İYİ Parti'de bir istifa daha İYİ Parti'de bir istifa daha

Birçok sürücü trafikteyken ister istemez ceza yiyebilmekte. Bazen alınan cezaların sebebini bilmediğimiz gibi birtakım hukuki itiraz zarureti hasıl oluyor. Bu başlıklardan biri de radar hız cezaları. Peki sürücler radar ile hız ölçümü konusunda uyarılmadan radar ölçümü sonucu hız aşımından ceza yenilebilir mi? Cevabı haberimizde...

6365f1f8bb083e2c9cbddca4

Yargıtay, radarla hız denetiminin kara yolunun hangi kesiminde ve hangi sürelerde yapılacağı konularında  sürücülerin, her şeyden önce trafik işaret levhalarıyla bilgilendirilmesinin zorunlu olduğuna hükmetti.

Yargıtay 7. Ceza Dairesi’nin 2014/2954 E. 2014/14281 K. Sayılı dosyasıyla verilen ilamda öncelikle kişilerin can ve mal güvenliğini sağlamak amacıyla yapılması gereken trafik denetimlerini, yol kullanıcılarına ceza vermek amacıyla bilgilendirme yapmadan kural ihlali yapmasını beklemek, trafik kurallarının konuluş amacına uygun olmadığı gibi araç sürücülerine tuzak kurulması anlamına geleceği, bu durumun ise çağdaş hukuk devleti ilkeleriyle bağdaşmayacağı ve kabul edilemeyeceğinin altı çiziliyor.

Radarla hız denetiminin karayolunun hangi kesiminde ve hangi sürelerde yapılacağı konularında sürücülerin, trafik işaret levhaları ile bilgilendirilmesi zorunludur.  Radar denetimi yapıldığına dair uyarı işareti konulmadan ceza kesilemez. Öncelikle kişilerin can ve mal güvenliğini sağlamak amacıyla yapılması gereken trafik denetimlerini, yol kullanıcılarına ceza vermek amacıyla bilgilendirme yapmadan kural ihlali yapmasını beklemek; trafik kurallarının konuluş amacına uygun olmadığı gibi araç sürücülerine tuzak kurulması anlamına gelecektir ki bu durum, çağdaş hukuk devleti ilkeleriyle bağdaşmaz ve kabul edilemez.

radar-hiz-kontrolu-levhasi-ucgen-ayakli-trafik-levhasi-portatif-katlanir-tabela-kontrol-nokta-tabelasi-radar-hiz-kontrol-isareti-uretimi-imalati-ilgi-trafik-sistemleri

İlgili Yargıtay Kararı'nın vardı sonuç şöyle:

Yönergenin 34/1-ç ve 47 nci maddesi hükümleri karşısında "radarla hız denetiminin karayolunun hangi kesiminde ve hangi sürelerde yapılacağı" hususunda yol kullanıcılarının bilgilendirilmesi gerektiği kabul edilmelidir. Bu husus aynı zamanda Avrupa Konseyinin Bakanlar Komitesinin Bakan Temsilcileri tarafından kabul edilen tavsiye kararının iyi idare ilkelerinden olarak kabul edilen "açıklık ve uygun araçlarla haberdar etme" ilkelerinin de bir gereğidir.

Yönergenin 47 nci maddesi hükmüne göre, idare bu bilgilendirme faaliyetinde "ulusal ve yerel medya ile diğer iletişim araçlarından" azami ölçüde faydalanacaktır. İdarenin "yol kullanıcılarını her koşulda bilgilendirmek" ile yükümlü tutulduğu, bu amaçla "ulusal ve yerel medya ile diğer iletişim araçlarında da azami ölçüde yararlanma cihetine gidebileceği sonucuna varılması gerekmektedir. İdare öncelikle kendi mutat vasıta ve yöntemleriyle bilgilendirme yapacaktır. Zira "karayolundan yararlananlara, yol, trafik durumu ve yakın çevre ile ilgili gerekli bilgileri vermek, yasaklama ve kısıtlamaları bildirmek suretiyle trafik düzen ve güvenliğini sağlamak amacına yönelik olarak karayollarında uygulanacak trafik işaretlerinin, standart, anlam, nicelik ve nitelikleri ile diğer esaslar", 19.06.1985 tarihli ve 18789 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Trafik İşaretleri Hakkında Yönetmelik ile düzenlenmiştir. Dolayısıyla, Trafik Denetimlerinde ve Trafik Kazalarında Alınacak Önlemlere İlişkin Yönergenin 47 nci kapsamındaki bilgilendirmenin, bu Yönetmelikteki usul ve esaslara göre konulacak 'trafik işaret levhaları" ile yapılması gerekmektedir. Bu yöntem dışında gerekiyorsa medya ve diğer iletişim araçlarından da yararlanacaktır. Dolayısıyla, bahse konu Yönerge hükmü uyarınca, "radarla hız denetiminin karayolunun hangi kesiminde ve hangi sürelerde yapılacağı" konularında sürücülerin, her şeyden önce trafik işaret levhalarıyla bilgilendirilmesi zorunludur. Öncelikle kişilerin can ve mal güvenliğini sağlamak amacıyla yapılması gereken trafik denetimlerini, yol kullanıcılarına ceza vermek amacıyla bilgilendirme yapmadan kural ihlali yapmasını beklemek, trafik kurallarının konuluş amacına uygun olmadığı gibi araç sürücülerine tuzak kurulması anlamına gelecektir ki bu durum, çağdaş hukuk devleti ilkeleriyle bağdaşmaz ve kabul edilemez.