Bahçeli'nin açıklamaları şöyle: Siyaseti insan kazanma sanatı olarak görmekteyiz. Gıybet ve dedikodu ile bir dava savunulamaz. Bir dava adamı, bir iman eri, bir inanç neferi bilir ve itimat eder ki, her akşamın bir sabahı, her zorluğun bir kolaylığı vardır. Bizim için siyaset çıkarların at gibi yarıştığı, üzerine bahislerin oynandığı, ne kazanırımın çeteresinin tutulduğu bir hipodrom değildir. Bizim için siyaset millete hizmet, gayesinin aşkla taşlanmış bir ülkücü harekettir. Tarihin iddia, ihya ve ihtişamı ile geleceği kuşatmanın azmindeyiz. Millet oldukça biz varız. Türklük oldukça MHP yürüyecektir. Hiçbir engel bunun önünde duramayacaktır. Güvence sizlersiniz, hepinizsiniz. Güvence MHP'dir. Biz MHP'yiz. Bizimle akıl ölçüşmeye çalışanlar önce akıl sahibi olacaklar. Temiz bir mazileri varsa bunla konuşmayı deneyecekler. Bu saydıklarım yoksa işlerine bakacaklar. Hakkı söyleriz, hakkımızı isteriz. Biz ne söylediğmizi bildiğimiz kadar ne istediğimizi de biliyoruz. Tutarlıyız, temkinliyiz ama heybedeki turpu ceviz diye satmaya çalışan sahtekarların tam karşısındayız. Türk siyaset dünyasında yıllardır ikamet edenlerin siyasi sicillerinin bu anlamda kabarık olduğu malumdur. MHP kumpaslara, iftiralara aldırmadan, tehditlere yakasını kaptırmadan demokrasi mücadelesini yurdun dört bür yanında sürdürmektedir. Bizimle doğal olarak uğraşacaklar, çelme atmaya çalışacaklar, kafese almaya çalışacaklar. Ellerine aldıkları kazma kürekle Türkiye'nin kuyusunu kazıyorsa, zilleti kim layık görüyorsa bununla mücadele edecek olan MHP'dir. Gelişmeleri sağduyu ve sabırla takip ediyorsunuz. Demokrasiyi istismar edenlere en iyi cevabı il ve ilçe kongrelerimizle verdiniz. 9 Aralık 2020'de kongre sürecimizi tamamladık. 81 il 920 ilçede kongrelerimizi gerçekleştirdik. Her yerdeyiz, dildeyiz, dilekteyiz, gönüldeyiz. MHP ülkemin her noktasındadır. MHP, Türk Milleti neredeyse oradadır. MHP, istismarcı ve çıkarcı bir parti değildir. Herhangi bir ilin veya bölgenin değil Türkiye'nin tamamının partisiyiz. Türklüğün son kalesiyiz. Büyük Olağan Kurultayımıza hazırız. 14 Mart'ta salgın aman verirse büyük bir katılım ile kurultayımız olacak. Salgın şayet aman vermez ise delegelerin katılımı ile önlemler ile gerçekleşecek. Bahtiyarlıkla ifade ediyorum ki, tam bir ittifakla TBMM'de 2020 yılı İstiklal Marşı yılı olarak tescillenmiştir. Aziz milletimizin bugününün değil, geleceğinin de partisi olan MHP insan üstü bir çabayı ant olsun gösterecektir. İstiklal için birlik diyoruz, istiklal namustur. Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır. Yeni seçilen il, ilçe başkanlarımızı, yönetim kurulunda görev alan arkadaşlarımızı candan tebrik ediyorum. Bütün mesaisini vererek süreci yürüten Teşkilatlardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcım Edip Semih Yalçın'a teşekkür ediyorum. Sizler ümitsiniz, umut sizsiniz. Sizler Türk Milletinin istiklal güvencelerisiniz. İl Başkanı demek davanın onurunu taşımak demektir. İl Başkanı demek benim sözüm partimin itibarı demektir. Hepinize inanıyorum, başarılar diliyorum. Yaşadıklarımız kaygılarımızı diri tutsa da umudumuzu koruyoruz. Oldukça üzücü, hazin olaylar ile geride bıraktığımız 2020 yılı ne milletimizin ne insanlığın hafızasından silinmeyecektir. 2020 belaların kol gezdiği bir yıldır. 2020'ye Covid-10 maalesef damgasını vurmuştur. Salgının kahredici hasarı Covid-19'un enkazı her ülke ve toplumun üstüne çöreklenmiştir. Vaka ve vefat sayısı her saat değişirken, bilanço artmıştır. Bütün ülkeler salgınla mücadeleyi önceliği olarak belirlemiştir. Sağlık olmadan hiçbir şeyin kıymeti olmayacaktır. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın devlet felsefemiz artık dünyanın düşüncesidir. İnsanı dünyadan çıkarırsanız geriye derin bir boşluk kalacaktır. Pekçok ülke koronavirüs sonrası çarizliğe gömülürken Türkiye ön almış, öncü olmuş, örnek olmuştur. Sağlık diplomasisi ile ihtiyaç sahip ülkelere el uzatıldı. Henüz tasvir edilemeyen bir dünyanın kapıları aralandı. İnsan insan ilişkileri, insan toplum bağları, toplum irtibatları kavramsal tanımı yapılamayan yeni bir evreye geçiş yapmıştır. Akışkanlık kesintiye uğramıştır. Bize göre salgının sosyopolitik ve ekonomik politik sonuçlarını en aza çekmek mümkündür. Maske, temizlik ve mesafeye uyarak, bu kötü günler inşallah aşılacaktır. 2021 bir eşik ve kavşak olarak insanın huzur penceresini açtığı bir döneme ışık olacaktır. Küresel sefalet ve kargaşanın kol gezdiği bir dünyada insanların ortak birikimleri ve değerlerini koruyup yaşatmak herkes için bir görev ve sorumluluktur. Türkiye'nin en büyük sorunu iç cephesinde açılan gediklerdir. Salgın dünyayı kasıp kavururken, istismarı paravan yapanların, böylesi bir durumda bile iktidar değişimi isteyenlerin ardamarı çatlamıştır. Bakınızı İYİ Parti'ye, CHP'ye, HDP'ye göreceğiniz bu olacaktır. Yıkıcı eleştiri muhalefet değildir, yalana kul köle olmak onurlu bir siyset hiç değildir. Zalimlere el sallayıp bizi görün demek mertlik, adamlık, insanlık değildir. Adamlık ise hiç değildir. El atına binen tez inecektir. Masa kurma teklifi boştur, gereksizdir. Masalar boştur, isteyenin istediği masaya oturması mümkündür. Niye oturdun diyen yoktur. Oturup fiskos yapsınlar yetmez ise kısır yesinler. Gündemdeki ağırlığını hala koruyan meşhur anayasa taslağını kimler nerede hazırladı. PKK anayasası hazırlanırken CHP İP ve HDP buluşmadı ise tarlada mı karşılaştı! Evine dön dedik, masa kur demedik. Teklifimiz hala geçerlidir, dön evine bitsin bu çile. CHP siyaseti kriz siyasetidir. Kılıçdaroğlu'nun iradesi şanzıman dağıtmıştır. Asıl maksadı mdıır, gaf mıdır bilemem. Kılıçdaroğlu'nun geçen grup toplantısındaki sözleri feci bir çakılmadır. Diyor ki, uyuşturucu, insan ticareti yapanlardan vergi alacaksın. Kılıçdaroğlu su kaynatmıştır. Kimin aklından ne geçiyorsa diline vuran odur. Biz mücadele edilsin diyoruz, o karaparacılardan vergi alalım diyor. Biz organ mafyasının kafasına balyoz gibi inilsin diyoruz, o vergi diye tutturuyor. Bizim CHP'den farkımız budur.