Tüketici Konfederasyonu (TÜKONFED) Başkanı Aydın Ağaoğlu konuyla ilgili merak edilen detayları aktarırken, vatandaşların en fazla tükettiği bir üründe 5 aylık sre zarfında fiyatının 55 TL’den 150 TL’ye çıktığını açıkladı.

"Tüketiciyi tedirgin etmeyecek"

Ağaoğlu konuşmasında şu cümlelere yer verdi: “Biz tüketiciler olarak uzun zamandır özellikle gıda ve temel ihtiyaç ürünlerinin fiyatlarındaki aşırı yükselişten ötürü bazı öneriler geliştirmiştik. Tüketici Konfederasyonu olarak en etkili gördüğümüz önerilerden birisi de ambalajlı temel gıda ve ihtiyaç ürünlerinin üzerine tavsiye edilen nihai satış fiyatının yazılmasıydı. Böylelikle fabrikada çıkarken perakende kaça satılması düşünülüyorsa o fabrikada ambalajın üzerine o fiyat basılacak ve perakendeci, toptancı ile üretici arasındaki pazarlık tüketiciyi tedirgin etmeyecekti. Netice itibarıyla tüketici ambalajdaki fiyat veya o fiyata çok yakın bir fiyattan alma konusunda bilgilenmiş olacaktır.


"Zincir marketler rafları boşaltıyor"

10 TL’ye satışa sunulan bir kırmızı mercimek 6 ay sonra 33.5 oldu. Bu artış acaba stoktakilerden mi oldu, ya da sonradan üretilen ürünün fiyatı mıydı? Pandemi süreci sonrasında hepimiz gözlemledik. Zincir marketlerin rafları boşaltılıyor, ürünler depoya götürülüp, raf etiketinde fiyatlar değiştirildikten sonra tekrar getirilip satışa sunuluyordu. Bu stoktan para kazanma konusunda hem tüketiciler, hanehalkı bütçesi olumsuz etkilendiğinden zarar görüyor hem de Merkez Bankası’nın açıkladığı gibi gıda enflasyonunun yüksek çıkması genel enflasyon oranını da yukarı çekmek sureti ile enflasyonla mücadeleye darbe vuruyor.

"70.5 artış olduğu görülmektedir"

BM Gıda ve Tarım Örgütü’nün açıklamalarına göre son 3 yılda küresel ölçekte gıda fiyatlarındaki toplam artış yüzde 24 iken ülkemizde yüzde 336 seviyesinde. Ayrıca son 1 yıl için TÜİK verilerine göre küresel ölçekte gıda fiyatlarının mart sonu itibarıyla yüzde 7.7 azalış gösterdiği ancak ülkemizde yüzde 70.5 artış olduğu görülmektedir. Bu nedenle halkın temel ihtiyaç ve gıdalarının fiyatları ile oynayan bu ürünler üzerinden fahiş kazanç sağlamak isteyenlere yönelik geçtiğimiz hafta Ticaret Bakanımız bir açıklama yaparak idari para cezalarının asgari sınırı 100 bin TL iken, bu miktarın 2 milyona, üst sınırı da 800 bin TL’den 11 milyon TL’ye yükseltileceğini, ayrıca bu yasal düzenleme ile birlikte 15 güne varan geçici kapatma cezasının da uygulamaya sokulabileceğini açıkladı.


"Zorunlu hale getirilecek"

Diğer yandan sayın Cumhurbaşkanı da geçtiğimiz günlerde yaptığı bir konuşmasında TÜKONFED olarak uzun zamandır dile getirdiğimizi paketlenmiş temel gıda ürünlerinin ambalajlarının üzerine satış fiyatının yazılması uygulamasının zorunlu hale getirilebileceğini ifade etti.

ÜRÜNLER ARTIK ETİKET FİYATINA GÖRE Mİ SATILMAK ZORUNDA OLACAK?

Tüketici en azından bilgilendirileceği için tavsiye edilen satış fiyatı 50 TL yazılan bir bakliyatı 80 TL’ye satan işletmeden kolay kolay satın almayacaktır. Vatandaşlar seçme hakkını özgürde kullanabilecektir.

YSK Başkanı 31 Mart seçimlerin kesin sonuçlarını açıkladı YSK Başkanı 31 Mart seçimlerin kesin sonuçlarını açıkladı

BU YENİ SİSTEM FAHİŞ FİYATIN ÖNÜNE GEÇER Mİ?

Fiyatlarda büyük ölçüde önlem olur. Herkes kendine sorsun, tavsiye edilen satış fiyatı 50 TL yazan bir ürünü hangimiz 80 TL’ye alırız? Belki 55 TL’ye alırız. Ancak fahiş fiyat farkları ödemeyiz.

"Fiyatı şu anda 150 TL"

5 ay önce kilosu 55 TL olan tavuk fiyatı da şu anda 150 TL seviyesine ulaşmış durumdadır. Eğer paketli ise tavuk eti için de tavsiye edilen satış fiyatı belirlenebilir.”