Son dönemde, Türkiye genelinde ev sahipleri ve kiracılar arasında yaşanan anlaşmazlıkların hızla arttığı gözlemleniyor. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, yılbaşından bu yana 90 bin kira davası açıldığı belirtilerek, önceki yıla kıyasla bu rakamın yaklaşık yüzde 100 artış gösterdiğini ifade etti.
Bu artışın arkasındaki temel sebep, tahliye taahhüdü nedeniyle evden çıkarmanın giderek daha fazla gündeme gelmesi olarak öne çıkıyor. Ev sahipleri ile kiracılar arasındaki anlaşmazlıkların yükselmesi, özellikle kira bedelleri ve taahhütname gibi faktörlerle yakından ilişkilendiriliyor.
Avukat Fatih Ekrem Ekinci, tahliye taahhüdü imzalayan kiracının yasal olarak çıkmak zorunda olduğunu belirtiyor. Kiracının taahhüdünü yerine getirmemesi durumunda, daha hızlı sonuçlanan icra hukuk mahkemesinde dava açılabileceğini ifade ediyor. Bu da davaların daha kısa süre içerisinde çözümlenmesine olanak sağlıyor.
Kiracıların kira bedellerinde kontrolsüz artışları engellemek amacıyla getirilen yüzde 25 zam sınırı konusunda ise Avukat Kerem Olcayto, enflasyonun hedeflenen seviyeye ulaşmaması ve kira bedellerinin denetim altında tutulması amacıyla bu sınırın getirildiğini açıklıyor. Olcayto, gelecekteki ekonomik koşullara bağlı olarak sınırın uzatılma ihtimalinin bulunduğunu belirtiyor.
Günümüzde açılan davaların büyük bir kısmının kira tespiti ve tahliye üzerine olduğu görülüyor. Bu durumun temel nedeni, mal sahiplerinin kiracılarının ödediği kira bedelinin piyasa değerinin altında olduğunu düşünmeleri ve bu nedenle anlaşmazlık yaşamaları olarak açıklanıyor. Ayrıca, yasal süre içerisinde kira tespit davası açamayan mal sahiplerinin, kira bedellerinin düşük olmasından kaynaklı olarak tahliye davalarını açtığı belirtiliyor.
Sonuç olarak, ev sahipleri ve kiracılar arasındaki uyuşmazlıkların artış gösterdiği bir dönemde, tahliye taahhüdü imzalayan kiracının yasal olarak çıkmak zorunda olduğu, kira bedeli artışlarının yüzde 25 sınırının gelecekteki ekonomik koşullara göre şekillenebileceği ve davaların artışının temel nedenlerinin kiracı ve ev sahipleri arasındaki anlaşmazlıklar ve düşük kira bedelleri olduğu belirtiliyor. Bu durumun hem ev sahipleri hem de kiracılar için dikkate alınması gereken önemli bir gelişme olduğu söylenebilir.
