Kamu Sen tarafından toplu sözleşme süreci ile ilgili yapılan açıklamalara Memur Sen Genel Başkanı Ali YALÇIN'dan cevap gecikmedi. Memur-Sen’in işçi sendikalarındaki gibi masada yetkili sendika olmalı.Diğerlerinin varlığı masayı güçlendirmek değil yetkili sendikanın işini güçleştirmektir yaklaşımına,yetkili olmadığı halde masaya dahil edilen Kamu-Sen kanadının tezlerine Genel Başkan Ali Yalçın cevap verdi. Ali YALÇIN twitter hesabından yaptığı açıklamada Kamu Sen'e "Ahlakın asgari şartı tutarlılıktır." diyerek yüklendi. 1- "Toplu Sözleşmenin Dünü/Bugünü/Yarını" Paneli düzenledik ve Kamu Görevlileri Sendikacılığının evrensel normlara ya da ülkemizde evrensel normları uygulayan işçi sendikacılığı normlarına taşınması için tespit ve tekliflerimizi sıraladık. Bu en temel ve en doğal taleptir. 2- 'Dün Dündür, Bugün Bugündür'cüler ilginç paylaşımları ile 'talip'liklerini ortaya koymuşlar.Yetkili oldukları dönemdeki talep ve teklifleri ile çelişerek üstelik.. Dünkü kendi teklifleri,ILO ölçekleri bir de ülkemizdeki işçi sendikacılığından bir kaç norm ile anlatayım. 3- Dün, "Yetkili Sendika" ve "Genel Yetkili Konfederasyon" olduklarında kendileri ne istedi? Bakınız ekte kendi taleplerini sunuyorum. [2004 Kamu-Sen Teklifi] "Dayanışma Aidatı:"Sendika Yöneticisi ve İşyeri Temsilcileri Rehberi" sayfa :98 Ahlakın asgari şartı tutarlılıktır. 4- Toplu sözleşmelerde çalışanları temsilen masada sadece yetkili sendikanın olması [ILO Denetim Organı Kararı] yetkili olmayan sendikanın masada olmaması,toplu sözleşmeden dayanışma aidatı ile yararlanması tüm dünyada temel çalışma normudur. Biz,evrensel normları istiyoruz. 5- Ülkemizde işçilere grevli ve toplu sözleşmeli sendikal hakların verildiği 1963 yılından beri işçilerde toplu sözleşme masasına sadece yetkili sendikalar otururlar. Yetkili sendika dışında hiçbir sendikada şu kadar üyem var masada olmalıyım demez. 6356 Sayılı Kanun:Madde 41 6- Aynı şekilde "Dayanışma Aidatı"da 1963’ten beri işçi sendikalarında uygulanmaktadır. “Toplu iş sözleşmesinden taraf işçi sendikasının üyeleri bedelsiz yararlanırlar.Taraf işçi sendikasına üye olmayanlar,taraf işçi sendikasına dayanışma aidatı öderler.” Kanun 6356/Madde 39 7- Dayanışma aidatı sendikal örgütlenmenin korunmasının önemli araçlarından biridir. Sendikacılığın evrensel bir hakkının uygulamasını istiyoruz.Yetkili sendikaya üye olanla olmayanın farkının olmasını gerektiğini AYM kararları ve Yargıtay kararları da söylemektedir. Karar 8- AYM (2013/5447) gibi Yargıtay 22. Hukuk Dairesi (Esas No:2012/3464, Karar No:2012/10604) dayanışma aidatıyla ilgili verdiği bir kararda “sendikaya üye olan ile üye olmayan arasında toplu iş sözleşmesinden yararlanma yönünden bir fark olması doğal karşılanmalıdır” demektedir. 9- Sendikacılığı bilmeyenlerin sendikal hareketin evrensel normlarını, AYM ve Yargıtay kararları ile sendikal uygulamaları bilmelerini beklemiyoruz. "Dün Dündür,Bugün Bugündür"cülerin ders alması gerekirken bir de ders vermeye çalışmasına suskun kalamayız. Kusura bakmasınlar. 10- Toplu sözleşme masasına çarpık mevzuat ve Yasa'nın merhameti ile değil.Yetki ile oturuyoruz. Kamu görevlilerinin vermediği yetki yasa ile verilemez. İşçi sendikalarında yetkili olamayanlar neden masada değiller? Masada varlığınızı isteyen sizce kim ve niçin isteniyorsunuz?