ÖZAL'A VEFASIZLIK
Hiç unutmam üniversite sınavına girecektim, sınav arefesiydi...
Turgut Özal öldü dediler.
Sınav ertelenir mi ki acaba kaygısına düşmüştük biz.
Sınav ertelenmedi tabi.
Ertesi gün köye gittim, köyde Özal'ı kimse sevmezdi.
Haberlerde gazetelerde Özal'a övgüler gırla gidiyordu.
Kalabalık bir ortamda,
''Kör ölür badem gözlü olur, kel ölür sırma saçlı olur.'' dedim.
Özal'ı sevmeyenler benim o sözüme epey bi güldüler ve beni takdir ettiler. ''Osmanlı laf etti ha!'' diyen de oldu.
Osmanlı laf etmek? Ağır, yerinde ve okkalı laf etmektir.
Özal'ı sevmezdik.
Niye?
Amerika ile iş tutuyor diye, papyon takıyor diye, Irak savaşında Amerika'yla birlikte hareket ediyor diye...
Sanki ülke süper güç, ekonomisi falan çok iyi, dünya sıralamasında çok yüksek yerlerde de... Tek başına hareket edecek...
Onlarca yıldır Amerika ve Batı hegomanyası altında inim inim inleyen bir devleti yüzde yüz Millî politikalarla yönetebilecek.
Memleketi tam anlamıyla bağımsız yapmadan Millî bir politika izlemek mümkün değildir.
Örnek olarak, yabancı ülkeler şuan, petrol vermeyeceğiz deseler, elektronik eşya vermeyeceğiz deseler ülke perişan olur.
Tam bağımsız güce ulaşabilmek için hiçbir konuda dışa bağımlı olmamak gerek.
Türkiye şuan yerli silah ürettiği için savaşa girince anında netice alabiliyor ya da hemen ateşkes isteniyor Türkiye'den...
Onlarca yıl bu ülkede hiçbir şey yapılmamış, bayrak direğine ip yapanları alkışlamışız!
Neyse, konumuza dönecek olursak...
Özal'ı sevmedim hayatta iken. Etrafımın da etkisi oldu tabi.
Çocuktuk neticede.
Oysa, İmam Hatipler, Kur'an kursları açıktı.
Kim ne derse desin çatır çatır öğrenci yetişiyordu!
Başörtüsü serbestti üniversitede en azından.
Hatta rivayet edilir,
Ateşi bol olsun Evren paşa, Özal'a,
Şu başörtüsünü yasaklayalım egemen güçler rahatsız oluyor demiş de, Özal,
Sen kocaman paşasın 1 metre beze mi taktın kafayı, diyerek kafaya almış Evren'i. Bilemiyoruz belki de Evren de ses etmedi bilinçli olarak, şayet öyleyse Allah en azından o konuda rahat ettirsin ahirette.
Tabi bunları zaman geçtikçe okuduk öğrendik. Ve çok ciddi pişmanlık yaşadık. Oy verme şansım olmadığı halde, hakkında kötü düşünmekten bile rahatsız oldum.
Bir gece rüyama geldi epey sohbet ettik Özal ile...
Başımı okşadı, dert etme der gibi...
O günden sonra en azından vicdanen rahat ettim biraz.
Bakalım şuanki siyasi tercihlerinden ötürü gelecekte kim pişman olacak?
Resmin bir kısmına değil de tamamına bakınca insanın Özal'a da Erdoğan'a da yapılan haksızlığa tahammülü olmuyor...
Allah rahmet eylesin Tekbirlerle cenazesi kaldırılan tüm liderlerin...
Mustafa Süs