Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara'da Millet Bahçeleri'nin toplu açılış töreninde konuşuyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Türkiye genelinde yapımını sürdürdüğü 207 millet bahçesiyle şehirlerde yeşil alan miktarını artırmaya devam ediyor. Bu kapsamda, 5 Haziran Dünya Çevre Günü'nde Ankara Atatürk Kültür Merkezi (AKM) Millet Bahçesi'nde düzenlenen törenle İstanbul Pendik ve Halkalı, Sakarya, Samsun, Sivas, Diyarbakır, Trabzon, Batman, Bursa ve Elazığ'da yapımı tamamlanan 10 millet bahçesinin toplu açılışı yapılıyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara Atatürk Kültür Merkezi (AKM) Millet Bahçesi'nde düzenlenen Millet Bahçeleri'nin toplu açılış töreninde konuşuyor. Erdoğan'ın açıklamaları şöyle: Millet Bahçelerini 5 Haziran Dünya Çevre Günü'nde açmaktan ayrıca mutluluk duyuyorum. İnşaasında görev alan herkesi tebrik ediyorum. Bu tesisler iftihar edilecek eserlerdir. Şehircilik geleneğimizin sembolü olacak Millet Bahçelerimizden 13'ünü daha önce hizmete açmıştık. Bugünkülerle birlikte 23 Millet Bahçesi'ne ulaşıyoruz. 1990'lı yıllara Türkiye bu yükü taşıyamaz halde gelmiştir. İBB Başkanlığı görevini devraldığımızda şehirdeki binaların neredeyse 4'te 3'ü kaçak yapı konumundaydı. İşe en acil ihtiyaçlardan başladık. İstanbul'da KİPTAŞ, Türkiye genelinde TOKİ vasıtasıyla konut üretmemizin nedeni budur. Hem artan nüfusun ihtiyaçları karşılanmış hem de depreme dayanıksız yerleşim alanlarında büyük bir dönüşüm başlatılmıştır. Ülkemizde depreme hazırlık planları çerçevesinde, dönüştürülmesi gereken 6.5 milyon üzerinde yapı vardır. Amacımız bunlardan aciliyet arzeden 1.5 milyon yapının dönüşümünü 5 yılda tamamlamaktır. Millet Bahçeleri tespit sonrasında geliştirdiğimiz projelerdir. Allah'ın izniyle, 2023 yılına kadar 81 ilin tamamını Millet Bahçeleri ile donatmış olacağız. Koronavirüs salgını bize bir gerçeği daha gösterdi. Her yerde işlerin yolunda gittiği dönemde dahi, ülke enerjisinin heba edilip nasıl geride bırakıldığını şimdi daha iyi anlıyoruz. Her alanda ülkemize kazandırdığımız eserler sayesinde, bu kısır döngüyü kırdık. Salgın krizinden en az hasarla çıkmasını son 18 yıldaki hazırlıklara borçluyuz. Hiç kimse son 3 ayda yaşadıklarımızın ardından 83 milyon hep birlikte iyi ki Türkiye'de yaşıyoruz, iyi ki bu ülkenin vatandaşıyız dediğimizi inkar edemez. Tüm Türkiye'de uyguladığımız sokağa çıkma sınırlamalarıydı. Geçtiğimiz haftaki sınırlamanın ardından bu yöntemi düşünmüyorduk. Bir ara 700'lere düşen vaka sayısı 1000'li rakama dayandı. Bunun üzerine sokağa çıkma kısıtlaması tedbirini gündemimize almak durumunda kaldık. Bu hafta sonu da 15 ilimizde sokağa çıkma kısıtlaması uygulanacağı dün gece ilan edildi. Bu 15 şehir başta olmak üzere, vatandaşlardan aldığımız değerlendirmelerde bizi kararı tekrar gözden geçirmeye yöneltti. Bu kararın farklı sosyal ve ekonomik sonuçlara yol açacağı anlaşıldı. Yaklaşık 2.5 aylık aranın ardından, günlük hayatını düzenlemeye başlayan vatandaşların sıkıntıya düşmesine gönlümüz razı olmadı. Bunun için Cumhurbaşkanı olarak hafta sonu sokağa çıkma kısıtlamasını iptal etme kararı aldık. Ülkemizin salgın dönemindeki kazanımlarına sıkı sıkıya sahip çıkmalıyız. Kurallara uyulmazsa kısıtlamalar kaçınılmaz olacak. Gelişmiş ülkelerde bile maske savaşları yaşanırken, biz hem kendi vatandaşlarımıza sahip çıktık hem de 102 ülkeye el uzattık. Biz salgın döneminde büyük devlet olduğumuzu tüm dünyaya gösterdik. Şu kısa sürede bir taraftan Çam ve Sakura Şehir Hastanesi'nin açılışını yaptık. Bunun dışında 45 günde 1008 odalı hastanelerin açılışını yaptık.