Koronavirüs'e karşı bulunan Çin menşeli aşı, yaklaşık 1 ay önce ülkemize getirilerek ilk denemelerine 28 Eylül'de İstanbul Cerrah Paşa Tıp Fakültesinde başlandı. Ardından Kocaeli Üniversitesine getirilen aşı, yaklaşık 2 hafta önce gönüllülere uygulanmaya başlandı. Denemeleri yapılan aşı ile ilgili olarak gazetemize konuşan Kocaeli Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Zafer Cantürk, "Bugüne kadar, hiçbir şikâyet ile karşılaşmadık. 23 Ekim'de ise Alman menşeili aşının da uygulanmasına başlayacağız" şeklinde konuştu. HERHANGİ BİR ŞİKAYETLE KARŞILAŞILMADI Kendilerine gönderilen Çin Menşeili aşıların bu güne kadar yaklaşık 300 gönüllü personele uygulandığını ifade eden Cantürk, "Hastanemizde Çin menşeili aşının denemeleri yapılıyor. Cin menşeili aşı için 500 kişilik bir kontenjanımız vardı. Bu aşıları gönüllü olan hastane personelimize uyguluyoruz. Her gün 20 veya 25 personelimize aşılama yapılıyor. Bugüne kadar yaklaşık 300 kişiye aşılama yapıldı. Aşılama yapılan personel ve kişilerde herhangi bir olumsuzlukla, yani ağrı, ateş, alerji gibi herhangi bir şikayet ile karşılaşılmadı" dedi. GAYET SAĞLIKLILAR Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesinde aşılama sürecinin, Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı tarafından takip edildiğini ve Prof.Dr. Sıla Akhan'ın koordinesinde gerçekleştiğini dile getiren Cantürk," Hastanemizde yapılan Faz-3 çalışmasıdır. Yani aşı gönüllü kişilerde deneniyor ve onlarda antikor oluşup oluşmadığına bakılıyor. Bir gruba normal serum bir gruba da aşı yapılıyor. Bugüne kadar aşı yapılan kişilerde herhangi bir semptomla karşılaşılmadı. Hiçbir yan etki görülmedi ve gayet sağlıklılar" dedi. AŞI ÖNEMLİ ANCAK TEDBİRLER DAHA DA ÖNEMLİ Hastanelerinde Covid-19'a karşı yapılan aşılama ile ilgili bilgiler vermeyi sürdüren Cantüek, "Bu arada bu ayın 23'ünde pfizer firması tarafından üretilen Alman menşeili aşının uygulaması da hastanemizde başlayacak. Aşı önemli, ancak unutulmaması gerek bir başka hususta, bu salgına karşı üretilecek aşının kullanıma girmesi biraz zaman alacak. Bu nedenle asıl önemli olan maske, mesafe ve hijyendir" şeklinde konuştu. HASTALARIMIZI TEHLİKEYE ATMAYALIM Son olarak Koronavirüs'e karşı alınacak tedbirlere değinen Cantürk, "Ben küçük bir örnek ile bu konuya değinmek istiyorum. Hastanelere başvuran kişileri görüyorum. Hastanemizde her gün 4 bin civarında poliklinik yapılıyor. Ancak pek çok hasta, hastaneye en az 3 veya 4 yakını ile geliyor. Dolayısıyla bu yoğunlukların büyük bir kısmı bu gelen hasta yakınlarından kaynaklanıyor. Buda sosyal mesafenin ihlal edilmesine neden oluyor. Bu sadece bizim hastanemizde değil, pek çok hastanede yaşanıyor. Ancak hastanelerde buna özellikle dikkat edilmesi gerekiyor. Kişilerin birden fazla kişilerle hastaneye gelmesine gerek yok. Sonuç itibarıyla ihtiyacı olan herşey sağlanıyor. Hasta, yanında bir kişi ile gelebilir. Ne olur hastane binalarının içerisine hep beraber girmeyelim, doktor odasına da sadece hasta olan kişi girsin. Bunların hepsi hastalığın yayılmasına neden oluyor. Hastalık nedeni ile hastaneye gelen kişiler zaten risk taşıyan kişilerdir. Çünkü başka bir rahatsızlığından dolayı bağışıklık sistemi güçlü değildir. Hastalarımızı tehlikeye atmamak için bu tedbirlere riayet etmeliyiz. Sadece aşının geliştirilmesi bizleri bu hastalıktan kurtarmayacak. Öncelikle bu hastalıktan kendimizi ve yakınlarımızı korumalıyız" dedi.