Ankara'da yaşayan Biyonik Kulaklı Çocuklar Derneği Başkan Yardımcısı Savaş Seyhan, doğuştan işitme engelli olan oğlu S.S.'nin duyabilmesi için ihtiyaç duyduğu, biyonik kulak olarak da bilinen koklear implant cihazını 22 bin TL'ye satın aldı. Cihazın 12 bin TL'si SGK tarafından ödenirken kalan 10 bin TL'lik kısmını Seyhan kendi cebinden karşıladı. Ancak Savaş Seyhan, 2019 yılının mayıs ayında, cihazın ücretinin SGK tarafından ödenmesi için Ankara 13'üncü İdare Mahkemesi'ne dava açtı. Ankara 13'üncü İdare Mahkemesi tarafından 28 Şubat 2020 tarihinde verilen kararda, biyonik kulağın SGK tarafından ödenmesine karar verdi. Kararda, Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri İhsan Doğramacı Çocuk Hastanesi tarafından verilen sağlık kurulu raporu doğrultusunda S.S.'nin koklear implant cihazını kullanmak zorunda olduğuna dair herhangi bir aykırılık bulunmadığı vurgulandı. Sosyal devlet ilkesi gereğince devletin herkesin hayatını, beden ve ruh sağlığı içinde sürdürmesini sağlama yükümlülüğü bulunduğuna kararda dikkat çekilip, sağlık hizmetlerinden yararlanmanın ekonomik ve sosyal bir hak olduğu belirtildi. Bu anayasal hak kapsamında devletin S.S.'nin rahatsızlığı dolayısıyla kullanımı zorunlu olan koklear implant cihazı için davacıya eksik ödeme yapılmasında hukuka uygunluk ve hakkaniyete bulunmadığı da kararda vurgulandı. KARAR TEBLİĞ EDİLDİ SGK avukatlarının itirazı üzerine dosya Ankara Bölge İdare Mahkemesi 11'inci İdari Dava Dairesi'ne gönderildi. Dosyayı yeniden inceleyen istinaf mahkemesi, ilk derece mahkemesi kararını onadı. Karar, geçtiğimiz günlerde Savaş Seyhan'ın avukatı Aleyna Güler'e tebliğ edildi. 'BU KONUDA İÇTİHAT BİRLİĞİ YOK' Biyonik Kulaklı Çocuklar Derneği Avukatı Aleyna Güler, biyonik kulaklı çocukların sağlık hakkı için mücadele verirken aslında diğer birçok haklarını da savunduklarını belirterek, şunları söyledi: “Çocuklarımız sessizliğe mahkum olduklarında yaşıtları gibi eğitim almaları, oyun oynamaları, hatta aileleriyle iletişim kurmaları dahi mümkün olmuyor. Birçok aile, SGK tarafından yapılan ödemenin yetersiz olması nedeniyle çocuklarının cihazlarını, süresi dolmasına rağmen değiştiremiyor. Dövizdeki artıştan çocukların cihazları da etkileniyor ve SGK tarafından yapılan ödemenin yetersizliği nedeniyle birçok çocuğumuz sessizliğe mahkum oluyor. Bu sebeplerle, gelen her kararı büyük sevinçle karşılıyoruz ve hali hazırda takip ettiğimiz derdest dosyalarımıza derhal sunuyoruz. Fakat bu konuda yargıda içtihat birliği bulunmadığından her dosyada aynı olumlu sonucu maalesef alamıyoruz. Çocuklar adına hukuki süreci Anayasa Mahkemesi'ne kadar taşımayı hedefliyoruz. Umarım emsal kararlar artarak çoğalır" dedi.