AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, ABD'nin Türkiye'ye yönelik S-400 yaptırım kararına ilişkin, "Bu kararın hiçbir hukuki zemini yoktur, adaletten uzaktır ve müttefiklik ilişkisi bakımından tamamen yanlıştır." ifadesini kullandı. Çelik, Twitter'dan yaptığı açıklamada, ABD'nin ittifak ilişkisi ruhu ve Türk-Amerikan ilişkilerinin tarihi derinliği ile asla bağdaşmayan yaptırım kararını reddettiklerini belirtti. "Bu kararın hiçbir hukuki zemini yoktur, adaletten uzaktır ve müttefiklik ilişkisi bakımından tamamen yanlıştır." değerlendirmesini yapan Çelik, şöyle devam etti: "Kilis'e füzeler düşerken ve NATO müttefiklerimiz patriotlarını söküp geri götürürken ulusal güvenliğimizi korumak ve hava savunma ihtiyacımızı karşılamak için S-400 sistemini Rusya'dan temin ettik. Bu en doğal egemenlik hakkımızdır. Türkiye kendi sınırlarını koruyor. Koruduğumuz sınırlar aynı zamanda Avrupa Birliği ve NATO'nun sınırlarıdır. Biz bu sınırları korurken desteğini göremediğimiz ABD, S-400 hava savunma sistemleri tedarik ettiğimiz için ülkemize karşı tek taraflı yaptırımlar içeren bir karar aldı. Gelinen noktada uygulanan tek taraflı Amerikan yaptırımlarının oluşturacağı yegane etki, müttefikler arasındaki diyaloğu zora sokması, diplomasiyi devre dışı bırakması ve ikili ilişkilerimizi erozyona uğratması olacaktır." Türkiye'nin yoluna devam edeceğini, kararlı olduğunu vurgulayan Çelik, milli güvenliği korumak adına gereken her türlü tedbiri almaya, hudutları korumaya devam edeceklerini dile getirdi. ABD'nin tek taraflı yaptırım kararına ilişkin olarak kendi adımlarını atacaklarına dikkati çeken Ömer Çelik, şunları kaydetti: "Yaptırım kararına muhatap olan kişi ve kurumlarımıza teşekkür ediyoruz. Onlar, Cumhurbaşkanımızın liderliğinde ülkemizin güçlenmesi için verilen görevleri birer vatansever olarak yerine getirdiler ve ülkemize hizmet etmeye devam edecekler. Türkiye yoluna devam edecektir. Milli güvenliğimiz konusunda pazarlık kabul etmiyoruz. Müttefiklerimizin sağduyulu davranması herkesin yararına olacaktır. Müttefiklik, yaptırım diliyle değil dayanışma diliyle konuşmak demektir."