İmamoğlu, 4 Kasım 2019’da “Dünyada, Avrupa’da, onların gözünde nereye düştüğümüz noktasında olan şeylere baktığımızda tam da işte 31 Mart’ta seçimi iptal edenler ahmaktır” demişti. Bu sözlerinin ardından İmamoğlu hakkında YSK üyelerine hakaret ettiği gerekçesiyle soruşturma başlatılmıştı.

Anadolu 7’nci Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya İmamoğlu’nun avukatı Kemal Polat katıldı.

Mahkeme hakimi, sanık avukatının reddi hakim talebinin Anadolu Ağır Ceza Mahkemesi tarafından reddedildiğini belirtti.

Duruşmada esas hakkındaki mütalaasını açıklayan savcılık, İmamoğlu’nun ‘kurul halinde çalışan kamu görevlilerine karşı görevlerinden dolayı alenen zincirleme hakaret‘ suçundan dört yıl bir aya kadar hapisle cezalandırılmasını talep etti.


Söz alan avukat Polat, reddi hakim talebine yönelik verilen kararlarda usule aykırılık olduğunu belirterek, esasa ilişkin savunmalarını daha sonra yapacaklarını söyledi.

Mahkeme, İmamoğlu’nun avukatının mütalaaya karşı savunma yapabilmesi için bir sonraki celseye kadar süre verilmesine karar vererek duruşmayı erteledi.

İddianameden
İddianamede, YSK Başkanlığı tarafından yapılan suç duyurusu dilekçesinde, 31 Mart 2019’da gerçekleştirilen İBB başkanlığı seçiminin 6 Mayıs’ta iptal edildiği, yenilenen seçimde belediye başkanı seçilen İmamoğlu’nun 4 Kasım 2019’daki basın açıklamasında kurul üyelerine hakaret içeren beyanda bulunduğu belirtiliyordu.


İddianamede, İBB başkanlığı seçiminin 6 Mayıs 2019’da YKS tarafından iptal edildiği nazara alındığında, söylemin kamu görevlisi olan ve kurul halinde çalışan mağdurlara yönelik olduğu hususunda tereddüt bulunmadığı kaydedilerek, “Her ne kadar şüphelinin suç tarihi itibarıyla İBB Başkanı olarak görevini yapmakta olduğu görülse de soruşturma konusu eylemin şüphelinin kişisel suçu olarak değerlendirilmesinde zaruret bulunmaktadır” ifadesi yer aldı.

Bu kanaatin yüksek yargı içtihatlarıyla da desteklendiği aktarılan iddianamede, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre İmamoğlu’nun üzerine atılı suçu işlediği ve kamu davası açılması için gereken yeterli şüphe seviyesine ulaşıldığı anlatılıyordu.

İddianamede, bu kapsamda İmamoğlu’nun o dönem YSK başkanı olan Sadi Güven’le 10 YSK üyesine yönelik zincirleme şekilde ‘kurul halinde çalışan kamu görevlilerine karşı görevlerinden dolayı alenen hakaret’ suçunu işlediği iddiasıyla bir yıl üç ay 15 günden dört yıl bir aya kadar hapisle cezalandırılması isteniyordu.