“Eğitimde asıl yük öğretmen maaşıyla ilgilidir. Öğretmen maaşlarından dolayı yatırıma fırsat kalmıyor.”
Ben de bu cümleyi şöyle değiştirmek istiyorum: Eğitimde asıl sorun öğretmen atama stratejisidir. Planlı bir öğretmen stratejisi olmadığı için eğitimde aksaklıklar yaşanıyor…
MEB’in asıl sorunu planlamadır bence. YÖK ile koordinasyon sorunu yaşadığını düşünüyorum…
Türkiye genelinde 2019 verilerine göre 93 eğitim fakültesi bulunuyor. 221 bine yakın öğrenci var. Yaklaşık 500 bine yakın da atanamayan öğretmeni düşünürsek ciddi bir sorunun önümüzdeki süreçte MEB’i beklediğini rahatlıkla söyleyebiliriz…
Bundandır ki, MEB, bu sorunun önünü tıkamak için “öğretmen doluluk oranı %93 oldu” diye bir açıklama yaptı…
Bunun tefsiri şudur: Ey atanamayan ve mezun olacak öğretmen adayları!
Önümüzdeki süreçte öğretmen ataması yapamazsak bize kızmayın. Çünkü elimizden gelen bir şey değil. Tüm okullarımızda norm kadrolar dolu. Dolayısıyla emekli olacak öğretmenleri beklemeniz gerekiyor denilmek isteniyor…
Halbu ki böyle kestirme cümleler kurmaya gerek yok… Türkiye’deki okul sayısına bakmak gerekiyor. Okul sayılarına bakarken özellikle bölge bölge, il il, ilçe ilçe incelenerek ihtiyaç listesi hazırlanmalıdır…
Hangi ilimizde kaç öğrenci var ve bu öğrencilerin okullara bölünmesiyle her sınıfa kaç öğrenci yerleştirilebiliniyor gibi planlı sistemli bir çalışma yapılması lazım…
Tüm bu çalışmalar yapıldıktan sonra o il veya ilçede kaç okula ve öğretmene ihtiyaç olduğu belirlenip Türkiye geneli on yıllık öğretmen atama planlaması yapılarak YÖK ile masaya oturulmalıdır…
Aksi halde sorunlar giderek büyür ve içinden çıkılmaz bir hal alır…
MEB hiç zaman kaybetmeden önerileri dikkate alıp farklı stratejiler de geliştirerek planlı bir çalışmanın içine girmelidir…
Vesselam
Hamza KILIÇASLAN
