Selçuk Bayraktar'dan, Murat Kurum'a destek! Selçuk Bayraktar'dan, Murat Kurum'a destek!

Üniversitenin Bilgisayar Mühendisliği Bölümü, 'Yapay Zekâ Destekli Özelleştirilmiş Eğitim Programı' üzerinde çalışmaya başladı. Bu program, öğrencinin öğrenme hızını, bilgi seviyesini, yeteneklerini ve ilgi alanlarını analiz ederek, onlara özelleştirilmiş bir eğitim müfredatı sunmayı hedefliyor. Özellikle pandemi sonrası dönemde dijitalleşen eğitim sistemlerinde, bu yeni yöntemin hayati bir fark yaratacağına dair inanç büyük.

Bu programın potansiyeli devasa. Tek bir öğrenci yerine sınıfların tamamına uygulandığında, her öğrencinin kendi kişisel eğitim yolculuğunu izlemesi sağlanabilir. Bu yaklaşım, herkesin aynı tempoda ve aynı yöntemlerle öğrenme zorunluluğunu ortadan kaldırıyor. Öğrencilerin motivasyonunu artırırken, onların kendine özgü öğrenme stillerini de destekliyor.

Bu gelişme üzerine konuşan Prof. Dr. Ayşe Nur Karabıyık, "Yapay zekâ, öğrencilere özelleştirilmiş bir öğrenme deneyimi sunabilme yeteneğine sahip," diyor ve ekliyor: "Bu teknoloji, eğitimde kişiselleştirme ve öğrencilerin bireysel öğrenme stillerine uyma kabiliyetini artırmak için büyük bir fırsat."

Günümüzde öğrenme süreci genellikle tek tip ve baskın bir öğrenme stili üzerine kurulu. Ancak her bireyin öğrenme stili farklıdır. Bazıları görsel, bazıları işitsel, bazıları ise kinestetik öğrenme stilini benimser. Bu çeşitliliği göz önünde bulunduran 'Yapay Zekâ Destekli Özelleştirilmiş Eğitim Programı', öğrencinin özgün öğrenme stiline ve hızına uyarlanabilir.

Yapay zekâ sayesinde eğitim daha adil, erişilebilir ve verimli hale gelebilir. Daha da önemlisi, öğrencilerin yeteneklerine ve ilgi alanlarına daha fazla odaklanılabilir, böylece onların tam potansiyellerini gerçekleştirmelerine yardımcı olabilir. Bunlar, yapay zekânın eğitim alanında getireceği muazzam değişikliklerin sadece birkaçı.

Bu devrimin, genç beyinlerin gelişimine katkı sağlama potansiyeli de büyük. Prof. Dr. Karabıyık, "Bu teknoloji, öğrencinin beynini en iyi şekilde nasıl kullanabileceği konusunda bilgiler sağlayabilir. Böylece, öğrenme süreci daha verimli ve eğlenceli hale gelebilir," diyor.

Eğitimde bu büyük adım, diğer ülkelerin dikkatini çekmeye başladı. Diğer eğitim sistemleri, bu teknolojiyi kendi sistemlerine entegre etmeyi düşünmeye başladı bile. Yapay zekâ teknolojisinin eğitimdeki bu devrimi, Türkiye'nin öncülüğünde dünya genelinde bir fark yaratabilir.