Özel, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, Dünya Ticaret Örgütü'nün (DTÖ) aşıya ilişkin bilgilerin yoksul ülkelerle paylaşılmasına yönelik talebinin, İngiltere, İsviçre, AB ülkeleri ve ABD tarafından veto edilmesini eleştirdi. Özgür Özel, şöyle devam etti: "Tam olarak insanlığın öldüğü noktadayız. Adaleti, ahlakı buysa hakikaten batsın bu dünya ve batar bu dünya. Geçen sene Çin'de 4 yoksul Çinli, bir hayvan pazarında yarasa çorbası içti. 4 yoksul Çinli'nin içtiği bu çorba, 1 senede dünyanın son yüzyılda yaşadığı en büyük felaketine dönüştü. Çin'deki yoksulluk umurunda olmayan İngiltere Başbakanı yoğun bakıma girdi, ABD Başkanı hastanede yattı, bu ülkelerde insanlar hayatlarını kaybettiler. Kıtadan kıtaya füze atmak marifet değil, virüslere engel olmak marifet. Bunun için aşı lazım ve aşının insanlığın ortak malı, kazanımı olması gerekiyor." CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, DTÖ'ye yazdığı mektupta aşının ücretsiz ve adaletli olması gerektiğini belirttiğini aktaran Özel, "Bu kadar haksız, ahlak dışı, meselenin farkında olmayan bir vetoyu, bütün dünya halklarının ve tarihin önünde kınıyoruz. Bir alçaklık olarak görüyoruz. Bu aşı, belli zengin ülkelerin zenginliğini sürdürmek, sömürmek için kullanılacaksa eğer yazıklar olsun. Böyle dünya düzeni olmaz olsun. Böyle dünya düzenine itiraz etmeyen Türkiye'nin yöneticileri de olmaz olsun." sözlerini sarf etti. - "Tehlike çanları herkes için çalmaya başladı" CHP'li Özel, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ve iktidarın, salgın sürecini doğru yönetemediğini savunarak bugün itibarıyla hasta ve aktif vaka sayısında artış görüldüğünü ve tehlike çanlarının herkes için çalmaya başladığını söyledi. Milletvekillerine aşı yapılması halinde Meclis çalışanları ve parlamento muhabirlerinin de aşılanması gerektiğini söylediklerini aktaran Özel, "Milletvekillerine aşılar yapıldı, şimdi ikinci dozlar yapılıyor. Türkiye'nin en yüksek oranda hastalanan meslek grubuyla doğrudan çalışan çalışma arkadaşlarımız ve basın emekçilerine aşı halen daha yapılmadı. Bu konuda Meclis Başkanı'na çok samimi bir çağrıda bulunuyoruz, bugünden tezi yok Sağlık Bakanı ile tekrar konuşmalısınız. Madem aşı var, bu kadar kritik önemdeki bir kitlenin aşılanması lazım." şeklinde konuştu. Özel, bugüne kadar ilk doz aşının 7 milyon 804 bin 805 kişiye, ikinci dozun ise 2 milyon 689 bin kişiye yapıldığını; dolayısıyla ülkede tam olarak aşılanan kişi sayısının 7 milyon 804 bin 805 kişi olduğunu anlattı. Sağlık Bakanı Koca'nın günlük 2 milyon kişinin aşılanacağı yönünde açıklamalarda bulunduğunu aktaran Özel, son 10 günde sadece 750 bin kişinin aşılanabildiğini söyledi. - "Özelleştirmelerden elde edilen gelirin tam iki katı" Türkiye'nin parası olmadığı için salgın sürecinde kapanamadığını öne süren Özel, "eski Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın Merkez Bankasının 128 milyar dolarlık rezervini çarçur ettiğini" iddia etti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın söz konusu tutarın Merkez Bankasında durduğunu söylediğini ancak AK Parti'deki herkesin bu paranın gittiğini kabul ettiğini savunan Özel, bu tutarla ülkenin salgın sürecinde rahatlıkla 14 gün kapanabileceğini; bütün memurlara verilecek 3600 ek gösterge maliyetinin 104 yıl boyunca karşılanabileceğini; 4 milyon işsize 85 yıl maaş ödenebileceğini; 13 milyon asgari ücretliye ise 25 yıl aylık ödenebileceğini; emeklilikte yaşa takılanların maaş maliyetinin 37 yıl boyunca karşılanabileceğini belirtti. Özgür Özel, bu tutarın dağıtılması halinde hane başına 40 biner lira, 83 milyona verilmesi durumunda kişi başına 11 bin 500'er lira, esnaf başına dağıtılırsa 477 biner lira düşeceğini ifade ederek şöyle konuştu: "Esnaf bu parayla AK Parti'li milletvekillerinin bindiği makam arabasından birer tane alır. Her esnaf yarım milyon liralık ev alabilir. Bırakın işi, iflası, icradan kurtulmayı. Türkiye için de büyük para. Milli gelirimizin yüzde 20'sidir. Son 10 yılda gelen yabancı sermayenin toplamına eşittir. Toplam dış borç stokumuzun yüzde 30'una denktir, Bütçe harcamalarımızın yüzde 75'idir. Kamu çalışanlarının 3 yıllık ücretleri, devletin son 7 yılda ödediği faizlerin toplamıdır. 9 yıllık bütçe açığını kapatır, kamunun bütün borcunun yarısıdır. En trajiği de bu, 'Atatürk yaptı siz sattınız.' diye millet kızıyor ya bunlara. Özelleştirmelerden elde edilen 64 milyar dolarlık gelirin tam iki katıdır." - "Sormayı suç haline getiriyorlar" CHP Grup Başkanvekili Özel, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dünkü konuşmasında Berat Albayrak'ı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı dönemindeki projeleri nedeniyle övdüğünü, kendilerinin ise Hazine ve Maliye Bakanlığı görevi nedeniyle eleştirdiklerini belirterek, "(Damat kadar taş düşsün başınıza.) diyor. Düştü zaten. Ben 'Damat nerede?' diye başlattım. Keşke benim başıma damat düşeydi, memleket kurtulaydı. Memleketin başına meteor düştü, ay kadar taş düştü. Ne damadı, memleket ezildi. Yoksullar tümden ezildi, perişan oldu." sözlerini sarf etti. Özgür Özel, Berat Albayrak'ın, "Damat nerede?" şeklindeki sosyal medya paylaşımlarına erişimin engellenmesine ilişkin talebi üzerine Anadolu 8. Sulh Ceza Hakimliğinin "Bir kişinin mahkeme kararı olmaksızın, suçlu olduğu ispatlanmadan suçlu gibi gösterme sonucunu doğurduğu" şeklinde karar aldığını belirterek kararı dolayısıyla mahkemeyi tebrik etti. Bu kararı Cumhurbaşkanı Erdoğan, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun'a göndermek istediğini söyleyen Özel, "Bu sefer de sormayı suç haline getiriyorlar. Biz bunları sormasak bunlar nasıl konuşulacaktı, nasıl ortaya çıkacaktı, nasıl arkasını arayacaktık?" dedi. İktidarın, İnsan Hakları Eylem Planı'nın ardından yarın ekonomiye ilişkin reformları açıklayacağını hatırlatan Özel, bu reformdan Cumhurbaşkanı Erdoğan dışında kimsenin heyecan duymadığını öne sürdü. Özel, İnsan Hakları Eylem Planı'nda kimseyi mesai saati dışında gözaltına alma uygulamasına son verileceğinin açıklandığını ancak 8 Mart nedeniyle eylem yapan 18 kadının gece yarısı evlerinden toplanarak ifadelerinin alındığını söyledi. Özel, "Daha müjdesinin, sözünün tükürüğü, yazan basının mürekkebi kurumadan." ifadelerini kullandı. - "Bakalım Destici ne diyecek?" Özgür Özel, bir gazetecinin, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı'nın, partisinin Seçim Kanunu'nda değişiklik çalışması hakkındaki açıklamalarına ilişkin değerlendirmesini sorması üzerine, Hazine yardımının baraja tabi olmaması gerektiğini söyledi. Bunun en önemli savunucularından birinin Cumhur İttifakı'na destek veren BBP Genel Başkanı Mustafa Destici olduğunu anlatan Özel, "Sayın Destici 'Yüzde 3 yüksek, aşağıya çekilmeli, bütün partiler almalıdır.' diyordu. 'Hazine yardımını en az 5'e ya da 7'ye çıkaralım.' diyorlar. Bakalım Destici ne diyecek?" şeklinde konuştu. Yazıcı'ya barajdaki esnekliğin nedenini soran Özel, şunları kaydetti: "Anketlere bakıyor. Küçük ortağın altında kalmayacağı kadar düşük, yeni kurulan partilerin üstüne çıkamayacağı kadar yüksek bir baraj. Böyle siyaset mi, hesap mı olur? Hesabı şu, MHP 6 alacaksa barajı 5 yapacaklar. Yeni partilerin yollayacağı milletvekillerini, barajı geçen partiler toplasın. CHP için parti bazında avantajlı görünür ama ahlaki bulmadığımız için ilk günden beri karşıyız. Refah Partisi, MHP, Doğru Yol, ANAP baraj altı kaldı, biz karşıydık. CHP, barajın tamamen ortadan kalkmasını savunuyor. Sıfır baraj ve bütün partilere hazine yardımı. AK Parti'nin hesabı, MHP'nin takılmayacağı, diğerlerinin aşamayacağı baraj mühendisliği. Böyle mühendislikler hep milletin kararına toslar ve orada tükenirler." Daha önce deneyenlerin işine yaramayan bu düzenlemenin AK Parti'ye de yaramayacağını söyleyen Özel, "Koyduğu barajın altında MHP kalır. Bu millet o faturayı kesecek MHP'ye. 'Üstüne geçemez.' dediklerinin hepsi de barajı geçer. Sonra bu Meclis'te bir köşede, küçük ortak olmadan öyle oturursunuz." ifadelerini kullandı.