Milli Eğitim Bakanı Özer bugün katıldığı TV programında "Bakanlık olarak tüm okullara bütçesini göndereceğiz ama tek isteğimiz okullar velilerle kırtasiye malzemeleri üzerinden bir ilişki kurulmasın. İsteyen veli okul aile birliğine bağış yapabilir o ayrı bir konu. Geçen hafta 3 milyar 750 milyondu. Bu sabah rakamı güncelledik 3 milyar 900 milyon Türk Lirası para göndermişiz. Bu okullarımızın duruşunu o kadar değiştirdi ki. Hesaplarında para gördüler hatta şaşırdılar bunu kullanacak mıyız diye. Öğretmenlerimiz hemen velilerimiz okullara bütçe gönderildiği konusunda bilgilendirildi. Bu nihai bir bütçe değil. İhtiyaç durumunda yine göndermeye devam edeceğiz. Buradaki temel kriterimiz şu, ihtiyacı fazla olan okula fazla göndermek. Kurumları da başka arayışlar içerisinde sokmuş oluruz. Hiçbir şiddetin olmadığı öğrenmenin sürekli teşvik edildiği kütüphanesinden laboratuvarına kadar her şeyin giderildiği, öğretmenlerin de eğitime yöneldiği bir süreci başlattık." ifadelerini kullandı. Ancak edinilen bilgilere göre yardımcı kaynak sorunu okullarda henüz çözülebilmiş değil. Çeşitli illerde öğretmenler velilerden hâlâ kaynak kitap almalarını istiyor. Veliler ise durumdan şikayetçi. Aykırı olmamak, herkese uyum sağlamak adına itiraz etmeyen velilerin de bulunduğu edinilen bilgiler arasında. 

Bakanlığın her yıl tartışmalara konu olan bu sorunu ortadan kaldırdığı ifade edilse de bazı öğretmenler kaynak kitapların yeterli olmadığı gerekçesi ile velilerden kaynak kitap almalarını talep ediyor. Dahası ise kitap isimlerinin dahi verilerek buralardan ödevler verilmesi. Haliyle velilerde öğrencilerinin bu ödevlerden, arkadaşlarından geri kalmamaları adına kitapları almak mecburiyetinde kalıyor.

Sorunlar bunlarla da sınırlı değil!

Kaynak kitapların ya da eğitim araç- gereçlerinin alınmasında gerek belirli yayın evleri gerekse belirli kırtasiyelere velilerin yönlendirilmesi verilen tepkileri artırmakta.

Asıl amacın öğrenciler arasındaki fırsat eşitsizliğini gidermek olduğu yardımcı kaynak uygulamasının bu şekilde suistimal edilmesi, öğrencilere en büyük haksızlıktır. Bu konuda hem öğretmenler hem veliler gereken hassasiyeti göstermelidir.