Rusya Cumhurbaşkan Vladimir Putin, bir haftadan uzun süre sonra yaptığı açıklamada, Ukrayna'yla barış görüşmelerinin çıkmaza girdiğini söyledi. Askerlerinin savaşı kazanacağı sözü veren Putin, Batı'nın Moskova'yı dize getiremeyeceğini savundu. Rus askerlerinin Ukrayna'nın kuzeyinden geri çekilmesinden sonra kamuoyuna yaptığı ilk açıklamada Putin, Rusya'nın Ukrayna'daki tüm "yüce" emellerine ulaşacağı sözünü verdi. Savaşın daha uzun süre devam edeceğine ilişkin şimdiye kadarki en güçlü sinyali veren Rusya Cumhurbaşkanı, Kiev'in Rusya'nın savaş suçu işlediği şeklindeki “sahte” iddialarıyla ve Ukrayna'nın tamamını kapsayacak güvenlik garantileri talep etmesiyle barış görüşmelerini rayından çıkardığını savundu. Rus uzay dairesi çalışanlarının Ukrayna'daki operasyonun amacına ulaşıp ulaşmayacağı konusundaki sorusuna Putin, "Kesinlikle, bu konuda hiçbir şüphem yok" şeklinde yanıt verdi. Ukrayna'daki iktidar partisinin üst düzey yetkilisi Davis Arakhamia ise Telegram uygulaması üzerinden yaptığı açıklamada, Ukrayna'nın gelecekte dışarıdan güvenlik garantileri almak için internet ortamında görüşmeler yapmaya devam ettiğini söyledi. Arakhamia, Rusya'yla görüşmeleri yürüten müzakere heyetinin üyeleri arasında yer alıyor. Putin, Rusya'nın "ritmik ve sakin" bir şekilde operasyona devam edeceğini, ancak en önemli stratejik sonucun, Amerika'nın Soğuk Savaş sonrasında oluşturduğu tek taraflı uluslararası düzenin yıkılmakta olması olduğunu vurguladı. Rusya Cumhurbaşkanı, ülkesinin Ukrayna'nın doğusundaki Rusça konuşan toplumu savunmak ve eski Sovyet komşusunun Moskova'nın düşmanları için bir Rus karşıtı sıçrama tahtası olarak kullanılmasını engellemek için savaşmaktan başka çaresi olmadığını belirtti. Savaşın ilk günlerinde Rus televizyonunda sürekli konuşma yapan Putin,, iki hafta önce Rus kuvvetlerinin Ukrayna'nın kuzeyinden çekilmesinden bu yana kamuoyunun gözü önüne çıkmıyordu. Putin geçen hafta milliyetçi bir siyasetçinin cenaze törenine katılmış, ancak burada savaşa ilişkin doğrudan açıklama yapmamıştı. Putin'in dün Moskova'nın dışındaki bir konutta Avusturya Başbakanı'yla yaptığı görüşmesinden de herhangi bir görüntü yayınlanmamıştı. Biden ve Johnson Ukrayna'yı konuştu İngiltere Başbakanı Boris Johnson'ın makamından yapılan açıklamada Amerika Başkanı Joe Biden ve Johnson'ın bugün Ukrayna'ya askeri ve ekonomik yardım konusunu ele aldıkları bildirildi. İngiltere Başbakanlık Sözcüsü, iki liderin Batı'nın Rus petrol ve doğalgazına olan bağımlılığının sona erdirilmesi gerektiği üzerinde de durduklarını kaydetti. Sözcü, "Liderler, Ukrayna kuvvetlerinin ülkenin doğusunda yeni bir Rus saldırısına hazırlık yaptığı esnada, Ukrayna'ya yardımların hızlandırılması, askeri yardımın ve ekonomik desteğin güçlendirilmesi konusunu ele aldı. İkili, Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin'e karşı ekonomik baskıların arttırılması için ortak çaba gösterme ve Batı'nın Rus petrol ve doğalgazına olan bağımlılığını kararlı bir şekilde sonlandırma üzerinde anlaştı" dedi. AB Kuzey Afrika ve Balkanlar'da gıda diplomasisiyle Rusya'ya karşı koymayı planlıyor Avrupa Birliği (AB) yetkilileri, AB'nin Balkanlar, Kuzey Afrika ve Ortadoğu'da giderek yükselen buğday ve gübre fiyatlarına ve beklenen arz sıkıntısına karşı "gıda diplomasisi" uygulayacaklarını bildirdi. Bir AB diplomatı, Moskova'nın gıda krizini Batılı ülkelerin Rusya'ya uyguladığı yaptırımların sonucu olarak yansıttığını, gıda güvensizliğinin Balkanlar, Kuzey Afrika ve Ortadoğu'daki ülkelerde "rahatsızlığa" yol açtığını söyledi. Bu durumun AB'nin etki sahasına olası bir tehdit olduğunu belirten Batılı diplomat, sorunu gidermek için "gıda diplomasisi ve söylemler savaşına" başvurmayı planladıklarını kaydetti. AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ve AB Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Josep Borrell. Özellikle Mısır ve Lübnan, Ukrayna ve Rusya'dan gelen buğday ve gübreye bağımlı. Bir başka AB diplomatı, "Bu bölgeyi kaybetme riskini göze alamayız" dedi. Gıda sıkıntısının etkilerini azaltmak için uluslararası çabaları güçlendirmeyi amaçlayan 27 üyeli AB'nin Birleşmiş Milletler Gıda Programı'yla birlikte yeni girişimler açıklaması bekleniyor. AB'nin en büyük tarım üreticisi olan Fransa, yoksul ülkeler için küresel gıda dağıtımı mekanizması oluşturmayı amaçlayan FARM adlı bir girişimin devreye girmesi için çalışıyor. Macaristan ise iklim hedeflerini değiştirerek AB'nin tarımsal üretimini arttırma önerisinde bulundu.