İstanbul'da Kadıköy-Tavşantepe metrosunda Senanur Damgacı'yı bıçakla tehdit eden Emrah Yılmaz, tutuklandı.

Zanlı hakkında tutuklama talebinde bulunan soruşturma savcısı Fatmagül Yörük, sevk yazısında dikkat çeken ifadelere yer verdi.

Sevk yazısında şüphelinin savunmasız gördüğü müşteki kadınlara saldırıda kullanıldığı takdirde öldürücü olacağı neredeyse muhakkak bir kesici aletle tehdit ve yaralamaya teşebbüs eyleminin, şüphelinin işlediği suçun vahamet derecesini artırdığı belirtildi.

Şüphelinin yolcularla dolu vagon ve platformdan elindeki bıçağı teşhir ederek dolaşması eyleminin, "halk arasında korku, panik yaratmak amacıyla tehdit" suçuna vücut verdiği değerlendirildi.

"Zira kent yaşamında insanların topluca bir arada bulundukları etkinlik alanları, toplu taşıma araçları ve durakları ile buna benzer yerlerin kişilerin can, mal ve cinsel güvenlikleri açısından daha emin mahaller olduğu kabul edilir" denilen yazıda şunlar kaydedildi:

"Bu yerleşik sosyal kabul ile beraber, şüphelinin eyleminin yalnızca tartıştığı müştekilere yönelik değil, o anda trende ve platformda bulunan yolcuların, hatta tüm kadınların özgürce yaşama, sokakta bulunma ve hayatlarına devam etme haklarına saldırıdır.

"ŞİDDET DİLDE BAŞLAR"

Sokaklar, metrolar korku dolu değil, güven dolu olmalıdır. Şiddet ise önce dilde başlar, sonrasında eyleme döner. Olayda en çok dikkat çeken şeylerden biri de, şüphelinin küfürleridir. Küfür şiddettir. Şiddeti yasaları uygulayarak engelleyebiliriz. Kadınların yaşam hakkına sahip çıkmak ve kız çocuklarına güvenli bir gelecek bırakmak tüm toplumun asli görevidir.

"ONARILMASI GÜÇ ZARARLARA YOL AÇACAK"

Bireylerin toplum yaşamının akışına duydukları güvenin örselenmesi ceza, adalet sistemi ve sosyal açıdan onarılması güç zararlara yol açacaktır. Bu değerlendirmeler ışığında şüphelinin eylemiyle "Halk arasında korku ve panik yaratmak amacıyla tehdit" maddesini ihlal ettiği kanaatine ulaşılmıştır."

Savcılığın sevk yazısında bu değerlendirmeler ışığında suçun işlendiği yer, zaman dilimi, eylemin işleniş şekli ve suçta kullanılan alet bir bütün olarak değerlendirildiğinde, kamera kayıtlarından anlaşılan şüphelinin kararlılığı da gözetilerek tutuklanmasına karar verilmesi istendi.