Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, bir termal otelde iş adamları ve Sivil Toplum Kuruluşu (STK) temsilcileri ile düzenlenen toplantıda, iktidara geldiklerinde Türkiye'nin toplam elektrik kurulu gücünün 31 bin 846 megavat olduğunu söyledi.

"2023'te nükleer enerji de portföyümüze dahil olacak"

Dahası, yetersiz altyapısı nedeniyle sürekli elektrik kesintileriyle boğuşan, arıza ve bakım sürelerinin sürekli uzadığı, devlet kontrolü altında sınırlı alanlara yatırım yapılabilen bir enerji sektörü olduğunu kaydeden Dönmez, "Sürekli ve kaliteli elektrik arzı için önce yapısal dönüşümleri hayata geçirdik. Elektrik sektörünü daha dinamik, daha canlı, yatırım iştahı daha kuvvetli bir sektör haline getirdik. Türkiye Elektrik Kurumunu üretim, iletim ve dağıtım olarak yeniden yapılandırdık. Özel sektörün bu alana her yıl daha fazla dahil olmasıyla enerji yatırımlarında müthiş bir ivme yakaladık. Daha önce hidroelektrik, doğal gaz ve kömür santrallerinin başı çektiği enerji portföyünde rüzgar, güneş, biyokütle ve jeotermal gibi yenilenebilir enerji yatırımlarına da daha fazla alan açtık. İnşallah 2023'te ilk reaktörün devreye girmesiyle nükleer enerji de portföyümüze dahil olacak" açıklamasını yaptı.

"Elektrikte kurulu gücümüz son 20 yılda 3 kattan fazla arttı"


Bu yoğun yatırımlar sonucu elektrikte kurulu gücün son 20 yılda 3 kattan fazla artarak bugün itibariyle 100 bin megavatı geçerek 100 bin 344 megavat sınırına ulaştığını anımsatan Dönmez, şöyle konuştu:

"Bu tabloda en dikkat çekici nokta yenilenebilir enerjiye yaptığımız yatırımlar oldu. 20 yıl önce HES'ler harici neredeyse esamesi bile okunmayan yenilenebilir kaynaklar bugün enerji portföyümüzün yükünü önemli oranda çekiyor. Son 5 yılda devreye aldığımız 25 bin 478 megavatlık toplam kurulu güç yatırımlarının yüzde 80'ini yenilenebilir kaynaklar oluşturdu. Bu zaman zarfında en çok güneşe, ardından rüzgara, hidroelektrik santrallerine, biyogaz tesislerine ve jeotermal kaynaklara ciddi yatırımlar yaptık. Dünyada birçok yatırımın ertelendiği ya da durduğu pandemi dönemindeyse biz hız kesmeden yolumuza devam ettik. 2019'da 3.778 megavat, 2020'de 4.944 megavat ve 2021'de 4.612 megavatlık ilave kurulu güç yatırımlarımızı hayata geçirdik."

"Türkiye'nin geleceğine inşallah güzel bir miras bırakacağız"

Dengeli bir yatırım planıyla yerli ve yenilenebilir enerjinin payını her yıl peyderpey artırdıklarını belirten Dönmez, bugün bu yatırımların karşılığını aldıkları bir döneme girdiklerini kaydetti.

20 yıl önce yenilenebilir enerji kaynaklarının toplam kurulu güç içerisindeki payı yüzde 38,6 iken bugün bu sayının yüzde 54'e ulaştığını dile getiren Dönmez, "Yerli ve yenilenebilir kaynaklar bazında baktığımızda ise toplam kurulu gücümüzün yüzde 65'i bu kaynaklardan oluşuyor. Türkiye'nin enerjisini yenilemeye, yenilendikçe de büyümeye, güçlenmeye devam edeceğiz inşallah" diye konuştu.


Petrol ve doğal gazdan nükleere, yenilenebilir enerjiden madenciliğe kadar enerjinin her alanında ciddi bir hareketlilik yaşandığını savunan Dönmez, şöyle devam etti:

"Yatırımları, projeleri büyük bir kararlılıkla sürdürüyoruz. Karadeniz gazının 2023'e yetişmesi için de büyük bir gayret içerisindeyiz. Geçtiğimiz hafta Yavuz sondaj gemisini kuyubaşı ekipmanı başta olmak üzere deniz tabanına indirilecek kontrol ekipmanlarını ve sistemlerini yerleştirmek üzere Türkali-2 kuyusuna uğurlamıştık. 65 ton ağırlığında 6 metre yüksekliğinde kuyu başı ekipmanından bahsediyoruz. Bu gemi lokasyonuna ulaşıp, kuyubaşı vanasını sağ salim indirdik. Suyun 2 bin 200 metre altında. İnsan yok orada. İnsansız deniz altı araçlarını kullanıyoruz. Nasıl ihalar var hava araçları var insansız su altı robotlarıyla o ekipmanı insan eli değmeden açmış olduğumuz o sondaj kuyusunun başına monte ediyoruz. Robot kolları yardımıyla. Böylece Yavuz'un da göreve başlamasıyla, ilk defa 3 gemimizle aynı anda Karadeniz'deki çalışmalarımızı sürdürmeye başladık. Yavuz, Türkali-2'den sonra diğer kuyulara da geçerek üst tamamlama olarak adlandırdığımız aynı işlemleri orada da tekrarlayacak. Bu sürecin ardından boru hattını açtığımız kuyulara bağlayacağız. İnşallah borularda geldi. Yüzde 75 seviyesindeyiz. Belki temmuz gibi tamamlanacak. Temmuz, ağustos gibi suyun altını döşeyecek, büyük bir gemi gelecek bunları suyun altına yerleştirecek."


"Hedef Cumhuriyetin 100. yılına yerli gazımızı milletimizle buluşturmak"

Hedef 2023 olduğunu ifade eden Dönmez, "Hedef Cumhuriyetin 100. yılına yerli gazımızı milletimizle buluşturmak olacak inşallah. 2 hafta önce Filyostaydık sahadaydık. Orada kelimenin tam anlamıyla harıl harıl, gece gündüz çalışan bir ekip var. Motivasyonları yüksek, inançları tam. Türkiye'nin geleceğine inşallah güzel bir miras bırakacağız. Bor cevherimizi yüksek teknolojiyle işleyerek uç ürün haline getirecek ilk yatırımımız Bor Karbür Tesisi'nde sona yaklaşıyoruz. 2022 yılı içinde tesisimizi tamamlanıp performans testlerine başlayacağız inşallah. Öte yandan Ferrobor Üretim Tesisinin temelini 2022'de atıyoruz. Lityum Karbonat Üretim Tesisinin kurulması için gerekli etüt ve projelendirme çalışmalarının 2022 yılı sonunda tamamlayacağız. Nadir Toprak Oksitleri Kazanım Proses Dizaynı, Pilot ve Üretim Tesisimizin pilot tesis kurulumunu 2023'te hayata geçireceğiz inşallah" diye konuştu.


Büyük bir enerjiyle 2023'e hazırlandıklarını da hatırlatan Dönmez, Türkiye'nin enerjisi yükseltecek bütün projeler, memleketin dört bir yanında yükselmeye devam ettiğini söyledi.

Türkiye'nin enerji bağımsızlığı bu projelerle ete kemiğe büründüğünü savunan Dönmez, "Türkiye'nin enerjide dışa bağımlılığını sona erdirecek hamlelerin büyük ve güçlü Türkiye'nin en büyük teminatı olduğunun farkındayız. Daha gidecek uzun bir yolumuz var, biliyoruz. Bu uğurda milletimizin bize verdiği emaneti daha da yukarılara taşımak için gece gündüz çalışmaya devam edeceğiz" dedi.