Gazze'de binlerce yaralı ile sivilin bulunduğu en büyük sağlık tesisi Şifa Hastanesini, Nasr Çocuk Hastanesini, El-Ehli Baptist ve Türk-Filistin Dostluk hastanelerini, tahliyeye zorladığı Filistin Kızılayına bağlı Kudüs ve Endonezya hastanelerinin çevresini vurdu. Saldırılarda yüzlerce kişi öldü ve yaralandı.