Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Cengiz Köksal, triküspit kapak ameliyatlarında yeni bir tamir tekniği geliştirdiğini bildirdi.
Yeni geliştirdiği ve "triküspit kapağın mitralizasyonu" ismini koyduğu tekniğini, bir grup hastada uygulayan Köksal'ın elde ettiği başarılı sonuçlar, Avrupa'daki "Int. Journal of Thoracic and Cardiovascular Surgery" dergisinde yayımlandı. Böylece dünyadaki diğer kapak hastalarının da faydalanabileceği bir yöntem olduğu tüm dünyaya duyuruldu.
Kalp ve Damar Cerrahı Prof. Dr. Köksal, yaptığı açıklamada, mitral kapak ameliyatlarına sıklıkla triküspit kapak yetmezliğinin eşlik ettiğini belirtti.
Son yıllara kadar mitral kapak cerrahisine gösterilen ilginin triküspit kapağa yeterince gösterilmediğine dikkati çeken Köksal, "Mitral kapak tamiri yapılan, özellikle romatizmal hastalar ve zor vakalarda, triküspit kapak yetmezliği yıllar sonra ciddi bir kalp sorunu olarak karşımıza çıkabilmekte ve bu sorunun cerrahi tedavisi çok yüksek hayati riskler taşımaktadır. Bunun en önemli nedeni ise ikinci defa yapılan kalp ameliyatının birinciye göre fazla riskli olması ve çoğunlukla ikinci ameliyatta ilerlemiş triküspit kapak sorununun, kapağın değişimini gerektirmesidir." ifadelerini kullandı.
- "Kapak değişimine ihtiyaç duymadan yaşama şansı sunuyor"
Kapağı tamir etmenin her zaman avantajlı olduğunu vurgulayan Köksal, şunları kaydetti:
"Triküspit kapak değişim ameliyatı, kapak tamirine göre en az 5-6 kat daha fazla hayati risk taşır. Geliştirdiğimiz yeni kapak tamir tekniği ise özellikle mevcut geliştirilen tekniklerle tamiri zor vakalar için kullanılmaktadır. Yeni yöntem, romatizmal hastalıklar gibi çeşitli nedenlerle oluşan kalp yetmezliklerinin önemli bir kısmında yapay kalp kapağına gerek kalmadan, ömür boyu bir daha ilaç kullanmadan ve kapak değişimine ihtiyaç duymadan yaşama şansı sunuyor. Geliştirdiğimiz bu yeni teknikle hastalarımıza hem kapak tamir avantajlarını sunuyor hem de kalbi durdurmadan küçük kesi ile kapağı tamir ederek konforlu, düşük hayati riskli bir cerrahi tedavi seçeneği sunabiliyoruz."
