İnsanoğlu daima iyiyi güzeli arar. Aramalıdır da. Bu günün gençleri hayatta aradıklarını bulmak kavuşmak istiyorlarsa şimdiden o yolda yürümeleri gerekir. Gençlik çabuk geçiyor. İhtiyarlık durmadan yaklaşıyor.

Öyle görünüyor ki, hayatın getirisini ve ötürüşünü düşünenler kazanıyor. Ana babada gurur duyuyor. Başarının ardında içinde çalışmak vardır.

 Aramak hayırlı işler de olmalıdır. Ömür dediğimiz kısa, ama bir o kadar da çok uzun sürelidir. Düşünün ninemiz seksen yaşında kalçası kırıldı. Ninemizin ahı ıstırabını dinlemek istemeyiz.

Genç iken çalışmak insana koymaz. Paran olur. İsmin olur. Bunlar gelir geçer. Çocukluğumuzda bizlere itibar etmeyenler şimdi yaşlandılar. Biz saygıda kusur göstermeyiz. Lakin yaptıkları yanlışları da anlamaları gerekir.

Gelen ve gelecek nesle de bizde para vardı. Biz yetişen nesle gerçek ağabeylik, büyüklük yapamadık. Onları sevin onları kırmayın demeleri gerekir. Büyükler yol gösterecek ki, küçükler uysun.

Büyüklerin pişmanlıkları bizlere ders vermelidir. İllaki başıma gelmeli ki anlayayım diye tecrübe için denemeye gerek yoktur.

Aklımızı iyi kullanmalı ve geleceğimiz için arayışta olmalıyız. Kısa vadeli düşünmeden daima iyiyi güzeli aramak birinci vazifemiz olmalıdır. Öyle olmalı ki, geleceğin çok uzak olmadığını bilincinde olmalıdır.

Dünün genci bu günün büyükleri oldular. Olanlara sormak gerekir. Hayatında neleri aradın? Aradığın ı bulabildin mi? Ararken doğruyu mu aradık acaba?

Gençlik arıyor hakikaten arıyor ama ne yazık ki kimi gençlerimiz çok yanlış konuların peşinde koşuyorlar. İnsan da üzülüyor. Gençler ararken rahatı keyfi oturmayı arıyor.

Gencimiz cep telefonu arıyor. Gencimiz her konuda hayatın ayağına gelmesini ve âleminde kendine hizmet etmesini istiyor. Yağmur yağdığında ıslanmamak, para bittiğinde harçlığının olmasını istiyor.

Güzel düşünceler araştırmak ve istemek çok ahlaki yeri olan düşüncedir. Gençler aslında neyin peşinde koşmalı diye soran olsa söyleyeceklerimiz tartışılır yönü yoktur.

Çünkü önlerinde büyükleri olarak hayta tecrübemizi, birikimimizi anlatıyoruz. Anlatınca da duygulanıyorlar. Duygu evresinde kalıyor. Bak amca ne güzel konuştu diyoruz. Odayı terk eder etmez eski halimizden hal kalmamış.

Başarılı olmayı istemeyen yoktur. Meslek sahibi mesleğinde, futbolcu futbolculukta, doktor doktorluğunda başarılı olmak ister. Bakarsınız meslek grubundan birisinin adı hep önde oluyor.

O kişi toplumun dilinde olmasının iki sebebi olabilir. Ya başarılıdır. Ya da başarısızdır. Onun için gençlerimizin aramakta oldukları dünya çok farklı ve yanlış dünyayı arıyorlar.

Paranın çalışılmadan kazanılan bir yerin olmadığını, ana babanın süt parasından biriktirerek oğlum kızım okusun diye göndermiş oldukları paraları nerede harcadıklarının hesabını tutmaları gerekir.

Gençlik ne yazık ki, okuması gereken kitaplardan çok uzaklar. Onlar için tek olması gereken “eğlence, yem içme “ ama hayat bu değil ki, hayatın gerçekleri çok sert, taştan, kayadan, daha serttir.

Gülmek, sohbet etmek, terlememek hayatın kurallarının dışındadır.