Seçimler gelmeden yüksek tahminlerle canlanan döviz ve altın piyasaları, seçimlerin hemen ardından yol haritasını değiştirdi. Döviz kurunda, en başta dolar, seçimin ardından değerlendirilen dev ivmelerin yerine belirli hareketlerle 32 liraya kadar düştü.
Fakat, işletmelerde vergi ödemelerinin çoğaldığı bir süreçte meydana gelen satışlar sonrası piyasa kendini dengeye oturttu. Altın piyasaları ise, Paskalya tatilinden dolayı kapalı olan Batı piyasaları ve Asya piyasalarındaki yukarı yönlü ivmesiyle gözlerini üzerinde topladı.
Özellikle bölgesel hareketlerin fiyatlara yansıdığı değerlendirilirken, iç piyasada TL anlamında altın fiyatlarında da inişli çıkışlı bir grafik görüldü. Konuyla ilgili dikkat çeken değerlendirmelerde bulunan Altın ve para piyasaları uzmanı Mehmet Ali Yıldırımtürk düğün sezonuna az bir zaman kala yatırımcıya kritik açıklama yaptı. Vatan Gazetesi'nin haberine göre;
"Şimdi, seçim öncesine gidecek olursak, seçim öncesinde seçim sonrası beklentiler satın alınmaya devam etti. Özellikle de altın tarafında ve döviz tarafında. Döviz tarafındaki beklenti de şuydu: Seçimden sonra döviz fiyatı çok yükselecek. Çeşitli fiyatlar telaffuz ediliyordu. Ama daha önce söylediğim gibi sadece küçük çaplı yükselişler gerçekleşti.
Öte yandan 32 liraya kadar gerileyen bir dolar fiyatı oluştu. Ama daha sonra, o satışlar bittikten sonra, biraz daha dengelenme başladı. Hatta biz kendi kendimize sorgulamaya başladık, acaba Merkez Bankası, o yüksek bekleyenleri cezalandırıyor mu diye düşündük. Ama öyle olmadığını gördük. Çünkü döviz satanların çoğunlukta olduğu, aynı zamanda vergi yatırılması gerektiği için, özellikle işletmelerin vergi günü pazartesiye sarkmıştı.
Onun da bir miktar etkisi oldu diye düşünüyorum. O vergi için ayrılan para bile belki dövize yatırılmıştır, o satışlar oldu ama akşam saatlerinde düzeldi. Bankalar arası piyasa ile serbest piyasa arasında negatif, serbest piyasaya doğru bir fiyat oluşmuştu ama şimdi dengelendi.
Döviz fiyatlarının çok aşağı yönlü bir seyirin kalıcı olmayacağı zaten belliydi. Nitekim dengelendi ve belki de önümüzdeki günlerde yine Merkez Bankası'nın aylık faiz oranı artışı kadar kontrollü bir artışın sağlanması söz konusu olabilir.
Döviz cephesinde böyleydi ama altın tarafında farklı bir görünüm vardı. Altın, dış piyasalarda Paskalya tatili nedeniyle kapalı olmasına rağmen, büyük bir kısmının Asya piyasalarında altın fiyatlarının hızla yükseldiğini gözledik ve 2300 dolarlara kadar yükseldi. Daha sonra Avrupa piyasaları, daha doğrusu Uzak Doğu piyasaları kapandıktan sonra, biraz daha geri çekilmeye başladı ve 2252 dolar seviyelerinden işlem gördü.
Bu durumun özellikle İsrail'in Suriye'deki İranlı komutanları öldürmesi veya onlara suikast düzenlemesinin de bir gerginlik oluşturduğunu düşünüyorum; ondan kaynaklandı diye düşünüyorum.
'ONS ALTINDA 2270 DOLAR SEVİYESİ SÖZ KONUSU'
Yoksa Paskalya tatili nedeniyle büyük piyasalar kapalı zaten, onlar açıldığında ancak tabii gelişme olacak. Burada da, bu hafta itibariyle Fed eyalet başkanlarının konuşmaları yakından izlenecek, Ons altında 2270 dolar gibi bir seviye söz konusu. Burada da tabii yine fiyatlar bu şekilde hareket etse bile içeride vatandaşın altına olan talebi dün de çok hızlı olmasa da devam ettiğini söyleyebilirim.
Öte yandan döviz fiyatlarının gerilemesiyle beraber, Türk Lirası cinsinden altının gram fiyatının, biraz da dış piyasa ile iç piyasa farkının kapanmasıyla beraber 2370 seviyelerinden bir miktar gerilediğini görüyoruz. Ama daha sonra dolar/TL'deki gerileme ile beraber ve dış piyasada da altın ons'unun gerilemesiyle beraber biraz dengelenme oldu. Gram altın fiyatı 2320 lira seviyelerine kadar geriledi.
Böyle baktığınız zaman, dışarıda altın yükselirken, içeride o yükselişin içeriye aynı miktarda yansımadığını, hatta içerisi bu farkı biraz pozitife, yani olumluya döndürmesiyle beraber fiyatın biraz daha aşağıda kaldığını görüyoruz.
'ONUN İÇİN BİRAZ ZAMAN VAR'
Biraz önden koşuyordu serbest piyasa, şimdi biraz geriye kalmaya başladı. O bir dengelenme oluşturdu. Tabii bundan sonra bu altın ithalatı ile ilgili talepler devam ederse, bu fark tekrar açılabilir. O da içerideki bireylerin, veyahut da vatandaşın altın talebi ile ilgili.
Altın fiyatının bu sene daha fazla yükselebileceği beklentisi var. O yöndeki beklenti altın fiyatını arttırıyor. Tabii enflasyon da bir düşme eğilimine girmesi halinde, bu talebin daha da sınırlı halde gelmesi veya daha dengeli hale gelmesi söz konusu olabilir ama onun için de biraz zaman var. Bir de ayrıca, biz yaz aylarında, tabii düğün mevsiminden kaynaklanan bir miktar daha talepler de söz konusu olabiliyor.
Her ne kadar fiyatlar yüksek olsa da, talep yarısı kadar karşılanıyor, veya evdeki hesap çarşıya uymuyor, daha az miktarda almak durumunda kalınıyor. O zaman da daha düşük ayarlı ve daha düşük gramajlı ürünler sergilenmek zorunda kalınıyor. Dolayısıyla, düğün mevsimi de olunca, içeride fazla bir gerilemeyi beklemek şu anda çok da doğru olmaz diye düşünüyorum, altın tarafında. Şu anda altın 2300-2500 bandında hareket ediyor. Ama her halükarda, 2500 geçilirse, 2600, 2650, 2750 bandını önümüzdeki aylarda göreceğiz, öyle bir beklenti de var." şeklinde konuştu.
