Anneler günü değil her gün analarımızı hatırlamak gerekir o can anaları. Dünyada ananın yerini tutan başka bir varlık yoktur, olamazda. Olur diyen doğru konuşmamış olur.

Analarımıza her daim mağfiretleri için ellerimizi açıyoruz. İnanan insanlar olarak her namazlarımızın  ardında okuduğumuz Rabbena dualarıyla hatırlıyor, onların mağfiret olmaları için yalvarıyoruz.

Anaların yerini ,boşluğunu kim doldurabilir? Hiç kimse dolduramaz. Anaları hasta olanlar beni daha iyi anlayacaktır. İlkokul beşinci sınıfı bitirdim. Anam hasta. Koyunlarımız var. Allah razı olsun teyzem yardımcı oldu.

Yaylada neler yapılır, ne zaman yatılır, kalkılır , neler yapılır öyle uyunur, kuzu seçimi bunları teker teker öğretti. Yaylada iki ev olarak kaldık. Ben çocuğum. Her gün gece yarın sabah anam gelir diye yola bakıyorum.

Tepeden baktığımda görülen yerde olmayınca içimden  diyorum ki ben kalkmadan görünmeyen çukura gelmiştir diye düşünüyorum. Görünen yerle bulunduğum yer arasında çukur vardı.

Umutlarım tükendi o zamanlar.

Bazen en yüksek kayaya çıkardım anam gelirse göreyim diye ama nasip olmadı. Ormanın içinden çıkan ne olursa bana umut taşıyordu. Anam gelecek ve beraber yaylada kalacaktık. Haftalar birbirini kovaladı gelmedi anam.

Ekmek torbamı alırdım. Anam iyileşsin ya rabbi derdim. Eve gelince ana nasılsın de,rdim iyiyim oğlum derdi, hani yaylaya gelecektin derdim. Baban göndermedi .Mehmet yayla işini yapar ,dedi oğlum derdi. İçin için üzülürdüm.

Allahlım yarın ne olur anam gelsin derdim. Gelmedi yine hüsrandı hayatım. Kimilerine göre koyun sağmak bayan işiydi. Belki öyledir. Kız kardeşim yok, tek ben varım. Mecburen koyun ve keçilerle ben ilgilendim.

Kim ne derse desindi benim için varsa yoksa anamın yayla yolunda görmekti.

Günde kaç kez bakmışımdır.  O yaylaya gelenlerin görüldüğü yola ,sayılmaz sayısını bilemem. Şunu bilirim ana bambaşka bir varlıktır. Herkesin anası önemlidir. Ben anamın kıymetini o beşinci sınıftan sonra torbayla ekmek taşıdığım yıllardan beri de bilirim.

Elimden geldiğince yakın uzak duasını almak için evlatlığımı yapmaya çalıştım. Yeri geldi ağladık, yeri geldi güldük ama hiç kötülük düşünmedik. Ana oğul anlaşırdık. Yine anamı hatırlatan eş ve dostlarına saygılı davranıyorum.

Anamın en çok dileği mukaddes topraklara kavuşmaktı. Okumadı, bilmezdi ama inancı vardı. Ah bir gitsem derdi. Nasip olmadı. Ama onun adına rabbim kabul buyursun kutsal topraklarda ihrama giren oldu.

Onun hatırına kutsal topraklara ayaklar basıldı. Belki benim her gün kayalara çıkıp anam geliyor mu diye baktığım gibi, o da kutsal topraklara özlemi sürüyordu. Allah için ve kendisi için  kabul ederse kutsal yolculuğu kendisine hediye ettim.

Analar için neler yapıldı tarihte? Tavaf yaptırırken peygamberimize anamı tavaf yaptırdım hakkını ödedim mi diyen sahabeye anneni bir tavaf boyunca taşıdın annen seni gece gündüz taşıdı sence ödemiş olur musun?

Dedi peygamber efendimiiz s.a.v ana kötülüğü giden yol olmadıktan sonra asla karşı gelinmez. Onun sözü dinlenir, öğütleri kulağa küpe olur.

Biz ufak iyilik yaptık o kadar büyür ki derya olur. Analara dargın olunmaz. Analar evin direğidir. Kimileri bu cümleye gülebilir. Annesini kaybedip babası kalanlar  bu cümlete doğru diyeceklerdir.

Anaların babaların evlatları için düşündüklerini biz evlatlar yüzde birini düşünsek aile içi kavga çatışma olmaz.

Tüm anaların analar günü kutlu olsun. Allah ana babasının razı olduğu kullardan eylesin. Amin.