Bayraktar, yaptığı yazılı açıklamada, üreticilerin her yıl fiyata göre ekim yaptığına dikkati çekti.

Fazla üretim yapılınca fiyatların düştüğünü belirten Bayraktar, "Ürün elde kalıyor. Gelecek sene bu ürün ekilmiyor fiyatlar yükseliyor. Fırsatçılara ve stokçulara gün doğuyor. Ürün kısa bir zamanda kara borsaya düşüyor. Bu kısır döngü üreticiyi de tüketiciyi de memnun etmiyor. Başta soğan ve patates olmak üzere birçok üründe her sene bu sorun yaşanıyor." değerlendirmesinde bulundu.

Bayraktar, Türkiye'nin ekonomik krizleri halkın ucuz ve yeterli gıdaya erişebilmesiyle atlatabildiğine işaret ederek, raflarda ucuzluk sağlamanın yolunun üretimden, üretimi artırmanın yolunun da üretici maliyetlerini düşürmekten geçtiğini vurguladı. Bayraktar, "Bu ülke üretime odaklanmalı, imkanlarını üretim için seferber etmelidir. Buradan çıkış için başka bir yol yoktur." ifadesini kullandı.

Gıdada sabit fiyat uygulamasına dikkat edilmesi gerektiğini ve bunun pratikte kolay olmadığını belirten Bayraktar, KDV indirimlerinin tüketiciye yansıtılmadığını, sabit fiyat uygulamasında da benzer sonuçlarla karşılaşılabileceğinin altını çizdi.


Bayraktar, söz konusu uygulamanın stokçuluğu artırabileceği uyarısında bulunarak, şunları kaydetti:

"Tüketiciye bir faydası olmayacağı gibi zarar eden devlet hazinesi olacaktır. Ayrıca dikkat edilmesi gereken diğer bir konu, tüketici fiyatlarının sabitlenmesi, ilgili ürünlerin üretici fiyatlarını da dolaylı bir yoldan baskılayabilir. Üretici sürekli artan gübre mazot yem elektrik gibi maliyetleri satış fiyatına yansıtamazsa zarar eder, üretimi bırakır. Bu durum gözden kaçırılmamalıdır."

- "Girdi fiyatları düşürülmeli"

Bayraktar, tüketici fiyatlarındaki artışın durdurulması ve fiyatların düşmesi için yapılması gerekenleri şöyle sıraladı:

"Sürekli artan mazot, gübre, yem, elektrik, zirai ilaç fiyatları mutlaka düşürülmelidir. Üretim ve dış ticaret planlaması ciddiyetle ele alınmalı ve uygulanmalıdır. Hal yasası ile zincir marketlere tanınan üreticiden doğrudan ürün alma yetkisi daha sıkı denetlenmelidir. Denetimler yasak savma kabilinden olmamalı, sonuç alınacak şekilde düzenlenmelidir. Çünkü zincir marketler mevcut uygulamada üreticiden doğrudan aldıkları ürünleri kendi içlerinde kurdukları aracı firmalar vasıtasıyla el değiştirme yapmakta her el değiştirmede kar eklemektedirler. Gündemde olan hal ve perakendeci kanunu gibi konuyla doğrudan ilgili yasalarda hem üretici hem de tüketici lehine olacak gerekli değişiklikler konuyla ilgili tüm paydaşlar tarafından tartışılarak şeffaf ve objektif bir şekilde yapılmalıdır.

Kooperatif ve üretici birlikleri işlevsel hale getirilmelidir. Tüketici örgütleri güçlendirilmeli, piyasayı kontrol edebilecek duruma getirilebilmelidir. Tarım ürünlerinin nakliyesinde daha az maliyetli olan deniz ve tren taşımacılığı etkin hale getirilmeli ve sübvansiyon uygulanmalıdır. Gelişmiş ülkelerdeki tarım ürünleri nakliyesi buna en iyi örnektir. Hasatta, yükleme ve nakliye esnasında oluşan ürün kayıplarını azaltacak tedbirler alınmalıdır."